Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
“Dezenformasyon” yasası yürürlüğe girdi; Görkem Kınacı, Uğur Şahin ve Uğur Koç beraat etti; Mehmet Emin Kurnaz’a hapis cezası; Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlatıldı; RTÜK’ten Tele1’e 3 gün ekran karartma cezası
“Dezenformasyon” yasası yürürlüğe girdi
İktidarın “dezenformasyonla mücadele,” basın meslek örgütlerinin ise “sansür yasası” olarak nitelediği Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayının ardından 18 Ekim 2022 günü Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Mecliste AKP ve MHP oylarıyla 13 Ekim 2022 tarihinde kabul edilen kanunun 29. maddesiyle Türk Ceza Kanunu'na "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu ve 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası eklendi. Yasaya göre, internet haber siteleri de süreli yayın tanımı kapsamına alınacak. Tüm haber siteleri, yayınladıkları içerikleri saklamak zorunda olacak. İnternet haber sitesinin yasadaki hükme uymaması halinde Cumhuriyet Başsavcılığı iki hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı bilgilerin düzeltilmesini internet haber sitesinden isteyecek.
Yasayla birlikte basın kartı başvurusu, niteliği ve türleri de belirlendi. Buna göre, basın kartı başvurusu İletişim Başkanlığına yapılacak. Basın kartı, resmi nitelikte bir kimlik belgesi olarak kabul edilecek.
Yasaya yönelik eleştirilere ilişkin ayrıntıları haberimizde bulabilirsiniz.
Gazeteciler Görkem Kınacı, Uğur Şahin ve Uğur Koç beraat etti
Evrensel gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Görkem Kınacı, BirGün gazetesi Haber Müdürü Uğur Şahin ve birgun.net Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Uğur Koç’un “iftira” (TCK 267) ve “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125) suçlamalarıyla yargılandıkları davanın üçüncü duruşması 19 Ekim 2022 günü Beykoz 6. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. Kınacı, Şahin ve Koç ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme, sanıkların “iftira” ve “hakaret” suçlarını işlediğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı için ayrı ayrı beraatlarına karar verdi.
Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Mehmet Emin Kurnaz’a hapis cezası
BirGün gazetesi politika editörü Mehmet Emin Kurnaz’a “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” (TCK 125) ve “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamalarıyla açılan davanın beşinci duruşması 20 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada, BirGün gazetesinde 25 Mayıs 2021 tarihinde yayımlanan “Çetelerin İktidarı” başlıklı yazıda MHP lideri Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret edildiği suçlamasıyla yargılanan Kurnaz ile avukatı Ali Deniz Ceylan hazır bulundu. Duruşmaya Erdoğan’ın avukatı da katıldı.
Önceki celse sunduğu mütalaasını tekrar eden savcı, Kurnaz’ın üzerine atılı suçlardan cezalandırılmasını istedi. Kurnaz’ın avukatı Ali Deniz Ceylan, “Davaya konu yazı ifade özgürlüğü kapsamındadır müvekkilin beraatını talep ediyoruz” dedi. Son sözü sorulan Kurnaz ise beraatını talep etti.
Mahkeme, Kurnaz’a “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlarından ayrı ayrı 11 ay 20 gün hapis cezası verdi. Her iki cezada da hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Gazeteci Hasan Tolga Balcılar hakkında beraat kararı
Gazeteci Hasan Tolga Balcılar’ın Terörle Mücadele Şube müdürünün adını söylemesi gerekçe gösterilerek “terörle mücadelede görev alan kamu görevlisini hedef göstermek” (TMK 6/1) suçlamasıyla tutuklu yargılandığı davanın 11 Ekim 2022 tarihli duruşması Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Mahkeme “gizli bir görevi olmadığı ve herkes tarafından bilinen gerçeği açıkladığına” hükmederek Balcılar’ın beraatına hükmetti. Mahkeme beraatla beraber Balcılar’ın tahliyesine karar verdi.
