Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Ocak, Cumhuriyet gazetesinde Ocak ayında yayımlanan "Damat İşi Biliyor" başlıklı haberi nedeniyle "kamu görevlisine hakaret etmek” suçlamasıyla yargılanıyordu
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
Cumhuriyet gazetesi muhabiri Hazal Ocak hakkında, gazetede 20 Ocak 2020 tarihinde yayımlanan bir haber nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın şikâyetiyle açılan davanın ikinci duruşması 27 Ekim 2020 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret etmek" suçlamasıyla yargılanan Ocak ve avukatı Buket Yazıcı ile Bakan Albayrak’ın avukatı hazır bulundu. Duruşmayı Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ile İsveç Konsolos Yardımcısı da izledi.
Savunmasında üzerine atılı suçlamayı reddeden Ocak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın "Kanal İstanbul" projesi güzergahı üzerinde arazi satın almasıyla ilgili haberin Bakanlık tarafından doğrulandığını anlattı: "Bakanlıktan aldığım bilgileri haberleştirdim ve bu bilgi Berat Albayrak’ın avukatı tarafından da doğrulandı. Suçlama konusu haberi gazetecilik bilinciyle, toplumu bilgilendirmek amacıyla yaptım. Eleştiri sınırları içinde yazdığım haberde hakaret kastım ve herhangi bir suç unsuru yoktur. Haberin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesini talep ediyorum."
Berat Albayrak’ın avukatı Ocak’ın savunmasının ardından söz alarak, şikâyetlerinin devam ettiğini belirtti ve davaya katılma talebinde bulundu.
Ocak’ın avukatı Buket Yazıcı ise usûle ilişkin beyanda bulundu. Müvekkili hakkında iki ayrı iddianame düzenlendiğini ve davanın ikinci iddianameyle açıldığını söyleyen Yazıcı, "İlk iddianamedeki sevk maddesinin ikinci iddianamede değiştiğini gördük. Suç vasfı değişecekse müvekkilimin bundan haberdar edilmesi ve değişen suç vasfı karşısında savunmasının tespit edilmesi gerekirdi. Bu hususun araştırılmasını talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme, Yazıcı'nın talebini, dosyaya bir katkı sağlamayacağı gerekçesiyle reddetti.
"Haber basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeli"
Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Ocak’ın haberinin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek Ocak’ın beraatini talep etti.
Savcı mütalaasında şu ifadelere yer verdi: “Basın özgürlüğü demokratik hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarından biridir. Haber verme hakkının özgür biçimde kullanamadığı, basın yoluyla olayların aktarılamadığı, değerlendirilemediği bir sistemde bireyler bilgiye ulaşamaz düşünce ve kanaatlerini açıklama hürriyetlerini idrak edemez. Bireylerin bilgiye serbestçe ulaşabilmesi olumlu veya olumsuz eleştirilerini baskıya maruz kalmadan paylaşabilmesi basın özgürlüğünün teminat altına alınmasıyla yakından ilgilidir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) 10/2 maddesinde, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bireysel başvurularda verdiği kararlarda ve Yargıtay içtihatlarında yazıdaki eleştiri ve değer yargılarının bir kısmı sert ve çarpıcı bir dille dile getirilse de basın özgürlüğünün belli ölçülerde dayatmayı içerdiği, bu ifadelerin kişisel saldırı olarak görülemeyeceğinin bildirildiği açıktır. Yine bu konudaki içtihatlarda kamuoyunda bilinen ünlü kişiler ve siyasetçiler için de normal bireylere göre eleştiri sınırı daha geniştir. Bu hususlar uyarınca iddianameye konu haberin AİHS 10/2, Anayasa’nın 25, 26 ve 28. maddeleri gereği ifade ve basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, sanığın üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti oluşmadığından atılı suçtan beraati talep ve mütalaa olunur.”
Ocak’ın avukatı Yazıcı da esas ilişkin savunmasında suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek müvekkilinin beraatini istedi. Son sözü sorulan Ocak beraatini talep etti.
Duruşma sonunda hükmünü açıklayan mahkeme, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle Ocak'ın beraatine karar verdi.