Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Türkdoğan, İHD başkanı olarak yaptığı basın açıklamaları nedeniyle “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılanıyordu
ALTAN SANCAR, ANKARA
İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın 19 Nisan 2022 tarihinde görülen ikinci duruşmasında beraat etti.
Davanın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve P24 tarafından takip edilen duruşmasına HDP ve CHP milletvekilleri, uluslararası insan hakları örgütlerinin temsilcileri, Türkiye’den insan hakları savunucuları, İHD yöneticileri, Türkiye’nin çeşitli barolarından çok sayıda avukat ve gazeteciler katıldı. Adliye önünde ve duruşma salonu çevresinde çok sayıda çevik kuvvet polisi de hazır bekletildi.
Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Türkdoğan’ın ANF adlı internet sitesine yaptığı açıklamalar, açlık grevlerine ve cezaevlerindeki tecride yönelik açıklamalar, Abdullah Öcalan’a ilişkin basına verdiği mülakatlar ve telefon tapeleri nedeni ile yargılandığını hatırlattı. Söz konusu delillerin Türkdoğan’ın örgüt üyesi olduğu, örgüt hiyerarşisi için de yer aldığı suçlamalarına delil olmadığını belirten savcı, İHD’nin 1986 tarihinde kurulduğunu ve bugüne kadar insan hakları alanında faaliyet yürüttüğünü belirtti ve bu bilgiler ışığında Türkdoğan’ın beraatına karar verilmesini talep etti. Savcı ayrıca Türkdoğan hakkında uygulanan adli kontrolün de kararın kesinleşmesi ile kaldırılmasını istedi.
Savcılık ardından savunma yapan Türkdoğan, İHD’nin insan hakları alanında faaliyet yürüttüğünü, tüm açıklamalarının ve sözlerinin bu alandaki hukuksuzluklara karşı olarak söylendiğini belirtti. İddianamede yer alan delillerin de insan haklarına ilişkin eylem ve söylemler olduğuna dikkat çeken Türkdoğan beraatını istedi.
Türkdoğan’ın ardından söz alan avukat Kerem Altıparmak, mahkemeye sunulan 14 sayfalık yazılı savunmada iddianamedeki her suçlamanın ayrı ayrı çürütüldüğünü aktardı. Altıparmak, “Atılı suçun gerçekleşmesi için müvekkilin iradesini örgüte teslim etmesi gerekir. Belge ve delilerin bir tanesi bile buna işaret etmemektedir. Beraata karar verilmesi gerekir” dedi.
Adana Barosundan avukat Yasemin Dora Şeker ise savcılığın delil yetersizliğinden beraat talebine itiraz etti. Şeker, bunun yerine ceza verilmesine yer olmadığı gerekçesi ile beraat verilmesini istedi.
Son sözü sorulan Türkdoğan ise “Suç işlemedim, beraatımı talep ediyorum” dedi.
Savunmaların tamamlanmasının ardından ara veren mahkeme yaptığı kısa değerlendirmenin ardından Türkdoğan’ın örgüt üyeliği suçlamasından beraatına karar verdi. Türkdoğan hakkındaki adli kontrol uygulaması da kaldırıldı.
Duruşmanın ardından kararı değerlendiren avukat Kerem Altıparmak, “Bu deliller ile bu davanın açılmaması gerekirdi. Ama ne yazık ki bir hata yapıldı ve bu dava açıldı. Neyse ki delil yetersizliğinden de olsa iki celsede beraat kararı verildi” ifadelerini kullandı.
Dava hakkında
15 Şubat 2021’de Irak’ın kuzeyinde bulunan Gare bölgesine yönelik askeri operasyonda 13 kişinin kaybetmesinin ardından İHD bir basın açıklaması yapmış, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise bu açıklamanın ardından 16 Şubat 2021’de İHD’yi hedef alarak “canı çıkasıca dernek” ifadelerini kullanmıştı.
Bunun ardından 19 Mart 2021 günü sabah saatlerinde Türkdoğan’ın evi polislerce basılmış ve Türkdoğan gözaltına alınmıştı. Aynı gün savcılık sorgusu yapılan Türkdoğan 15 günde bir karakola imza ve yurtdışı yasağından oluşan adli kontrol şartı ile serbest bırakılmıştı. Soruşturma kapsamında Türkdoğan’ın İHD genel başkanı olarak Abdullah Öcalan’nın cezaevi koşullarına ilişkin yaptığı açıklamalar ve bu açıklamalara ANF isimli haber sitesinde yer verilmesinin suçlama konusu yapıldığı bildirilmişti.
Daha sonra hazırlanan iddianamenin kabulüyle Türkdoğan hakkında dava açılmış, davanın ilk duruşması 22 Şubat 2022’de görülmüştü.
Türkdoğan hakkında İHD'nin internet sitesinde Nisan 2017 ve Haziran 2018'de yayımlanan iki açıklama nedeniyle "Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesi ve "kamu görevlisine hakaret" suçunu düzenleyen 125. madde uyarınca açılmış iki dava daha bulunuyor.