Evrensel’e SADAT eleştirisi nedeniyle 15 bin TL tazminat
SADAT’ın, Evrensel gazetesine ve yazarı Yusuf Karadaş’a bir köşe yazısı gerekçe gösterilerek “kişilik haklarına saldırı” (TCK 134) suçlamasıyla açtığı davanın 17 Ekim 2022 tarihli duruşması Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya katılan gazetenin avukatı Devrim Avcı haberin basın özgürlüğü kapsamında olduğunu belirtti.
Davayı kısmen kabul eden mahkeme, gazeteye 15 bin TL manevi tazminat cezası verdi.
Yusuf Karadaş, Evrensel gazetesinde 19 Ekim 2021’de “İktidarın karanlık örgütü SADAT”başlıklı köşe yazısında, SADAT’la ilgili iddiaları yazmıştı. Karadaş yazısında, SADAT’ın kurucusu Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi’nin kendi sözlerine de yer vermişti. SADAT ise “kişilik haklarına saldırı” iddiasıyla 25 bin TL tutarında tazminat davası açmıştı.
Mehmet Kızmaz ve Cumhuriyet gazetesi tazminata mahkûm edildi
Gazeteci Mehmet Kızmaz ve Cumhuriyet gazetesine, 23 Ekim 2021’de Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Ensar, TÜRGEV, TÜGVA paralel terör örgütü gibi” başlıklı haber nedeniyle TÜGVA tarafından açılan tazminat davasının ikinci duruşması 19 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada, Kızmaz’ın avukatı Damla Çaltepe ve katılan TÜGVA avukatı hazır bulundu. Kızmaz ise duruşmaya katılmadı.
Kızmaz’ın avukatı Damla Çaltepe, davanın reddine karar verilmesini, TÜGVA’nın avukatı ise davanın kabulünü talep etti. Davayı kısmen kabul eden mahkeme, Kızmaz ve Cumhuriyetgazetesini 15 bin TL tazminat ödemeye mahkûm etti.
Gazeteci Pınar Gayıp hakkında soruşturma
ETHA editörü Pınar Gayıp hakkında bir sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek Gürkan Erginkan Avukatlık Bürosu'nun şikâyeti üzerine "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" (TCK 216) suçlamasıyla 18 Ekim 2022 günü soruşturma başlatıldı.
Gayıp hakkında açılan soruşturmayla ilgili aynı gün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğüne giderek ifade verdi.
Gayıp, Bartın’da 14 Ekim 2022 tarihinde 110 işçiden 41 kişinin ölümüyle sonuçlanan maden patlamasına ilişkin “Çok sayıda işçi mahsur kaldı. Sansür yasasını bu yüzden getirdiler işçilerin mezarları üzerine iktidarlarını sağlamlaştırmak için! Kimse bilmesin ki hesap sorulmasın” paylaşımı yapmıştı.
Öte yandan Gayıp, avukat Sezgin Keleş'in haberini yaptığı için kendisini Keleş'in avukatı olarak tanıtan kişi tarafından tehdit edilmiş ve ardından suç duyurusunda bulunmuştu. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Kaan Güllü 20 Ekim 2022 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) sınır ötesinde kimyasal silah kullandığına dair yayınlanan görüntülere ilişkin yaptığı açıklamaları gerekçe göstererek 20 Ekim 2022 tarihinde "örgüt propagandası" (TMK 7/2) ve "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama" (TCK 301) suçlarından soruşturma başlattı.
TTB Merkez Konseyi, Fincancı’nın yaptığı açıklamaların ardından hedef gösterildiğini kaydetti. Fincancı ise kimyasal silah kullanıldığını söylemediğini, iddianın araştırılması gerektiğini söylediğini vurguladı.
Görüntüler yurt dışında yayın yapan ve PKK’ya yakın olduğu öne sürülen bir YouTube kanalı tarafından aynı zamanda adli tıp uzmanı da olan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya sorulmuş, Fincancı da yayının bir bölümünde “Daha önce de incelemiştim. Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik gazlardan birisi kullanılmış durumda. Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor” demişti.
Gazeteci Bahattin Seçilir’e aynı haberden ikinci kez soruşturma
HDP İzmir İl Örgütü'ne yönelik saldırıda Deniz Poyraz'ın öldürülmesine ilişkin Gazete Patika'da yayınlanan bir haber nedeniyle Halkın Günlüğü Yazı İşleri Müdürü Bahattin Seçilir'e ikinci kez soruşturma açıldı.
