Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

DİHA muhabiri İdris Sayılğan yine tahliye edilmedi

DİHA muhabiri İdris Sayılğan yine tahliye edilmedi

19 aydır tutuklu DİHA muhabiri İdris Sayılğan Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya SEGBİS sistemindeki arıza nedeniyle bağlanamadı

ÖZGÜN ÖZÇER - MUŞ

On dokuz aydır tutuklu bulunan DİHA muhabiri İdris Sayılğan’ın yargılandığı beş sanıklı davanın üçüncü duruşması 23 Mayıs günü Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Tutuklu sanıklardan Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Dayanışma Derneği (MEYA-DER) yöneticisi Medeni Işık adlî kontrolle tahliye edilirken, Sayılğan’ın yanı sıra Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Muş İl Eş Başkanı Hatice Şeker, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş İl eski Eş Başkanı Ayşe Söylemez ile belediye meclisi üyesi Çiçek Tutuş’un tutukluluk hâllerinin devamına hükmedildi.

P24 ile Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA) salondan takip ettiği duruşmaya, Trabzon E Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan İdris Sayılğan SEGBİS sisteminde yaşanan teknik bir arıza nedeniyle bağlanamadı.

Duruşmada söz alan Sayılğan’ın avukatlarından Veysel Ok, Sayılğan’ın bir gazeteci olduğunu vurgulayarak, hakkındaki iddiaların basın özgürlüğü ve haber alma hakkı üzerinden tartışılması gerektiğini belirtti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) aldığı kararlardan örnekler veren Ok, “İdris Sayılğan’ın yaptığı haberler ve kullandığı terminoloji sizin hoşunuza gitmeyebilir, sizi rahatsız da edebilir. Ama yapabileceğiniz en fazla şey bu haberleri okumamaktır. Tutuklama AİHM içtihatlarına aykırıdır” dedi. 

İddianamede sadece Sayılğan’ın haber kaynaklarıyla yaptığı görüşmelerin yer aldığını vurgulayan Ok, Basın Kanunu’nun 12. maddesinin kaynakların gizli olduğunu belirttiğini hatırlattı. Delillerin dosyadan çıkarılması gerektiğini ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu söyleyen Ok, “İdris Sayılğan gerçeği ve haberi savunduğu için cezaevinde” dedi. 

Sayılğan’ın diğer avukatı Barış Oflas ise SEGBİS bağlantısı sağlanamadan duruşmanın yapılmasını eleştirdi. Sayılğan’ın Trabzon Cezaevi’nden bağlanamaması nedeniyle savunmasını yapamadığını ve kendini ifade edemediğini söyleyen Oflas, savunma ihlâlinin söz konusu olduğunu belirtti. Savcının tutukluluğun devamı talebinde Sayılğan’ın kaçma şüphesine ilişkin herhangi bir sebep göstermediğine değinen Oflas, “Sebepleri tartışılmadan böyle bir talepte bulunulmamalı. İdris Sayılğan tahliye edildikten sonra tekrar gazetecilik yapacak. Kaçma şüphesi söz konusu değil” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de basın özgürlüğü ortamının kötüleşmesinde yargı kararlarının büyük etkisi olduğunu dile getiren Oflas, “Bu dosyada yargılanan birçok kişi hakkında deliller değişirken müvekkilim hakkında tek bir delil daha eklenmemiştir. Ancak buna rağmen müvekkilim 19 aydır tutuklu. Müvekkilim haber yaptığı ve burada yaşanan hak ihlâllerini yazdığı için yargılanıyor” dedi. 

Savunmaların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, Işık dışındaki tüm sanıkların tutukluluk hâlinin devamına karar verdi. Sayılğan ve diğer sanıklar 5 Ekim 2018 günü görülecek bir sonraki duruşmaya kadar tahliye edilmemeleri hâlinde tutukluluk süreleri 24 ayı bulmuş olacak.
Yukarı