Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Duygu Kıt maden felaketinin ardından yaptığı haber nedeniyle ifade verdi; Hollanda parlamentosundan “Kavala ve Demirtaş” adımı; Oktay Candemir hakkında “kamu görevlisine hakaret” soruşturması; mahkeme, Hüseyin Aykol ve Reyhan Çapan yönünden dosyayı ayırdı
Duygu Kıt maden felaketinin ardından yaptığı haber nedeniyle ifade verdi
Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat 2024 günü yaşanan ve dokuz işçinin ölümüne sebep olan maden felaketinin ardından, Ergan ilçesinde bulunan kayak merkezinin yanına kalker taş ocağı yapılacağına ilişkin Ergan'daki taş ocağına tepki: Köyler alana 500 metre uzaklıkta" başlıklı” haberi gerekçe gösterilerek, gazeteci Duygu Kıt hakkında “yanıltıcı bilgiyi yayma” (TCK 217/A) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarıyla soruşturma açıldı.
Gazeteci Kıt, Erzincan Valiliğinin şikâyeti üzerine başlatılan soruşturma kapsamında 17 Nisan 2024 günü Tunceli'de ifade verdi. Kıt ifadesinde, "Gazetecilik faaliyetim gereği doğayı ve çevreyi risk altına alacak olası bir gündemi haberleştirmek bir hak olduğu gibi, aynı zamanda gazetecilik görevimdir" dedi ve üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
Haberin ayrıntıları için tıklayın.
Oktay Candemir hakkında “kamu görevlisine hakaret” soruşturması
Yerel seçimlerde AKP Van Büyükşehir Belediye Adayı olan Abdulahat Arvas, gazeteci Oktay Candemir'in bir yazısında kendisine “Hırsız, zimmetçi, ihaleci” dediği iddiasıyla “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla şikayetçi oldu.
Şikâyet üstüne başlatılan soruşturma kapsamında Candemir, Van’a bağlı İpekyolu İlçe Emniyet Müdürlüğüne avukatı Simin Atabay ile giderek ifade verdi.
Candemir; Arvas'ın bir kamu görevlisi olmadığını, eski milletvekili ve siyasetçi olduğunu belirterek, "Abdulahat Arvas bir siyasetçidir, kamuoyunu yakından ilgilendiren kişiler hakkında eleştiri yapma hakkımı kullandım, bu da basın özgürlüğü kapsamındadır. Eleştirilerim kişinin siyasi kimliğinedir" dedi.
Kati Piri: Hollanda parlamentosu Kavala ve Demirtaş kararları uygulanana kadar Türkiye ile gümrük anlaşmasını görüşmeyecek
Avrupa Birliğinin eski Türkiye raportörü ve Hollanda Milletvekili Kati Piri, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’a ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmaması halinde Türkiye ile gümrük birliği modernizasyonu konusunda masaya oturulmayacağını duyurdu.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Piri şunları söyledi: "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş'ın derhal serbest bırakılmasına ilişkin kararları uygulanmadan Türkiye ile gümrük birliği modernizasyonu mümkün değil. Hollanda parlamentosu ilgili önergemi AB Konseyi öncesinde kabul etti."
Kabul edilen önergeye göre Türkiye Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş'la ilgili AİHM kararlarını uygulamazsa Hollanda, Türkiye-AB Gümrük Birliği modernizasyonuyla ilgili alınacak kararı veto edebilecek.
Türkiye uzun süredir Gümrük Birliğini modernize etmeye çalışıyor.
BirGün muhabiri Asena Tunca hakim karşısına çıktı
Kahramanmaraş depremlerinin ardından iktidarı ve Kızılay’ı protesto ederken gözaltına alınan 76 SOL Parti üyesi ile haber takibi için alanda bulunduğu sırada gözaltına alınan BirGün muhabiri Asena Tunca hakkında "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması, 19 Nisan 2024 günü Anadolu 14. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Avukat Mustafa Aydın Başalmaz, ifade işlemlerine başlanmaksızın tüm sanıklar hakkında derhal beraat kararı verilmesini talep etti.
Ceza yargılamasında sanığın savunmasının alınmadan hükmün açıklanamayacağını belirten hakim, avukat Aydın'ın derhal beraat talebini reddetti.
Tunca savunmasında şunları söyledi:, "O gün demokratik kitle örgütlerinin eylemlerini takip ettim. SOL Parti'nin açıklaması da bunlardan biri. Çembere alındığımızda gazeteci olduğumu söyledim. Bunu söyledikten sonra sert bir şekilde boynumdan tutarak gözaltına aldılar. Bu neyin kiniydi onu da anlamadım. İşimi yaptım, atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Beraatımı talep ediyorum."