Seçilir hakkında söz konusu haberle ilgili daha önce İzmir Valisinin şikâyeti üzerine “hakaret” (TCK 125) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarından 25 Ocak 2022 tarihinde soruşturma açılmıştı. Seçilir ikinci soruşturmada yöneltilen suçlamaya dair kendisine bilgi verilmediğini aktardı.
RTÜK’ten Tele1’e 3 gün ekran karartma cezası
Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) CHP’li üyesi İlhan Taşçı, 19 Ekim 2022 tarihinde RTÜK’ün Tele1 kanalına üç gün ekran karartma cezası verdiğini duyurdu.
Oyçokluğu ile alınan kararın gerekçesi olarak, kanala konuk olarak katılan Türkiye İşçi Partisi Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in “Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir” ifadeleri gösterildi.
Şubat 2023’e kadar benzer bir ceza alması halinde Tele1, RTÜK eliyle kapatılacak.
Evrensel’in ilan cezası için yaptığı itiraz BİK tarafından reddedildi
Basın İlan Kurumu (BİK) Evrensel gazetesinin ilan ve reklam akışını kesme cezasına yapılan itirazı reddetti. BİK kararında “Genel Müdürlük kararının kaldırılmasını gerekli kılabilecek nitelikte makul ve kabul edilebilir görülmediğini” belirtti.
Gazetenin avukatı Devrim Avcı kararı “Haber verme hakkının ve halkın Evrensel gazetesinin haberlerine ulaşabilmesinin önünde bir engel” olarak tanımlarken “Bu kararda ısrar edilmesi basın özgürlüğünün ihlalidir” dedi.
Okurların birden fazla gazete alması ve diğer bazı hususları gerekçe gösteren BİK, 18 Eylül 2019 tarihinde Evrensel’e ilan durdurma cezası vermişti. İlan yasağı süresince gazetenin yaptığı itiraz başvuruları BİK tarafından reddedilmişti. BİK, 22 Ağustos 2022 günü Evrensel’e gönderdiği kararında, 19 Temmuz’da bayi denetimleri gerçekleştirildiğini, 20 Temmuz’da ise idari denetim yapıldığını ifade etmişti.
Zaman aşımı nedeniyle düşürülen Musa Anter davası AYM’ye taşındı
Gazeteci Musa Anter’in 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da öldürülmesine dair açılan ve 21 Eylül 2022 tarihinde Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında zamanaşımından düşürülen dava 19 Ekim 2022 günü Anayasa Mahkemesine taşındı.
Anter Ailesi ve avukatları mahkeme heyetinin verdiği kararın ardından Ankara Bölge İdare Mahkemesine başvuruda bulunarak, gerekçeli kararın açıklanması sonrası esasa dair itirazlarını sunacaklarını belirtti.
Anter Davası, JİTEM Ana Davası ve 1993 yılında “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Ayten Öztürk davasıyla birleştirilmişti. Anter ailesinin zamanaşımı riskine karşı Anter Davası’nın tefrik edilme talepleri ise mahkeme heyeti tarafından her duruşmada reddedilmişti. Zamanaşımından bir gün sonraya verilen celsede heyet, 21 Eylül’de Anter Davası’nı JİTEM Ana Davası’ndan ayırarak “zamanaşımından” düşme kararı vermişti.
Galip Öztürk’ün fotoğrafını çeken kişiyi ortaya çıkaran gazeteci Berat Gonca’ya tazminat cezası
Suç örgütü lideri Galip Öztürk'ün müebbet hapis cezasının onanmasının ardından firari iken sosyal medyada paylaştığı karede aynaya yansıyan kişinin eski Samsun Adalet Komisyonu Başkanı hâkim Kemal Alver olduğunu ortaya çıkaran gazeteci Berat Gonca’nın 14 Ekim 2022 tarihli duruşması Samsun 5. Asliye Mahkemesinde görüldü.
Mahkeme, Samsun Etik Haber sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Berat Gonca’ya 8 bin 320 TL tazminat cezası verdi.
