Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Savcı esas hakkındaki mütalaasında, gazetenin eski yöneticileri Ahmet Altan, Yasemin Çongar ve Yıldıray Oğur hakkında “gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” suçlamasıyla hapis cezası istedi
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
Kapatılan Taraf gazetesinin eski yöneticileri Ahmet Altan, Yasemin Çongar, Yıldıray Oğur, muhabir Mehmet Baransu ve gazeteci Tuncay Opçin’in “Egemen Harekât Planı” adlı Genelkurmay'a ait gizli belgeyi gazetede yayımlandıkları iddiasıyla yargılandıkları davanın 35. duruşması 2 Haziran 2021 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmaya davanın tek tutuklu sanığı olan Mehmet Baransu tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada sanık avukatları ve katılan Emekli Kurmay Albay Suat Aytın hazır bulundu.
Mahkeme başkanı CMK usullerini yok saydı
Mahkeme başkanı, Baransu’nun avukatları tarafından yapılan reddi hakim talebinin reddedildiğini açıklayarak mütalaasını sunması için savcıya söz verdi. Baransu’nun avukatı Dilara Yılmaz, mütalaa sunulmadan önce müvekkiline hukuki yardımda bulunmak için söz istedi. Ancak mahkeme başkanı Yılmaz’ın hukuki yardım talebine izin vermedi ve mütalaadan sonra söz vereceğini söyledi. Baransu’nun avukatlarından Yahya Engin, deliller tam olarak toplanmadığı için mütalaadan önce beyanda bulunmak istediklerini ve bu haklarının Ceza Muhakemesi Kanunu’nda (CMK) saklı olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı bu talebi de reddederek “Ben kanunu bu şekilde uyguluyorum. Önce mütalaa okunacak” dedi.
Savcı, Opçin’in dosyasının ayrılmasını istedi
Savcı mütalaasında, Baransu’nun FETÖ’nün hiyerarşik yapılanmasına dahil olarak örgütün üyesi olduğunun sabit olduğu savundu. Baransu’nun davanın firari sanığı Tuncay Opçin ile birlikte hareket ettiğini ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik operasyonların zeminini hazırladıklarını söyleyen savcı, Baransu ve Opçin’in FETÖ’nün basın ayağını oluşturduklarını iddia etti. Savcı, hakkında yakalama kararı bulunan Opçin’in dosyasının ayrılmasını talep etti.
Savcı, Baransu hakkında Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt üyeliği” suçundan 19 yıl 6 ay hapis cezası verildiğini belirterek “örgüt üyeliği” suçlaması yönünden davanın reddini istedi. Baransu’nun zincirleme bir şekilde “devletin güvenliğine veya iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin belge veya vesikaları kısmen veya tamamen yok etme, tahrip etme veya bunlar üzerinde sahtecilik yapma, hileyle alma veya çalma” (TCK 326), “gizli kalması gereken bilgileri temin etme” (TCK 327), “gizli kalması gereken bilgileri açıklama” (TCK 329) suçlarını işlediğinin sabit olduğunu öne süren savcı, Baransu’nun bu suçlardan cezalandırılmasını istedi. Savcı, Baransu’nun hükümle birlikte tutukluluk halinin devamını istedi.
Altan, Çongar ve Oğur’un cezalandırılması istendi
Savcı mütalaasında, Ahmet Altan, Yasemin Çongar ve Yıldıray Oğur’un ise “gizli kalması gereken bilgileri açıklamak” (TCK 329) suçundan cezalandırılmasını istedi.
Baransu’nun avukatı Dilara Yılmaz, delillerin usulüne uygun bir şekilde tartışılmadığını belirterek mütalaaya cevap vermek istemediğini beyan etti. Kovuşturmanın genişletilmesi talebinde bulunan Yılmaz, “Mahkemeniz acaba maddi hakikatı ortaya çıkarmaktan ziyade dosyayı sonuçlandırmak üzere mi hareket ediyor şüphesi çıktı. Bu nedenle reddi hakim talebinde bulunduk. Mütalaaya cevap vermeden deliller tartışılmalıdır. Deliller tartışılsaydı savcı daha sağlıklı mütalaa hazırlayabilirdi” dedi.