Savunması alınmayan sanıkların bir sonraki celse hazır edilmesine karar veren mahkeme, davayı 27 Eylül 2024'e erteledi.
Gazeteciler Can Dündar ve İnan Kızılkaya’nın yargılandıkları dava ertelendi
Gazeteciler Can Dündar ve İnan Kızılkaya’nın “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandıkları davanın 18 Nisan 2024 günü görülmesi beklenen 23. duruşması mahkeme hâkiminin izinli olması nedeniyle görülmedi.
Dava 7 Kasım 2024 gününe ertelendi.
Dönemin İstanbul 1. Sulh Ceza Hâkimi Bekir Altun’un şikâyeti üzerine savcı Murat İnam tarafından hazırlanan iddianamede Dündar ve Kızılkaya’ya yöneltilen suçlamaya, Dündar’ın Özgür Gündem’de nöbetçi genel yayın yönetmenliği yaptığı sırada gazetenin 22 Haziran 2016 tarihli sayısında yer alan “Saray rejiminin en kullanışlı hâkimi” başlıklı haber delil olarak gösteriliyor.
Gazeteci Furkan Karabay hâkim karşısına çıktı
Gazeteci Furkan Karabay hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal'ın şikâyeti üzerine “hakaret” (TCK 125) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması 18 Nisan 2024 günü İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Karabay ve taraf avukatları hazır bulundu.
Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Karabay, “Suçlama konusu paylaşımlarımda müşteki hakkında FETÖ borsası iddiasında bulunmuyorum, herhangi bir isimden bahsetmiyorum. Kendisi üzerine alınmış. Paylaşımlarımda hakaret ve iftira yoktur. Savcılık hakkımdaki şikâyet dilekçelerini kopyalayıp yapıştırarak bu iddianameyi hazırlamış. Beraatımı talep ediyorum” dedi.
Soruşturma dosyasının dört farklı soruşturmanın birleştirilmesiyle oluşturulduğunu söyleyen Karabay’ın avukatı Enes Hikmet Ermaner, “Savcı özensiz ve usule aykırı bir dosya hazırlamış. Paylaşımlar içerisinde hangi ifadenin hakaret, hangi ifadenin iftira olduğu somutlaştırılmamış. Müvekkilin yurt dışına çıkış yasağının ve imza yükümlülüğün kaldırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Müşteki Mustafa Doğan İnal’ın avukatı, şikâyetlerinin devam ettiğini belirterek davaya katılma talebinde bulundu.
Duruşma savcısı, eksik hususlar giderilmesini ve Karabay hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.
Savunması alındığı için Karabay hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar veren mahkeme, Mustafa Doğan İnal’ın davaya katılma talebini kabul etti. Dava 5 Kasım 2024 tarihine ertelendi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan bir sayfalık iddianamede, Karabay’ın üç sosyal medya paylaşımı suçlamaya delil olarak gösteriliyor.
Mahkeme, Hüseyin Aykol ve Reyhan Çapan yönünden dosyayı ayırdı
Kapatılan Özgür Gündem gazetesinin eski yayın yönetmeni Hüseyin Aykol ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Reyhan Çapan ile gazetenin yazarlarının, Mart 2016’da öz yönetim ile ilgili gazetede yayımlanan haberler gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) ve “suçu ve suçluyu övmek” (TCK 215) suçlamalarıyla İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandıkları davanın, celse arasında İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosya ile birleştirildiği öğrenildi.
Mahkeme 11 Ocak 2024 tarihli duruşmada, davanın Çapan ve Aykol yönünden hukuki ve fiili irtibatı bulunan dosya ile birleştirilmesi hususunda İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinden muvafakat istenmesine karar vermişti.
Gazeteciler Aziz Oruç ve Ersin Çaksu’nun davası hâkimin izinli olması sebebiyle görülmedi
Gazeteciler Aziz Oruç ve Ersin Çaksu hakkında haber ve köşe yazıları gerekçe gösterilerek “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama” (TCK 301) suçlamasıyla yargılandığı davanın 18 Nisan 2024 tarihli duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi hâkiminin izinli olması nedeniyle görülmedi.
Dava 7 Kasım 2024 gününe ertelendi.