Alver, görevden alındığını haberleştiren gazetecilerden sadece olayı ortaya çıkaran Berat Gonca’ya dava açmıştı. Açığa alınarak hakkında soruşturma başlatılan Alver, emekli olarak Samsun Barosu'nda avukatlığa döndü. Alver'in ayrıca Galip Öztürk'ün onursal başkanı olduğu Metro Holding'de yönetim kurulu üyesi olduğu ortaya çıktı. Galip Öztürk'ün tutuklu yargılandığı Gürcistan'da duruşmasının olduğu gün Alver, Metro Holding çalışanlarıyla Gürcistan'dan fotoğraf yayınlamıştı.
Gazeteci Ender İmrek’in davası Ocak ayına ertelendi
Gazeteci ve yazar Ender İmrek’in Evrensel gazetesinde yazdığı bir yazı gerekçe gösterilerek “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 18 Ekim 2022 tarihinde Bakırköy 44. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Ender İmrek ile avukatlarının hazır bulunduğu duruşmayı Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş ile meslektaşları takip etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatının katılma talebini kabul eden mahkeme, avukat Yıldız İmrek’in Anayasaya aykırılık iddiası ile ilgili incelenmesi için sunduğu dilekçeyi “ciddi” görülmediği gerekçesiyle reddetti. Ender İmrek’in basın mensubu olup olmadığının TGS’den sorulmasına ve esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın iddia makamına gönderilmesine karar veren hâkim, davayı 10 Ocak 2023 tarihine erteledi.
İddianamede İmrek’e yöneltilen suçlamaya Evrensel gazetesinde 30 Temmuz 2021 tarihinde yayınlanan “Türkiye yanıyor, saray izliyor” başlıklı yazısı delil olarak gösteriliyor.
Metin Cihan’ın dosyaları birleştirildi
Gazeteci Metin Cihan’a, bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın şikâyeti üzerine “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” (TCK 125) suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 18 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Cihan’ın avukatı hazır bulundu. Davacı Berat Albayrak’ın avukatı ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
Mahkeme hâkimi, Albayrak’ın şikâyeti üzerine Cihan’a “hakaret” suçlamasıyla açılan başka bir davanın 14 Ekim 2022 tarihinde mevcut dosya ile birleştirildiğini söyledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 7 Ekim 2022’de hazırlanan iddianamede, Cihan’ın 28 Nisan 2020’de yaptığı “Berat beyin herkese açık posta kutusundaki bu mesaj merakımı cezbetti. Gizli kısımları çözünce yargıya müdahale, torpil, şantaj, rüşvet, yolsuzluk içeren bir skandal çıktı. İşin ucunda siyasetçiler, hakimler, bürokratlar. Hepsini açıklayacağım. Bu bir suç duyurusudur” şeklindeki sosyal medya paylaşımı suçlamaya delil olarak gösterildi. İddianameyi kabul eden İstanbul 36. Asliye Ceza Mahkemesi birleştirme nedeniyle Cihan hakkında yeniden yakalama kararı çıkarttı. Dava 31 Ocak 2023 tarihine ertelendi.
Cihan, Nisan 2020’de paylaştığı suçlama konusu tweet’te “Berat Albayrak’ın posta kutusu 2016’da Wikileaks’te yayınlandığı zaman buralar çalkalanıyordu. Neyle? İçerikteki torpil, rüşvet, yolsuzluk falanla değil, titreşimli yüzük alışverişiyle. Biz de az geri zekalı değilmişiz” ifadelerini kullanmıştı.
Yeniden görülen “Özgür Gündem dayanışma davası”nda reddi hâkim talebi
2016 yılında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılması öncesinde Özgür Gündemgazetesi ile dayanışma amacıyla düzenlenen Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katılan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve gazeteci yazar Ahmet Nesin’in yeniden yargılandıkları davanın beşinci duruşması 19 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada Önderoğlu ve sanık avukatları hazır bulundu.
