Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Türkiye’nin en büyük medya grubu olan Doğan Medya Grubu’nun satılması için anlaşmaya varıldı
Türkiye medyasının en büyük grubu olan Doğan Medya Grubu'nun satışı için anlaşmaya varıldığı belirtildi.
T24’ün 21 Mart günü duyurduğu habere göre, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Mayıs 2011'de Milliyet ve Vatan gazetelerini sattığı Erdoğan Demirören'le Doğan Medya Grubu'nun satışı konusunda anlaştı. Doğan'ın satış kararıyla Türkiye tarihindeki en büyük medya el değiştirmesi meydana gelmiş olacak.
Doğan Medya Grubu’nun 1.2 milyar dolara karşılığında satıldığı belirtildi. Grubun bünyesinde bulunan medya kurumları arasında Hürriyet, Fanatik, Posta ve Hürriyet Daily News gazeteleri ile Kanal D ve CNN Türk kanalları da bulunuyor.
AİHM’den Altan ve Alpay başvurularında ihlal kararı
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 20 Mart günü açıkladığı kararlarında gazeteciler Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın tutuklulukları nedeniyle haklarının ihlal edildiğini belirtti.
Mahkeme, Türk üyenin karşı oyu nedeniyle altıya bir oy çokluğuyla aldığı kararlarında, her iki başvuruda özgürlük ve güvenlik hakkının ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. AİHM her iki gazeteciye 21,500’er Euro tazminat ödenmesine de hükmetti.
Kararlarla ilgili ayrıntılı haberi buradan okuyabilirsiniz.
“RedHack davası” ertelendi
Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın RedHack tarafından ele geçirilen e-maillerini haberleştirdikleri gerekçesiyle yargılanan altı gazetecinin davasına 20 Mart günü İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
P24 tarafından mahkeme salonundan takip edilen duruşmada, daha önceki duruşmalarda tahliye olan Diken eski editörü Tunca Öğreten ve BirGün çalışanı Mahir Kanaat ile ETHA Sorumlu Müdürü Derya Okatan hazır bulunurken, kapatılan DİHA’nın haber müdürü Ömer Çelik, DİHA muhabiri Metin Yoksu ve Yolculuk Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Eray Sargın ise duruşmaya katılmadı.
Duruşmada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından gönderilen bir evrakın Yoksu’nun dosyası ile birleştirildiği kaydedildi.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme gazeteciler hakkındaki yurt dışı yasağının devamına, Öğreten ve Kanaat hakkında var olan imza atmak şeklindeki adlî kontrol tedbirinin ise kaldırılmasına karar verdi.
Sanık avukatlarının sanıkların duruşmalardan vareste tutulmaları talebini reddeden mahkeme dijital materyaller üzerine hazırlanacak bilirkişi raporunun beklenmesine ve davanın 13 Eylül 2018’e ertelenmesine karar verdi.
Dava kapsamında hazırlanan iddianamede, Ömer Çelik, Derya Okatan, Metin Yoksu ve Eray Sargın’ın “Örgüt propagandası” ve “Bilişim sistemini engelleme bozma verileri yok etme veya değiştirme” suçlamalarından, Mahir Kanaat’ın ise “Örgüt üyeliğinden” yargılanması isteniyor.
Tunca Öğreten ise “Bilişim sistemini engelleme bozma verileri yok etme veya değiştirme” ve “Örgüt üyesi olmamak ile birlikte örgüt adına suç işlemekten” yargılanıyor.
JinNews muhabiri Nevruz operasyonlarında gözaltına alındı
Türkiye çapında pek çok şehirde Nevruz öncesi yapılan operasyonlarda aralarında JinNews muhabiri Duygu Erol’un da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı.
Erol aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) yöneticisi Sulhattin Değer’in de bulunduğu pek çok kişiyle birlikte Ankara’da yapılan ev baskınlarında gözaltına alındı.
Mezopotamya Ajansı muhabiri Selami Aslan hakkında da aynı operasyon kapsamında gözaltı kararı çıkartıldığı öğrenildi.
Gözaltına alınanlar hakkında “Sosyal medya paylaşımları ve kargaşa çıkaracaklarına yönelik ihbar” olduğu iddia edildi.
21 Mart günü Diyarbakır’da gerçekleştirilen Nevruz kutlamalarını takip etmek için miting alanında bulunan iki yerel gazetecinin de gözaltına alındığı bildirildi. Diyarbakır Yenigün gazetesi muhabiri Mehmet Uğur Çakıl ile Tigris Haber Gazetesi muhabiri Arif Bulut'un aynı gün akşam saatlerinde serbest bırakıldıkları öğrenildi.
