Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı hakkındaki iddiaları haberleştirdikleri için yargılanan Ergün ve Sezer’in davası 10 Mart’a ertelendi
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
İleri Haber eski Genel Yayın Yönetmeni Doğan Ergün ve dönemin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İzel Sezer, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal hakkındaki iddialara yer verdikleri Aralık 2020 tarihli iki haber nedeniyle hâkim karşısına çıktı.
Ergün ve Sezer’e, “alenen hakaret” (TCK 125), “kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle elde edilen verilerin basın ve yayın yoluyla hukuka aykırı olarak ifşa edilmesi” (TCK 133/3) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinde 23 Aralık 2021 tarihinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Ergün ve Sezer ile avukatları Özgür Urfa hazır bulundu. Müşteki Mustafa Doğan İnal’ın avukatları da duruşmaya katıldı.
“Hakareti biz değil yargıya müdahale edenler yaptı”
Kimlik tespiti ve iddianamenin özetlenmesinin ardından gazetecilerin savunmalarına geçildi. İlk olarak söz alan Ergün, üzerine atılı suçlamaları reddetti: “Gazeteci somut olgulara dayanarak hakikate bağlı kalarak kamu yararına haber yapar. Bu haber o dönem bağımsız Milletvekili Ahmet Şık’ın Twitter paylaşımları kaynak alınarak yazılmıştır. Hakareti biz değil yargıya yaptığı müdahaleyle Cumhurbaşkanı’nın avukatı yapmıştır. Gazetecilik ilkelerine bağlı kalınarak yapılmış bu haberin sorumluluğunu alıyor ve suçlamaları kabul etmiyorum.”
Ergün’ün ardından söz alan Sezer de yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi: “Sadece iktidarı öven bir gazeteci profili oluşturulmaya çalışılıyor. Bunun dışında kalan gazeteciler baskıyla, davalarla ve cezalarla susturulmaya çalışılıyor. Davanın sonucunda siyasi değil hukuki bir karar çıkmasını umuyorum.”
“Yargılamalar siyasallaşma amacı taşıyor”
Sezer ve Ergün’ün avukatı Özgür Urfa ise iddianamenin somut ve erişilebilir delillere dayanmadığını söyledi: “Haberi yapan kişi belli olmasına rağmen aynı zamanda sorumlu yazı işleri müdürüne de dava açılması sebebiyle davanın hukuki olmadığı, farklı saikler bulunduğu kanaatindeyiz.”
Av. Urfa, suçlama konusu haberlerin Ahmet Şık’ın Twitter paylaşımları ve Barış Terkoğlu’nun kitabı referans alınarak hazırlandığını belirterek Şık ve Terkoğlu’nun tanık olarak dinlenmesini istedi.
“Basının yandaş olmayan unsurlarına yönelik baskılama aracı güden bu davalar, yargılamaların siyasallaşma amacı taşıdığı anlamına geliyor” diyen Av. Urfa, atılı suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek her iki müvekkili için de beraat talebinde bulundu.
“Ahmet Şık’a 3 dava açtık 2’si kabul edildi”
Müşteki Mustafa Doğan İnal’ın avukatı Serap Yıldız, suçtan zarar görme ihtimaline binaen katılma talebinde bulundu ve cezalandırma istedi: “Ahmet Şık’a Twitter paylaşımları sebebiyle 3 dava açtık 2’si kabul edildi. Ergün gazetecilik kimliği üzerinden algı operasyonu yapmaktadır.”
Av. Urfa, “Müştekinin kendi sebebiyet verdiği olaylar nedeniyle mağdur olması söz konusu olamaz. Bir an için mağdur olduğu kabul edilse dahi müvekkiller bu durumdan sorumlu tutulamaz” diyerek katılma talebinin reddini istedi.
Müşteki tarafın katılma talebini kabul eden mahkeme, Ahmet Şık ve Barış Terkoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi talebinin daha sonra değerlendirilmesine verilmesine karar vererek davayı 10 Mart 2022 tarihine erteledi.
Ne olmuştu?
Gazeteciler Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın “Cendere” kitabında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal tarafından rüşvet pazarlığı yapıldığı iddiaları yer aldı. O dönem Bağımsız Milletvekili olan, mevcut Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, iddialarla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e “Gereğini yapacak mısınız?” diye sordu.
İleri Haber, Şık’ın tweetlerini 2 Aralık ve 16 Aralık 2020 tarihlerinde “iddia” şeklinde haberleştirdi. Bu haberler üzerine Mustafa Doğan İnal şikayetiyle İleri Haber eski Genel Yayın Yönetmeni Doğan Ergün ve dönemin Sorumlu Müdürü olan mevcut Genel Yayın Yönetmeni İzel Sezer hakkında soruşturma başlatıldı.