Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

AİHM, Ahmet Şık için ihlal kararı verdi

AİHM, Ahmet Şık için ihlal kararı verdi

Cumhuriyet gazetesinde yaptığı haberler nedeniyle hapse mahkûm edilen Ahmet Şık’ın özgürlük ve güvenlik hakkı ile ifade özgürlüğü hakkının ihlâl edildiğine hükmeden AİHM, Şık’a 16 bin Euro tazminat ödenmesine karar verdi

 

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Cumhuriyet gazetesi yazar ve çalışanlarının yargılandığı dava kapsamında 14 ay tutuklu kalan Ahmet Şık’ın Mayıs 2017’de yaptığı başvuruyla ilgili kararını açıkladı. Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5/1 maddesinde düzenlenen özgürlük ve güvenlik hakkı ile 10. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğü hakkının ihlâl edildiğine karar verirken, 6'ya 1 oyla 18. madde ihlâlinin bulunmadığına hükmetti. Şık’ın başvurusunda özgürlük ve güvenlik hakkı ihlâli kararını oybirliği ile alan AİHM, ifade özgürlüğü ihlâli bulunduğuna dair kararını ise 6’ya 1 oy çokluğuyla aldı. Türk Yargıç Saadet Yüksel, ifade özgürlüğü ihlâli iddiasına ilişkin karşı oy kullandı. Karşı oya rağmen iki maddeden Türkiye’nin hak ihlâlinde bulunduğuna karar veren mahkeme, Türkiye’yi 16 bin Euro tazminat ödemeye mahkûm etti.

 

Yargıç Yüksel şerhini, Şık’ın 31 Mart 2015’te Berkin Elvan soruşturmasını yürüten savcı Mehmet Selim Kiraz’ı makamında rehin alan silahlı eylemcilerle yaptığı röportaj ile KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık’la yaptığı röportaja dayandırdı. Şerhinde bu röportajların Şık’ın Twitter paylaşımlarının ceza soruşturmasına konu edilebileceğini öne süren Yüksel, gazetecilik faaliyetinin geniş bir ifade özgürlüğü kapsamında olması gerektiğini belirterek "bu özgürlükle birlikte sorumlu gazetecilik prensipleri nedeniyle" birtakım görev ve sorumlulukların söz konusu olduğunu ifade etti.

 

Şık’ın gözaltı ve tutuklama kararının “Makul şüphe eksikliğine” rağmen verildiğini belirten mahkeme kararında, “Gazetecinin, haber, söyleşi ve sosyal medya paylaşımları üzerinden terör örgütünün propagandasını yaptığını ya da terör örgütüne yardımda bulunduğunu kanıtlayacak makul şüphenin” bulunmadığını vurguladı. Suçlamalara konu edilen haber ve röportajların kamusal tartışmalarla ilgili olduğunu vurgulayan AİHM, bunların terör örgütlerinin yasa dışı amaçlarına katkı sağladığına yönelik herhangi bir istek göstergesinin bulunmadığının altını çizdi.


 

AİHM, Cumhuriyet davası kararında olduğu gibi Şık’ın başvurusunda da 18. madde ihlâli bulmadı. Mahkemenin Litvanyalı yargıcı Egidijus Kūris geçtiğimiz hafta açıklanan Cumhuriyet gazetesi davasıyla ilgili kararındaki muhalefet şerhini yineledi. Kūris kararın yargılamanın siyasi olduğuyla ilgili ihlâl olmadığına ilişkin tespitine muhalefet etmiş, mahkemenin bu konuyla ilgili gelişim sürecinin bir adım uzağa taşındığını belirtmişti. 

 

Yukarı