Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
bianet eski muhabiri Beyza Kural’ı ters kelepçe takarak gözaltına alan üç polisin yeniden yargılandığı davada mahkeme, polisler hakkında “darp” ve “düşünce özgürlüğünün kullanılmasını engelleme” yönünden suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
İstinaf mahkemesinin, bianet eski muhabiri Beyza Kural’ı ters kelepçeyle gözaltına almaya çalışan üç polis memuruna “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” (TCK 117/1) suçlamasıyla verilen para cezasını bozması üzerine yeniden görülen davanın üçüncü duruşması 12 Mart 2024 günü İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada sanık polislerden K.A., müşteki Beyza Kural ve taraf avukatları hazır bulundu. Sanık polisler Y.Ş. ve N.D. ise duruşmaya katılmadı.
Esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, sanık polislerin “iş ve çalışma hürriyetini ihlal” (TCK 117/1) ve “kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanarak çalışma faaliyetlerinin engellenmesi” (TCK 119/1-c,e) suçlarından cezalandırılmalarını istedi.
Sanık polisler hakkında suç duyurusu
Müşteki Beyza Kural, “Şikâyetimiz devam ediyor cezalandırma istiyoruz” dedi. Kural’ın avukatı Meriç Eyüboğlu, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararı gereğince sanıkların ek savunmalarının alınması talebini yineledi. Eyüboğlu sanık polislerin daha önce de ceza aldığını ancak bu cezaların ertelendiğini hatırlatarak, “Sanık polislerin adli sicil kayıtları her iki sanık yönünden de mahkemenizde yeniden suç işlenmeyeceği yönünde bir kanaat oluşmasına engel teşkil etmeli ve hüküm kurulurken ceza tesis edilmelidir” diye konuştu.
Sanık polis K.A., “Şahsın ilk mahkemede benimle ilgili şikayeti yoktur, dosyada benimle ilgili herhangi bir delil yoktur. Gözaltı işlemini yapan ben değilim” diyerek beraatını talep etti.
Sanık polislerin avukatları, suçun oluşmadığını savunarak beraat talebinde bulundu.
Sanık polisler K.A., Y.Ş. ve N.D.’ye “iş ve çalışma hürriyetini ihlal” suçundan 9 bin TL adli para cezası veren mahkeme, hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Mahkeme ayrıca, Avukat Meriç Eyüboğlu’nun talebi doğrultusunda sanık polisler hakkında, “darp” (TCK 86/2) ve “düşünce özgürlüğünün kullanılmasını engelleme” (TCK 115) maddelerinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Davanın geçmişi
Y.Ş., N.D. ve K.A. isimli üç polis, 6 Kasım 2015 tarihinde İstanbul’daki YÖK protestosunu izlediği sırada “Hiçbir şey eskisi gibi değil artık, size öğreteceğiz” diyerek Kural’a ters kelepçeli gözaltı girişiminde bulunmuştu.
Gözaltı girişimine dair polislerle ilgili takipsizlik kararı verilmesi üzerine Kural, AYM’ye başvurulmuştu. Kural’ın bireysel başvurusunu 12 Ocak 2021 tarihinde karara bağlayan AYM, Kural’a yönelik muamelenin basın ve ifade özgürlüğü ihlali olduğuna hükmetmişti. Yüksek mahkeme, insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağı ile ifade ve basın özgürlüğü ihlallerinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için polisler hakkında yeniden soruşturma yapılmasına ve Kural’a 15 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar vermişti.
AYM’nin ihlal kararının ardından üç polis hakkında “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçundan dava açılmıştı. İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın 1 Aralık 2022 tarihli karar duruşmasında mahkeme, sanık polislerden N.D.’yi “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçundan 6 bin TL adli para cezasına mahkûm etmiş ve hükmün açıklanmasını geri bırakmıştı. Aynı suçtan sanık polisler K.A. ve Y.Ş.’ye de 6’şar bin lira para cezası veren mahkeme, cezayı 10 eşit taksite bölmüştü. Sanık polisler K.A ve Y.Ş.’nin daha önce de haklarında erteleme kararı olması nedeniyle cezalar ertelenmemişti. Karar istinafa taşınmıştı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Ceza Dairesi, Temmuz 2023 tarihinde oy birliğiyle aldığı kararla, kamu görevinin sağladığı görevi kötüye kullanmak suretiyle Kural’ın iş ve çalışma hürriyetini ihlal eden polislere verilen cezanın, alt sınırın üzerinde belirlenmesi gerektiğine dikkat çekerek cezayı usulden bozdu. Ayrıca polis memurları K.A. ve Y.Ş.’ye uygulanan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının suç tarihinden sonra kesinleştiğini belirten istinaf mahkemesi, HAGB koşullarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
İstinafın bozma kararının ardından dava, 10 Ekim 2023 günü İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinde yeniden başlamıştı.