“Mahkeme hukuksuzluk silsilesi içerisinde”
Baransu’nun avukatlarından Yahya Engin de “Mütalaadan anladığımız savcının dosyayı okumadığı. Tüm heyetin tek tek dosyayı okuması gerektiğini düşünüyorum bu noktada talebim var. Mütalaa için savunma yapacak durumumuz yok. Mahkeme hukuksuzluk silsilesi içerisinde” diye konuştu.
“Anayasal suç işleniyor”
Altan ve Çongar’ın avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, soruşturmanın genişletilmesine ilişkin bir talebi olmadığını söyleyerek şöyle devam etti: “Soruşturmanın genişletilmesine ilişkin talebimiz yok ama iki meslektaşımın çırpınışını görüyorum. Amacımız bu ülkede hukuk güvenliğini sağlamaktır. Bu güvenliği sağlayacak bizleriz, sizlersiniz. Hukuk güvenliği için ‘ben böyle yargılama yapıyorum, usulüm bu’ anlayışı olamaz. Hukuk usulünde nasıl yargılama yapılacağı ceza usulü kanuna göre yapılır. Hakimler Anayasa’ya ve vicdani kanaatlerine göre hüküm kurarlar.”
Dosya ile ilgili Anayasa Mahkemesi (AYM) kararı olduğunu hatırlatan Çalıkuşu, “Anayasal suç işleniyor. Sayın savcı anayasal suç işlemeyin. Bu dosyada AYM kararı var. O kararda bu dosyanın konusu Egemen Harekat Planıdır, yayınlanmamıştır, ifşa edilmemiştir deniyor. Siz bu karara rağmen yayınlanmış, ifşa edilmiş, imha edilmiş gibi ceza istiyorsunuz. Hangi delille?” diye sordu.
Çalıkuşu, Genelkurmay’ın yargılamaya konu edilen belgelerin Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı tarafından 2008’de imha edildiği yönündeki açıklamasını hatırlattı: “2008 yılında imha edilmiş bir belgenin ifşa edildiğini söylüyorsunuz? Bu planlar açıklanmış gibi müvekkillerimizin cezalandırılmasını istiyorsunuz. Kozmik odadan yürüyerek mi çıkmış bu belge? Dilerim dosyayı okumadığınız için bu mütalaayı hazırlamışsınızdır.”
Yıldıray Oğur’un avukatı Gülçin Avşar ise “Hukuk değil mantıkla alakalı sorun var. Olmayan, yayınlanmayan belge ile ilgili müvekkilimin cezalandırılması isteniyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Müvekkilimin gelip yeniden dinlenmesi için süre talep ediyorum” dedi.
“Politik manipülasyon”
Avukatların ardından davada katılan sıfatıyla bulunan Emekli Kurmay Albay Suat Aytın söz aldı ve “Egemen Harekat Planını ifşa etmedik diyorlar. Hayır efendim ifşa oldu. Hatta Yunan basınında çıktı” dedi. Bunun üzerine Av. Çalıkuşu, “Bilirkişi raporu var dosyada ve Yunan basınında çıkan haberlerin hiçbiri Egemen Harekat Planıyla ilgili değil diyor” diye araya girdi. Mahkeme başkanı söz almadan konuştuğu için Çalıkuşu’nu uyardı ve uyarıyı tutanağa geçti.
Baransu’nun avukatı Yahya Engin de, “Suat bey aynı cümleleri her celse söylüyor. Bu politik bir manipülasyona dönüştü. Kendisinin daha önceki ifadeleri bellidir. Esasa ilişkin savunması varsa süre istesin” dedi. Mahkeme başkanı Engin’i de uyardı.
Baransu’nun tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, soruşturmanın genişletilmesi taleplerini reddetti. Baransu’ya esas hakkındaki savunma için 10 saat ayırdıklarını söyleyen mahkeme, bir sonraki duruşmayı 18-19 Ekim 2021 tarihine erteledi.