Ahmet Altan’ın yargılandığı davada Erdoğan’ın avukatı müşteki oldu
Gazeteci yazar Ahmet Altan’ın 2016’da yayımlanan “Yeni Ergenekon” başlıklı yazısı nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın görülmesine 20 Mart günü İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
16 Şubat günü “Anayasal düzeni devirmeye teşebbüs” suçlamasıyla yargılandığı davada ağırlaştırılmış müebbede çarptırılan Altan, duruşmaya Silivri Cezaevi’nden SEGBİS’le katıldı.
P24 tarafından mahkeme salonundan takip edilen duruşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vekili Altan'dan şikâyetlerinin sürdüğünü bildirerek davaya katılmayı talep etti.
Altan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vekilinin katılma talebinin reddedilmesini ve avukatının savunma yapması için süre verilmesini talep etti.
Duruşma sonunda mahkeme Erdoğan'ın vekilinin davaya müşteki olarak katılmasını kabul ederken bir sonraki duruşmanın 21 Haziranda görülmesini kararlaştırdı.
Mezopotamya Ajansı muhabiri gözaltına alındı
Mezopotamya Ajansı muhabiri Esra Solin Dal, hakkında ihbar olduğu gerekçesiyle 20 Mart’ta gece saatlerinde evine düzenlenen polis baskınında gözaltına alındı.
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesindeki evine düzenlenen baskında gözaltına alınan Dal’ın kamerasına el konuldu. Dal, İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi’ne götürüldü.
İfadesi alınan Dal, 22 Mart günü serbest bırakıldı. Dal'a Emniyet'teki sorgusu esnasında herhangi bir suçlama yöneltilmediği bildirildi.
“MGK manşeti” davasının görülmesine devam edildi
Kapatılan Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu ve gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Murat Şevki Çoban’ın 28 Kasım 2013 tarihinde yayımlanan "Gülen'i bitirme kararı 2004'te MGK'da alındı" başlıklı haber nedeniyle yargılandıkları davanın 14. duruşması 21 Mart günü Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada Mehmet Baransu’nun avukatının istifa dilekçesi sunduğu kayıtlara geçirildi. Duruşmaya katılan Baransu savunmasını avukat huzurunda yapmak istediğini söyledi. Baransu ayrıca savunmasını hazırlayabilmek için bilgisayar kullanmasına izin verilmesi amacıyla cezaevi yönetimine yazı yazılmasını ve MGK Genel Sekreterliği’nden davaya konu kararın istenilmesini ve dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’in habere konu belge hakkında mahkemede dinlenilmesini talep etti.
Mahkeme avukat huzurunda savunma yapmak istediği için Baransu’ya bir sonraki celseye kadar süre verilmesine karar verdi. Davanın bir sonraki duruşması 27 Haziran’da görülecek.
İddianamede, niteliği itibariyle gizli kalması gereken 25 Ağustos 2004 tarihli MGK kararının manşetten yayımlanarak ifşa edildiği belirtiliyor. "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme", "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri basın ve yayın yoluyla ifşa etme" ve "MİT'in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgiyi basın yoluyla ifşa etme" suçlamaları yöneltilen Baransu ve Çoban’ın 26'şar yıldan 52'şer yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep ediliyor.
DİHA yöneticilerinin yargılandığı davada ilk duruşma
Kapatılan Dicle Haber Ajansı’nda (DİHA) 2015 yılında yayımlanan 20 haber nedeniyle Erzincan'da yaşayan bir kişinin yaptığı suç duyurusu üzerine ajansın Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Güzüpek ile Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Dicle Müftüoğlu hakkında "örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ilk duruşması 22 Mart günü görüldü.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Güzüpek katılırken, Müftüoğlu raporlu olduğu için katılmadı.
Üzerine atılı suçlamaları reddeden Güzüpek, iddianamede suçlama konusu yapılan haberlerin basın özgürlüğü kapsamında olduğunu belirterek beraatını istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti duruşmaya gelmeyen Müftüoğlu hakkında zorla getirme kararı verdi. Mahkeme, eksiklerin tamamlanması için davayı 8 Haziran'a erteledi.
İshak Karakaş 8 Mayıs’ta hakim karşısına çıkacak
Afrin'e yönelik başlatılan askeri operasyona ilişkin sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanan Halkın Nabzı Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Artı Gerçek yazarı İshak Karakaş’ın yargılanmasına 8 Mayıs’ta başlanacak.
26 Ocak’ta “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla tutuklanan Karakaş’ın İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacağı belirtildi.
Türkiye’de tutuklu ya da hükümlü olarak hapiste bulunan tüm gazetecilerin, Olağanüstü Hâl kapsamında kapatılan basın yayın kuruluşları, vakıf ve derneklerin listelerine buradan erişebilirsiniz.