Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin haftalık eki Demokratik Ulus gazetesinin sorumlu yazı işleri müdürü olduğu dönemde gazeteci Arafat Dayan hakkında gazetenin 2012-2014 yılları arasındaki yayınları gerekçe gösterilerek toplam 45 iddianame düzenlendi. Bu iddianameler daha sonra iki ayrı dosyada birleştirildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, Demokratik Ulus gazetesinde Haziran - Ekim 2012 arasında yayımlanan haber ve yazılar sebebiyle Dayan hakkında soruşturma başlattı. Basın Kanunu’na göre yayın içeriklerinden sorumlu olduğu iddia edilen Dayan’a soruşturma kapsamında, “terör örgütü propagandası yapmak” (TMK 7/2) ve “terör örgütlerinin yayınlarını basmak ve yayınlamak” (TMK 6/2) suçlaması yöneltildi. Soruşturma neticesinde Dayan hakkında farklı tarihlerde iki ayrı savcı tarafından sekiz ayrı iddianame hazırlandı. Sekiz iddianamede de haber ve yazılar üzerinden “terör örgütünün propagandasının yapıldığı” iddia edildi. İçeriklerin “açıkça terör ve şiddete teşvik içeren görüşlerin açıklanmasının düşünce özgürlüğü içerisinde değerlendirilemeyeceği” belirtildi.
Bu iddianamelerden yedisini hazırlayan savcı, “17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu” sonrasında meslekten ihraç edildi ve hakkında çok sayıda dava açıldı.
Daha sonra birleştirilen sekiz iddianame İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Davanın ilk duruşması 12 Aralık 2012 tarihinde görüldü. Savunmasını yazılı olarak mahkemeye sunan Dayan, suçlamaları kabul etmedi. Dayan, suçlamaya konu içeriklerin haber niteliği taşıdığını, insanları şiddete yönlendirme kastının bulunmadığını ve haber alma ve yayma hürriyeti kapsamında, düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde hareket ettiğini belirtti.
Davanın 21 Mayıs 2015 tarihinde görülen karar duruşmasında mahkeme Dayan’a, “terör örgütü propagandası yapmak” (TMK 7/2) suçundan 3 yıl 4 ay, “terör örgütlerinin yayınlarını basmak ve yayınlamak” (TMK 6/2) suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
Hakkında verilen toplam 5 yıl 10 aylık mahkûmiyet kararı Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından onanan Dayan, 1 Temmuz 2016’da tutuklanarak İzmir 4 No’lu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürüldü.
Yeniden yargılama
24 Ekim 2019 tarihinde yürürlüğe giren yargı reform paketi kapsamında yapılan düzenlemeyle TMK 7/2’de yapılan değişiklik üzerine avukatları Dayan’ın hukuki durumunun yeniden ele alınması için İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruyu kabul eden mahkeme, 7 Kasım 2019 tarihli kararıyla Dayan’ın kesinleşen hapis cezasının infazının durdurulmasına karar verdi. Karar uyarınca Dayan tahliye edildi.
Yeniden yargılamanın ilk duruşması 27 Şubat 2020’de görüldü. Dayan, duruşmasındaki savunmasında hakkındaki suçlamayı kabul etmeyerek beraatını talep etti.
Dayan’ın avukatı Mehmet Nuri Toprak da içeriklerin “suç unsuru oluşturmadığını” ifade ederek “Yazılar ve haberler haber verme kapsamındadır. Son yapılan değişiklikle beraber haber verme sınırlarını aşmayan ifadelerdir. Bu nedenle beraatını talep ediyoruz” dedi.
Yeniden yargılamanın üçüncü duruşması 6 Ekim 2020 tarihinde görüldü. Dayan ve avukatının katılmadığı bu duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Dayan’ın “zincirleme şekilde terör örgütü propagandası yapmak” ve “zincirleme şekilde terör örgütlerinin bildirisini, açıklamasını basmak veya yayınlamak” suçlamaları ile cezalandırılmasını istedi. Savcı mütalaasında, “her iki suçlamanın da dört kez işlendiğini” iddia etti.
Davanın karar duruşması 13 Ekim 2020 tarihinde görüldü.
Mahkeme, Dayan’a “zincirleme şekilde, basın ve yayın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 3 yıl 4 ay ve “terör örgütlerinin yayınlarını basmak veya yayınlamak” suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Dayan, toplamda 5 yıl 10 ay hapis cezası aldı. Böylece mahkeme, yeniden yargılamada da Dayan hakkında daha önce verdiği kararın aynısını vermiş oldu.
Dayan’ın avukatı kararı 15 Ekim 2020 tarihinde istinaf mahkemesine taşıdı. Hapis cezası kararının “haksız, yasaya ve yönteme aykırı olduğu” gerekçesiyle istinaf mahkemesine yapılan başvuru henüz neticelenmedi.
“Örgüt propagandası” davası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Demokratik Ulus gazetesinin Mart 2012 ile Temmuz 2017 arasındaki 37 sayısında yer alan haber ve yazılarla ilgili yürüttüğü soruşturma neticesinde Dayan hakkında 37 ayrı iddianame düzenlendi.
İddianamelerin tamamında şu ifadeler kullanıldı: “Her ne kadar Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve İnsan Hakları Mahkemesi’nin uygulamaları doğrultusunda, fikir ve düşünceyi ifade özgürlüğünün koruma altında bulunduğu düşünülse de; suça konu yazılarda terör örgütünün terör ve şiddet yöntemlerinin övücü bir dille anlatıldığı, terör ve şiddete çağrı yapıldığı kanaatine varılmıştır. İnsan Hakları Mahkemesi’nin yerleşmiş uygulamaları da dikkate alındığında açıkça terör ve şiddete teşvik içeren görüşlerin açıklanmasının düşünce özgürlüğü içerisinde değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır.”
İddianamelerde Dayan’a “terör örgütü propagandası yapmak” (TMK 7/2), “terör örgütlerinin açıklamalarını basmak ve yayınlamak” (TMK 6/2) ve “suçu ve suçluyu övmek” (TCK 215/1) suçlamaları yöneltildi.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, 37 iddianameden 6'sını birleştirerek kabul etti. Davanın ilk duruşması 23 Mart 2013 tarihinde görüldü.
Davanın 21 Kasım 2013 tarihli karar duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, yayımlanan haberlerde “terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasının yapıldığını” savunarak Dayan’ın cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme, Dayan’a “terör örgütü propagandası yapmak” (TMK 7/2) suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği hapis cezası kararını onadı.
Dayan hakkında hazırlanan iddianamelerden 31’inin birleştirilildiği yargılama ise İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
Davanın 12 Ocak 2021 tarihinde görülen 19. duruşmasında savcı, esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için mahkemeden dosyayı istedi. Davanın 14 Nisan 2021 tarihinde görülen 20. duruşmasına Dayan ve avukatları katılmadı. Dayan ve avukatlarının yokluğunda davayı hükme bağlayan mahkeme, Dayan'a "örgüt propagandası" (TMK 7/2) suçundan adli para cezası verdi. "Suçun işleniş biçimi ve sanığın kastını nazara alarak" hükmü alt sınırdan kuran mahkeme, Dayan'a 1041 gün karşılığı olarak 20 bin 820 TL adli para cezası ile cezalandırdı.