Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Melis Alphan, 2015 yılındaki Diyarbakır Newroz’undan bir fotoğrafı sosyal medyada paylaşması nedeniyle “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanıyor
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
Gazeteci Melis Alphan’ın 2015 yılında Diyarbakır’da düzenlenen Newroz etkinliklerinden bir fotoğrafı sosyal medyada paylaşması nedeniyle “örgüt propagandası yapmak” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 6 Nisan 2021 tarihinde İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada Alphan ve avukatları hazır bulundu. Duruşmayı P24’ün yanı sıra Alphan’ın meslektaşları, HDP Milletvekili Hüda Kaya ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi izledi.
Savunması için söz alan Alphan, üzerine atılı suçlamayı reddetti. Suç unsuru olarak gösterilen fotoğrafın 2015 yılında Diyarbakır’da devletin izniyle gerçekleştirilen Newroz kutlamalarından bir kare olduğuna dikkat çeken Alphan, sözlerine şöyle devam etti:
“Hatırlatmak isterim ki bu korsan ya da illegal bir gösteri değil, Diyarbakır Valiliği'nin onayıyla gerçekleşmiş bir toplantıydı. Haliyle ben dahil hiçkimsenin, buradan paylaşılacak bir fotoğrafın bir gün karşımıza ‘suç’ olarak dikileceği aklımıza gelmedi. Bugün ben buradaysam, Yeni Şafak’tan Hürriyet’e, Milliyet’ten CNNTürk’e medyanın yarısı burada olmalı. Şu anda yargılanmama neden olan fotoğraf yeni değil, ‘çözüm süreci’ denilen, hükümet ve güvenlik kurumlarının da desteklediği 2015 sürecinden kalmadır.”
Ulusal medyada da geniş şekilde yer verilen Newroz kutlamasından bir kareyi paylaştığı için hapsi istenen Alphan, “Sosyal medya hesaplarım didik didik edilerek 6 yıl öncesinden bir paylaşım bulunuyor, bağlamından koparılıp bugüne taşınıyor. Ve bunun üzerinden terör propagandası yaptığım iddia ediliyor. Abdullah Öcalan’ın mektubu okunurken ve o bayraklar dalgalanırken canlı yayın yapan haber kanallarını, ertesi gün yine bayraklarla dolu görüntüleri dokuz sütuna manşetten açan gazeteleri, alkış tutan iktidara yakın gazeteciler de yargılanmadı. Sanırım durum bana özel” dedi.
Beraatını talep eden Alphan, “Belli ki hakkımda bir suç yaratılmaya çalışılmış. Instagram'da bir fotoğraf paylaştım diye özgürlüğümün elimden alınmak istenmesine inanmakta zorlanıyorum. Bunu ne vicdan, ne hukuk ne de mantık izah edebilir. Hakkımdaki bu suçlamanın hakla hukukla hiçbir ilgisi yok” diye konuştu.
Alphan’ın savunmasının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Avukatlar: Suçun unsurları oluşmamıştır
Alphan’ın avukatlarından Sevgi Kalan, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına atıf yaparak, suça konu eylemin ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu söyledi. Kalan, 2015 Newroz’unda devletin resmi kanalı olan TRT’de Abdullah Öcalan’ın mektubunun okunduğu ancak buna yönelik herhangi bir yargılama yapılmadığına dikkat çekti. Suçun unsurlarının oluşmadığını söyleyen Kalan, Alphan’ın beraatını istedi.
Avukat Tolgay Güvercin de öngörülebilirlik ilkesine uygun bir yargılamanın mevcut olmadığını söyledi: “Hukuk süreçlerle ilgilenmez. Bir fiil bugün suçsa yarın da suçtur. Bugün suç değilse yarın da değildir.” Avukat Dilara Alphan da suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını belirterek beraat talep etti.
Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Alphan’ın “üzerine atılı suçu işlediğini” iddia ederek “örgüt propagandası yapmak” suçundan cezalandırılmasını istedi.
Alphan ve avukatları esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti. Talebi kabul eden mahkeme, davayı 21 Mayıs 2021 tarihine erteledi.
Dava bilgisi
Gazeteci Melis Alphan hakkında Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne elektronik posta yoluyla yapılan ihbar sonucu soruşturma başlatıldı. Alphan’ın çeşitli zamanlarda yaptığı sosyal medya paylaşımlarının yer aldığı ihbar üzerine soruşturma yürüten Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Alphan’ın ikametgahı İstanbul olduğu için dosyayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi.
Soruşturmayı tamamlayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu, 5 Ocak 2021 tarihinde hazırladığı bir buçuk sayfalık iddianamede Alphan’ın “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılmasını istedi.
İddianamede, Alphan’ın 21 Mart 2015 tarihinde Instagram hesabında Diyarbakır’da gerçekleşen Newroz kutlamalarından bir fotoğraf karesini “Newroz Piroz Be” sözleriyle paylaştığının tespit edildiği ifade edilerek Alphan’ın “PKK/KCK/YPG/YPJ silahlı terör örgütü destekler mahiyette paylaşımlarda bulunmak ve terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren veya bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapmak suretiyle üzerine atılı suçu işlediği” iddia edildi.