Önderoğlu’nun avukatı Abbas Yalçın, üye hâkim Murat Bircan hakkında reddi hâkim talebinde bulundu: “Üye hâkim Murat Bircan’ın tarafsız bir yargılama yapacağına inanmıyoruz bu nedenle reddi hâkim talebimizi yineliyoruz.” Fincancı’nın avukatı Meriç Eyüboğlu da üye hâkim Murat Bircan’ın reddini istedi.
Reddi hâkim talepleri yönünden değerlendirme yapılmak üzere CMK 27. maddesi gereğince dosyanın bir üst mahkemeye gönderilmesine ve Ahmet Nesin’in istinabe evraklarının beklenmesine karar veren mahkeme davayı 1 Şubat 2023 tarihine erteledi.
Gezi davasının karar duruşmasında, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin üye hâkimi Murat Bircan’ın, AKP’den milletvekili aday adayı olduğu ortaya çıkmış ve mahkemenin tarafsızlığı tartışma konusu olmuştu. Fincancı ve Önderoğlu’nun avukatları Mayıs ayı başında bu durumu anlatarak reddi hakim talebinde bulunmuş ancak “davayı uzatmaya yönelik olduğu” gerekçesiyle talepleri reddedilmişti. Talepleri reddedilen avukatlar, bir üst mahkeme olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine itiraz etmişti. Kısa bir süre önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Adalet Bakanı Yardımcılığı’na atadığı hâkim Akın Gürlek’in başkanlığındaki İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti de 26 Mayıs 2022 tarihinde avukatların itirazını reddetmişti.
Metin Cihan’ın yargılandığı TÜGVA davasında dosya yeniden bilirkişiye gönderilecek
Devlet içindeki kadrolaşmayı gösterdiği öne sürülen Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) belgelerini yayımlayan gazeteci Metin Cihan’a “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” (TCK 136/1) suçlamasıyla açılan davanın beşinci duruşması 19 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada, Cihan’ın avukatı Özgür Urfa ve TÜGVA avukatları hazır bulundu. Davanın diğer sanığı Ramazan Aydoğdu ve avukatı ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
Avukat Urfa, dosyaya atanan altı farklı bilirkişinin soyut ve mazeretsiz olarak dosyadan çekildiğini hatırlatarak “Dosyayı sürüncemede bırakan bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz” dedi.
Talebi reddeden mahkeme, Cihan hakkındaki yakalama emri infazının beklenmesine ve inceleme yapılması için dosyanın yeniden bilirkişiye gönderilmesine karar verdi.
Dava 14 Aralık 2022 tarihine ertelendi.
Savcı, gazeteci Sezgin Kartal’ın cezalandırılmasını istedi
Gazeteci Sezgin Kartal’ın “sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret” (TCK 125/1-4) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 20 Ekim 2022 günü İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24’ün izlediği duruşmada, Sezgin Kartal ve müşteki Fuat Uğur’un avukatı hazır bulundu.
Suçlamaya konu edilen sosyal medya paylaşımını hatırlamadığını belirten Kartal, üzerine atılı suçlamayı reddetti ve beraatını talep etti. Müşteki Fuat Uğur’un avukatı, “Yapılan savunma suçtan kurtulmaya yöneliktir. Suçun yasal unsurları oluşmuştur. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi ve davaya katılma talebinde bulundu.
Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Kartal’ın üzerine atılı “hakaret” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Kartal, mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti. Müşteki Fuat Uğur’un avukatı ise mütalaaya katıldıklarını belirterek Kartal’ın cezalandırılmasını istedi.
Süre talebi ile müşteki Fuat Uğur’un avukatının katılma talebini kabul eden mahkeme, davayı 29 Kasım 2022 tarihine erteledi.
HDP İzmir il binasına yapılan saldırı ve Deniz Poyraz’ın öldürülmesinin ardından Türkiyegazetesi yazarı Fuat Uğur, 19 Haziran 2021 tarihli yazısında “Bu suikastı Küresel Gladyo’nun aparatları FETÖ ve HDP düzenledi” ifadelerine yer vermişti. Kartal, Uğur’un bu sözlerini sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımla eleştirmişti. Uğur, paylaşımın ardından Kartal hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Can Ataklı’nın yargılandığı dava Kasım ayına ertelendi
Gazeteci Can Ataklı hakkında Tele 1 kanalında yayınlanan “Gün Başlıyor” programındaki sözleri nedeniyle, Rize Dernekler Federasyonunun şikâyeti üzerine “halkın bir kesimini alenen aşağılamak” (TCK 216/2) suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 20 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Ataklı ve avukatı hazır bulundu.
