Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Merdan Yanardağ hakkında hükümle beraber tahliye kararı verildi

Merdan Yanardağ hakkında hükümle beraber tahliye kararı verildi

Tutukluluğunun 100. gününde hâkim karşısına çıkan Merdan Yanardağ, “örgüt propagandası” suçlamasıyla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Yanardağ’ın hükümle birlikte tahliyesine kararı verdi

 

CANSU PİŞKİN, İSTANBUL

 

Bir televizyon programındaki sözleri gerekçe gösterilerek tutuklanan Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın “örgüt propagandası” (TMK 7/2) ve “suçu ve suçluyu övmek” (TCK 215) suçlamalarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 4 Ekim 2023 günü İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 

 

Tutuklu bulunduğu Marmara Cezaevinden jandarma eşliğinde duruşmaya getirilen Yanardağ ile avukatları duruşmada hazır bulundu. CHP’li ve YSP’li milletvekilleri, basın meslek örgütü temsilcileri ve gazetecilerin aralarında bulunduğu çok sayıda kişi duruşmayı izlemek üzere adliyeye geldi. Ancak salon kapasitesinin yetersizliği nedeniyle çok sayıda gazeteci ve izleyicinin yanı sıra Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ve Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF) temsilcileri duruşmayı izleyemedi. 

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Yanardağ, üzerine atılı suçlamaları reddetti. “Bu dava basın ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırmak isteyen baskıcı otoritenin, insanları korkutarak sindirmeye çalışması için açılmıştır” diyen Yanardağ, 50 dakikalık programda yaptığı tek şeyin AKP politikalarını eleştirmek olduğunu söyledi. 

 

Savcılık, troll ordusunu millet yerine koyuyor 

Programda söylediği sözlerin toplumda bir infiale yol açmadığını vurgulayan Yanardağ şöyle devam etti: “Sosyal medyadaki troll ordusunu millet yerine koyan bir savcılık var. Onlar bir yaygara başlatıyor savcılık harekete geçiyor. Ayşenur Arslan’ın başına gelen de oydu. Bunları toplumsal infial diye değerlendiren bir savcılık var.” 

 

50 dakikalık programın 62 saniyelik kesitinin sosyal medyada gündem olmasının akabinde tutuklandığını anlatan Yanardağ, “27 Temmuz’da iddianame bana tebliğ edildi. Tutuklama kararına itiraz ederken programın tamamının kaydını sunmuştuk. Ancak savcılık asıl kaydı değil 62 saniyelik montaj videosunu esas alarak hakkımda iddianame hazırladı. Tutuklanmama sebep olan programda, PKK terör örgütünün eylemini öven bir yaklaşım ya da değerlendirme yok. İktidar, İmralı’yı seçimlere ve siyasete müdahale için siyasal bir araç olarak kullanıyor. Onun üzerinden tehdit ediyor siyasi aktörleri. Tecridi ben uydurmadım. AKP’li Galip Ensarioğlu bir röportajında Selahattin Demirtaş’ı suçlayarak, ‘onun yüzünden tecrit uygulandı’ açıklaması yapmıştı. Ben de programda Ensarioğlu’nun bu sözlerini değerlendirdim. Ancak iddianamede Galip Ensarioğlu’na da yer verilmemiş” diye konuştu. 

 

Yanardağ beraatına karar verilmesini ve davanın düşürülmesini talep ederek savunmasını tamamladı.

 

Yanardağ’ın avukatları da, atılı suçun unsurlarının oluşmadığına dikkat çekerek müvekkilleri hakkında derhal beraat kararı verilmesini talep etti. Yanardağ’ın avukatlarından Bilgütay Hakkı Durna, “Beraatla sonuçlanması gereken bir dosyada tutukluluk söz konusu olamaz” dedi. Dosyada uygulanacak bir adli kontrol kalmadığını söyleyen Durna, 100 gün süren tutukluluğun dikkate alınmasını ve müvekkilinin tahliyesini talep etti.

 

Savcı mütalaasında, Yanardağ’ın cezalandırılmasını istedi

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı Yanardağ’ın “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Savcı, suçun vasıf ve mahiyetinin dikkate alınmasını ve Yanardağ’ın tutukluluk halinin devamını istedi. Duruşmaya yarım saat ara verildi.

 

Esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunan Yanardağ şöyle konuştu: “Anayasal hakkın gasp edilmesini savunan bir savcılık makamı olamaz. Savcının mütalaası basının çalışma alanının daraltılmasıdır. Demokrasiler suçluların haklarının da olduğu rejimlerdir. Savcılık makamı, Türkiye’nin totaliter bir rejime doğru evrilmesini talep ediyor. Mütalaadan böyle anlaşılıyor. Adalet yoksa bir ülkede barış da olmaz. Savcılık makamının bu sorumlulukla hareket etmesi gerektiğini düşünüyorum. Burada gazetecilik faaliyeti yargılanıyor. Sanal bir suç yaratılmak isteniyor. Nazi mahkemeleri mantığıyla fiile değil faile bakarak suç üretiliyor.”

 

Yanardağ’ın avukatı Başar Yaltı da esasa karşı beyanında, “Yargılamanın adalete uygun olması gerekiyor. Mahkeme bugün, Türkiye hukuk devleti midir değil midir bunun kararını verecek” ifadelerini kullanarak beraat taleplerini yineledi. 

 

Son sözü sorulan Yanardağ, “Savcılık geleceğe dönük bir içtihat oluşturma girişiminde. ‘Böyle programlar yapmayın, tartışmayın, ayağınızı denk alın’ demek isteyen bir içtihat. Beraatımı talep ediyorum” dedi.

 

Mahkeme, Yanardağ’ın yayındaki konuşmasında PKK lideri Abdullah Öcalan hakkında kurduğu “Okumaktan filozof oldu” cümlesini “övgü”olarak değerlendirdi ve gazeteciyi “örgüt propagandası” suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. “Suçun işlenme şekli, meydana gelen tehlikenin ağırlığı, sanığın eyleminin yoğunluğu ve kasta dayalı kusurunun ağırlığı” cezada alt sınırdan uzaklaşmanın gerekçesi yapıldı. Mahkeme, tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurarak hükümle birlikte Yanardağ’ın tahliyesine karar verdi.

 

Davanın geçmişi

Merdan Yanardağ, 20 Haziran 2023 tarihinde Tele 1’de yayınlanan 4 Soru 4 Yanıt isimli programında AKP’li milletvekili Galip Ensarioğlu’nun çözüm sürecine ilişkin sözlerini eleştirmişti. Yanardağ’ın konuşmasından bir bölüm CHP’den AKP’ye geçen milletvekili Mehmet Ali Çelebi tarafından sosyal medyada paylaşılmıştı. Yanardağ, Çelebi’nin paylaşımı sonrası sosyal medyada hedef haline gelmişti. 

 

Yanardağ, 26 Haziran günü yayındayken kanala gelen polisler tarafından gözaltına alınmıştı. 27 Haziran günü adliyeye sevk edilen Yanardağ, İstanbul 7. Sulh Ceza Hâkimliği kararıyla “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklamıştı. 11 Temmuz’da hakkında iddianame düzenlenen Yanardağ’a, “örgüt propagandası” ve “suçu ve suçluyu övmek” suçlamaları yöneltildi. İddianamede, söz konusu videonun internette çok sayıda etkileşim aldığı belirtilerek “kamuoyuna yansıyan tepkilerden ve etkileşimlerden de anlaşıldığı üzere kullanılan sözlerin toplumsal infial uyandırdığı” öne sürüldü.

Yukarı