Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Mahkeme, suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gerekçeleriyle Gülbaş’a, 7 bin 80 TL adli para cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı
CANAN COŞKUN, İSTANBUL
Gazeteci Melisa Gülbaş’a Boğaziçi Üniversitesi Teleiletişim ve Enformatik Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (TETAM) çöp poşetleriyle taşındığı haberi gerekçe gösterilerek, “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” (TCK 123/3.a) suçlamasıyla açılan davanın dördüncü duruşması 9 Ekim 2025 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. Gülbaş ise duruşmaya katılmadı.
Gülbaş’ın avukatı önceki celse, haberdeki iddiaları ispat etmek için katılan Mehmet Turan ile ilgili İstanbul 3. İdare Mahkemesindeki dosyanın mevcut dosyaya tebliğini istemişti. Mahkeme hâkimi duruşma başında, İstanbul 3. İdare Mahkemesindeki dosyanın mahkemeye ulaştığını söyledi. Bunun üzerine katılan Turan’ın avukatı Muhammet Lütfü Katırcı dosyaya karşı bir diyeceği olmadığını söyledi. Gülbaş’ın avukatı Bilge Batur ise dosyayı incelemek için süre istedi.
Hâkim, Turan ile ilgili dava dosyasın 30 Nisan 2025 tarihinde dosyaya girdiğini belirterek avukatın dosyayı incelemek için süresi olduğunu söyledi ve süre talebini reddetti.
Savcı, 30 Mayıs 2024 tarihli duruşmada sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar ederek, Gülbaş’ın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi.
Hâkim, avukatlardan savcılığın esas hakkındaki mütalaasına karşı beyanlarını sordu. Turan’ın avukatı Muhammet Lütfü Katırcı, beyanlarını yazılı olarak sunduğunu söyledi. Gülbaş’ın avukatı Bilge Batur da Gülbaş’ın haberindeki iddiaların Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tuna Tuğcu’nun sosyal medya paylaşımlarına dayandığını, bu iddiaların da mahkemeye ulaşan dosyasında yer aldığını söyledi. Batur, “kamu görevlisine hakaret” suçunun maddi ve manevi unsurları oluşmadığını belirterek müvekkilinin beraatını talep etti.
Mahkeme, suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gerekçeleriyle Gülbaş’a 7 bin 80 TL adli para cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Dava hakkında
Gülbaş, 18 Aralık 2023’te Gerçek Gündem haber sitesinde yayımlanan “Boğaziçi yönetiminden bilime saldırı: Bize hiçbir laboratuvar ekipmanını koyacak yer bile vermediler. Mehmet Turan Kim?” başlıklı haberi nedeniyle yargılanıyor.
Davaya konu haberde, Boğaziçi Üniversitesi araştırma merkezi TETAM’ın kayyum yönetimince 45 metrekarelik bir alana taşınırken ekipmanların çöp poşetlerinde taşınması ve TETAM projesinin başına atanan Dr. Mehmet Turan hakkındaki taciz iddiaları yer alıyordu.
Dr. Mehmet Turan’ın talebi üzerine habere erişim engeli getirilmişti. Daha sonra Turan’ın şikayetiyle Gülbaş hakkında TCK 125/3 maddesinde düzenlenen “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla dava açıldı.
Davanın 30 Mayıs 2024 tarihli ilk duruşmasında savcı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Gülbaş’ın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını isteyen savcı mütalaasında, “Müştekinin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyecek nitelikte görevi ile ilgisi bulunmayan ve dosya kapsamında herhangi bir somut delil olmayacak şekilde İsviçre’de doktora yaparken iki kadın öğrenci ve bir kadın sekretere cinsel tacizde bulunduğu iddiaları şeklindeki eylemi, yine kişiye özel ilan ile hoca olarak atandığı şeklindeki beyanı haber bütünü olarak değerlendirildiğinde sanığın hakaret kastı ile haber yayınladığı anlaşılmakla” ifadelerine yer verdi.
Gülbaş’ın avukatları, üçüncü duruşmada şikâyetçi Turan ile ilgili İstanbul 3. idare Mahkemesi’nde açılan dava dosyasının haberde yer alan iddiaları ispat etmek için mahkemeye getirilmesini talep etti. Mahkeme de talebi kabul etmişti.