Savunmasında üzerine atılı suçlamayı reddeden Ataklı, suçlamaya dayanak gösterilen sözlerinin saldırgan kitleye yönelik olduğunu ve hakaret kastının bulunmadığını söyledi ve beraatını talep etti.
Ataklı’nın avukatı Bilgütay Hakkı Durna da müvekkilinin suçlamaya konu ifadelerinde aşağılama kastının olmadığını belirtti: “Orada eleştiri, İYİ Parti Genel Başkanına yapılan hareketlere yönelik söylemlerdir. Bir bölgeyi kastetme söz konusu değildir. TCK’nın 218.maddesinin 2. fıkrası işlevsiz hale gelmiştir. Bu fıkrada, ‘eleştiri maksatlı söylemler suç oluşturmaz’ denilmektedir. Mahkemenin bunu değerlendirmesini istiyoruz.”
Savcı esas hakkındaki mütalaasını sunmak için dosyanın tarafına gönderilmesini istedi. Mahkeme talebi kabul ederek davayı 10 Kasım’a erteledi.
Ataklı suçlamaya konu edilen programda, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 20 Mayıs 2022 tarihinde Rize’ye yaptığı ziyaret sırasında çıkan olayları eleştirmişti.
Gülşen hâkim karşısına çıktı
Şarkıcı Gülşen’in “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” (TCK 216) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 21 Ekim 2022 günü İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Gülşen ve avukatları hazır bulundu. Bir kısım müşteki ve müşteki avukatları da duruşmaya katıldı.
Savunmasında üzerine atılı suçlamayı reddeden Gülşen, suçlamaya konu konuşmasının sahne içinde bir arkadaşıyla yaptığı şakalaşmadan ibaret olduğunu söyledi.
Gülşen savunmasında, “Kadınlığım, bedenim, eşliğim ve giyimim kuşamım yüzünden defalarca sözel olarak linç ve istismara uğradım. Hedef gösterildim. Bir açıklama, demeç ya da görüş bildirme amacı yokken öyleymiş gibi gösterildi. Zamanlaması ve yayılması benim nezdimde manipülatif ve manidardır. Manidar çünkü söz konusu konser tarihi 30 Nisan, videonun yayılma tarihi ise 24 Ağustos. Videonun dört ay sonra ortaya çıkarılıp yayılması ve ertesi gün cezaevine konulmam sadece bir gün sürdü. Hayatta Gülşen olarak var olmamın cezalandırılması olarak görüyorum tüm bunları” ifadelerini kullanarak beraatını istedi.
Gülşen’in avukatı Emek Emre, Gülşen’in videoda hitap ettiği kişinin de duruşmada tanık olarak dinlenmesini talep etti. Derhal beraat talebinde bulunan Emre, mahkeme aksi kanaatteyse adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını istedi. Avukat Celal Ülgen, 702 müştekiden 130’unun şikâyet dilekçesini geri çektiğini söyledi. Gülşen'in özründen dolayı şikayetini geri çektiğini söyleyen müştekilerden bazıları da salondaydı.
Sırasıyla söz alan bir kısım müşteki ve müşteki avukatları, Gülşen’in ifadesinin samimi olmadığını ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğunu öne sürerek cezalandırılmasını talep etti.
Gülşen’in duruşmalardan vareste tutulmasına karar veren mahkeme imza yükümlülüğü şeklinde uygulanan adli kontrol kararının kaldırılmasına, yurt dışı çıkış yasağının ise devamına hükmetti. Tanık dinlenmesinin ve müdahillik taleplerinin bir sonraki duruşmada değerlendirilmesine karar veren mahkeme davayı 21 Aralık 2022 tarihine erteledi.
En az 67 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde
Hasan Tolga Balcılar’ın tahliye edilmesiyle birlikte 21 Ekim 2022 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 67 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.