İddianamede gazetecilere yöneltilen suçlamalara KHK ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesinde 21 Ekim - 1 Kasım 2016 tarihleri arasında yayımlanan haber ve köşe yazıları delil olarak gösteriliyor.
Ahmet Sever’in davası hâkimin izinli olması sebebiyle görülmedi
Gazeteci yazar Ahmet Sever’in, “İçimde kalmasın: Tanıklığımdır” isimli kitabındaki ifadeleri gerekçe gösterilerek “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) ve “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125) suçlamalarıyla yargılandığı iki ayrı davanın duruşmaları İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin izinli olması nedeniyle görülmedi.
Demokratik Modernite davası hâkimin izinli olması sebebiyle görülmedi
Demokratik Modernite Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ramazan Yurttapan ve dergi editörü Haydar Ergül hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla açılan davanın 18 Nisan 2024 tarihli beşinci duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin izinli olması nedeniyle görülmedi.
Dava 7 Kasım 2024 gününe ertelendi.
Gazeteci Baransel Ağca’nın davası hâkimin izinli olması sebebiyle görülmedi
Gazeteci Baransel Ağca’nın, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığı davanın 18 Nisan 2024 tarihli duruşması mahkeme hakiminin izinli olması nedeniyle görülmedi.
Dava 7 Kasım 2024 gününe ertelendi.
Darp edilerek gözaltına alınan 6 gazetecinin davası Haziran ayına ertelendi
Basın çalışanlarına dönük gözaltı operasyonlarını protesto etmek amacıyla 29 Nisan 2023'te İstanbul’un Kadıköy ilçesinde bir araya gelen ve darp edilerek gözaltına alınan gazeteciler Serpil Ünal, Yadigar Aygün, Pınar Gayıp, Eylem Nazlıer, Zeynep Kuray ve Esra Soybir hakkında "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet" suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 16 Nisan 2024 günü Anadolu 22. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Tutuksuz yargılanan gazeteciler duruşmaya katılmazken, avukatları Devrim Avcı Özkurt ve Ezgi Köse duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme heyeti, ilk duruşmada savunması alınmayan Esra Soybir'in savunmasının tamamlanması için Antalya 34. Asliye Ceza Mahkemesi'ne yazılan talimat yazısına ilişkin cevabın beklenilmesine karar verdi.
Dava 13 Haziran 2024 gününe ertelendi.
Ayşe Kara’nın “örgüt üyeliği” davası başladı
Gazeteci Geşbun Ayşe Kara‘nın “örgüt üyeliği” (TCK 314) iddiasıyla yargılanıp beraat ettiği davanın, istinaf mahkemesince bozulmasının ardından yeniden görülmesine 16 Nisan 2024 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı.
Duruşmaya gazeteci Kara katılmazken, avukatı Resul Temur salonda hazır bulundu.
Mahkeme başkanının duruşmaya katılmayan Kara’nın nerede olduğunu sorduğu Temur, müvekkilinin yurt dışında olduğunu belirterek, müvekkilinin yurt dışı ifadesinin alınması için adresini mahkemeye bildireceğini söyledi.
Savcı, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, Kara hakkında açılan soruşturma dosyasının Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığından istenmesine karar vererek, davayı 16 Temmuz 2024 tarihine erteledi.
Gazeteci Mehmet Göcekli’nin davası Temmuz ayına ertelendi
Demokrat Haber Genel Yayın Yönetmeni ve İmtiyaz Sahibi Mehmet Göcekli’nin “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın altıncı duruşması 16 Nisan 2024 günü İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmaya katılan olmadı.
Mahkeme, Göcekli hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine karar vererek davayı 18 Temmuz 2024 tarihine erteledi.
İddianamede Göcekli’ye yöneltilen suçlamaya, 2011-2016 yılları arasında şahsi sosyal medya hesabından yaptığı ve içerisinde Demokrat Haber’de yayınlanan haberlerin olduğu paylaşımlar ile 2015-2018 yılları arasında Demokrat Haber’in Facebook hesabından yapılan haber paylaşımları delil olarak gösteriliyor.
Gazeteci Hayko Bağdat’ın yargılandığı dava ertelendi
Gazeteci Hayko Bağdat’ın “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla yargılandığı davanın 16. duruşması 16 Nisan 2024 günü İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmaya katılan olmadı.
Bağdat hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine karar veren mahkeme, davayı 22 Ekim 2024 tarihine erteledi.
En az 28 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde
19 Nisan 2024 itibarıyla Türkiye’de en az 28 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.