Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Tatvan'da kendisine saldıranlara “hakaret ettiği” iddiasıyla yargılanan gazeteci Sinan Aygül, müştekinin şikayetinden vazgeçmesini kabul etmedi. Dava 5 Haziran’a ertelendi
ARDIL BATMAZ, BİTLİS
Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin biri polis memuru olan iki korumasının saldırısına uğrayan Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül hakkında, saldırıdan sonra korumalardan Yücel Baysalı’ya “hakaret” (TCK 125) ettiği iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması 8 Mayıs 2024 günü Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Sinan Aygül ve avukatları ile müşteki Yücel Baysalı ile avukatı hazır bulundu. Türkiye İnsan Hakları Vakfı Van Temsilcisi Sevim Çiçek ve İnsan Hakları Derneği Bitlis yönetimi de duruşmayı takip etti.
“Bu mahkemede inancımı yitirdim”
Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Aygül, geçmişte özel mahkemelerde de yargılandığını belirterek, “Benim gibi halkın hakkını, devletin malını, kamu yararını savunan bir insanı ne hale soktuğunuzu anlatmak istiyorum. O zaman demiştim ki birileri ısrarla adaletin bekçisi olmalı. O zamanlar inancım vardı ama bu mahkemede inancımı yitirdim. Bu sebeple dosya esasına ilişkin savunma yapmak istemiyorum" dedi.
Aygül’ün avukatlarından Diyar Orak, dosyanın bu aşamaya gelmiş olmasını “hukuk garabeti” olarak nitelendirdi. Mahkemenin duruşmadan önce karar verdiğini belirten Orak, “Bizim şu anki amacımız mahkemenin ait yargılama usulüyle daha önce vermiş olduğu bir kararı değiştirmeye çalışmak. Ne kadar başarılı oluruz bilemiyoruz. Esasen ve usulen hataları dile getirip reddi hakim talebinde bulunmuştuk ama bu talebimiz reddedildi" diye konuştu.
Aygül'ün, Tatvan'da yaşanan yolsuzlukları haberleştirmesinin ardından saldırıya uğradığını hatırlatan Orak, “Bu olay dünya basınında da konuşuldu. Haberlerden Amerika’daki polislerin siyahi vatandaşlara yönelik şiddet içerikli eylemlerini görüp dehşete düşüyorduk. Şimdi görüyoruz ki Türkiye’de daha vahimi oluyor” ifadelerini kullandı. Aygül’ün, saldırı olayının ardından Tatvan Emniyet Müdürlüğünde ifade verdiğini, ifadeden sonra yaptığı basın açıklamasında hakarette bulunduğunu doğrulayan Orak, şöyle devam etti: “Müvekkil, emniyet önünde toplanan kitlenin ‘öldüreceğiz onu’ açıklamalarına karşı sağduyu çağrısı yapmış, olayın başka yerlere gitmesini engellemiştir. Buna rağmen fail otururken müvekkil yargılanıyor. Bunun için savunma yapmaktan bile utanç duyuyoruz. ‘Yolsuzluk yaptınız diye haber yaptıysanız sizi sokak ortasında döveriz, üstüne sizi yargılarız’ deniliyor burada. Müvekkil hakaret etti ama kendisini koruyan bir kanun maddesi var ve bu maddenin uygulanmasını istiyoruz."
Aygül'ün sinir haliyle söylediği birkaç kelime yüzünden kendisini darp eden kişilerden daha fazla ceza alabileceğini söyleyen avukat İsmet Eker ise yargılamayla ilgili problemleri dile getirdi: “Biz dava bile açılacağını düşünmüyorduk. Şahsın biraz utanma duygusu olsaydı şikayeti bile olmaması lazımdı. Dosya sizin huzurunuza geldiğinde beraatla sonuçlanması gerekiyordu ama gelinen nokta ortada. Müvekkil, sinir haliyle söylediği birkaç cümle yüzünden kendisini bu hale getiren insanlardan daha çok ceza alacak. Tarihe not düşmek, doğru durmak adına Sinan beyin yanındayız. Artık hakimi değil, adliyeyi reddedelim boyutuna geldik. Bu küskünlük halini gerçekten içten gelen bir şey olarak değerlendirin ve hatadan dönün.” dedi.
Daha sonra söz alan müşteki Yücel Baysalı, şikâyetinden vazgeçtiğini söyledi. Aygül'ün, “Şikayetinden vazgeçilmesini kabul etmiyorum. Bu yargılama devam etsin, mahkemenin üzerindeki leke kalksın istiyorum” yanıtı üzerine mahkeme, Aygül’ün Tatvan Emniyet Müdürlüğü önünde yaptığı açıklamanın tarihinin ve saatinin net olarak tespit edilmesi için emniyete müzekkere yazılmasına karar verdi. Dava 5 Haziran 2024 tarihine ertelendi.
Davanın geçmişi
Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin iki korumasının saldırısına uğrayan Sinan Aygül hakkında, saldırıdan sonra korumalardan Yücel Baysalı’ya “hakaret” ettiği gerekçesiyle 21 Kasım 2023 tarihinde iddianame düzenlenmişti. Tatvan Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti. Mahkeme, CMK 251. madde kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın “basit yargılama usulü” ile yapılmasına karar vermişti.
9 Ocak 2024 tarihinde “basit yargılama usulüyle” davayı karara bağlayan mahkeme, Aygül’e üzerine atılı “hakaret” suçundan 2 ay 5 gün hapis cezası vermişti. Aygül ve avukatlarının itirazı üzerine dava duruşmalı olarak yeniden görülmeye başladı.
*CMK 251. madde: Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.