Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 386

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 386

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı tutuklandı; 9 ilde düzenlenen ev baskınlarında 11 gazeteci gözaltına alındı; gazeteci İsmail Arı’ya 2 yıl hapis cezası; RTÜK’ün Tele 1’e verdiği ekran karartma cezası için yürütmeyi durdurma kararı

 

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı tutuklandı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “TSK’nın kimyasal silah kullandığı iddiaları araştırılmalıdır” ifadeleri gerekçe gösterilerek hakkında soruşturma başlatılan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı, 27 Ekim 2022'de “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak Sincan Kapalı Kadın Cezavine gönderildi.

Korur Fincancı savcılık ifadesinde üzerine atılı suçları kabul etmediğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "Söz konusu haber kanalının PKK silahlı terör örgütüyle bir irtibatı olup olmadığıyla hekim olarak bilmiyorum ve ilgilenmiyorum da. Almanya'da Roza Lüksemburg Vakfı'nın 'Cezaevi ve İnsan Hakları' konulu bir konferansında yine nerenin vatandaşı olduğunu bilmediğim, o ortamda tanıştığım bir meslektaşım içinde bulunduğum hekim arkadaşlarıma bir video gösterdi. Bizler bu videoyu izleyip karşılıklı fikir alışverişlerinde bulunduk. Bana sormuş olduğunuz incelenen görüntüler kapsamındaki kimyasal, toksik ve zehirli gazlarla ilgili yorum bir ön değerlendirmedir. Uluslararası Cenevre Sözleşmesinde bir araştırma yapılması için devletler tarafından başvuru yapılmasını gerekmektedir. Benim bundan önce Medya Haber TV gibi kimyasal silah kullanımına ilişkin canlı bağlantım olmamıştır.”

Görüntüler yurt dışında yayın yapan ve PKK’ya yakın olduğu öne sürülen bir YouTube kanalı tarafından aynı zamanda adli tıp uzmanı da olan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya sorulmuş, Fincancı da yayının bir bölümünde “Daha önce de incelemiştim. Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik gazlardan birisi kullanılmış durumda. Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor” demişti.

Savcılık, Korur Fincancı hakkında Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) sınır ötesinde kimyasal silah kullandığına dair yayınlanan görüntülere ilişkin yaptığı açıklamaları gerekçe göstererek 20 Ekim 2022 tarihinde “örgüt propagandası” ve 'Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletin kurum ve organlarını aşağılama” (TCK 301) suçlamalarıyla soruşturma başlatmıştı. Korur Financı, 26 Ekim 2022’de evinde gözaltına alındıktan sonra Ankara'ya getirilmişti.

9 ilde düzenlenen ev baskınlarında 11 gazeteciye gözaltı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 25 Ekim 2022 günü dokuz ilde yapılan ev baskınlarında Mezopotamya Ajansı (MA) ile JinNews’e çalışan 11 gazeteci “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamasıyla gözaltına alındı.

Ankara Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada haklarında yakalama kararı verilen 14 gazeteciden 11'inin gözaltına alındığı bildirildi.

Mezopotamya Ajansı Muhabiri Zemo Ağgöz, ev hapsi kararıyla serbest bırakıldı.

Gözaltına alınanların isimleri "Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, MA muhabirleri Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Zemo Ağgöz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar, Mehmet Günhan ve Ceylan Şahinli ile JINNEWS muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer" olarak açıklandı.

Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Nacho Sanchez-Amor, "Bu, Türkiye'de temel özgürlüklerin, özellikle de medya özgürlüğü ve ifade özgürlüğünün daha da kötüye gittiğinin bir başka örneği. Bu gözaltı ve baskınların kısa süre önce yasalaşan 'dezenformasyon yasası' kapsamında gerçekleşip gerçekleşmediği hala belirsiz. Eğer öyleyse, bu durum Türk sivil toplumunun Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin ve Avrupa Parlamentosundaki pek çok kişinin dile getirdiği korkuları doğrulayacaktır” diye konuştu.

 

Gazeteci İsmail Arı’ya 2 yıl hapis cezası

 

BirGün gazetesi muhabiri İsmail Arı'nın yaptığı bir haber gerekçe gösterilerek “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak” (TCK 136) suçlamasıyla yargılandığı davanın dördüncü duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Gazeteci Arı’nın katılmadığı duruşmada avukatı Tolgay Güvercin ile katılan Kerem Kınık'ın avukatı Mustafa Kubilay hazır bulundu.

 

11 Ekim 2022 tarihli duruşmada sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, 6 Ekim 2020 tarihinde gazetede yayımlanan “Kızılay Başkanı ile Genel Müdürü’ne kesilen para cezalarının belgelerine BirGün ulaştı” başlıklı şikayet konusu haberde Kızılay Başkanı Kerem Kınık’ın kişisel veri niteliğindeki banka hesap bilgilerinin yer aldığı ödeme dekontunun “karartmadan ve açıkça görülebilecek şekilde” yayınlandığını belirterek Arı’nın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi.

 

Avukat Güvercin, suçlama konusu yapılan haberin fikri takip kapsamında yapıldığını söyledi. İddia makamının esas hakkındaki mütalaasında yer verdiği Yargıtay kararına da değinen Güvercin, karardaki “banka bilgileri” tanımının isim ve soy ismi değil, hesap güvenliğini ilgilendiren bilgileri kapsadığını söyledi.

 

Kararını açıklayan mahkeme, Arı’ya 2 yıl hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı.

 

Gazeteci İnci Aydın beraat etti

 

Gazeteci İnci Aydın hakkında yazdığı bir yazı gerekçe gösterilerek emekli asker Musa Çitil’in şikâyeti üzerine “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 25 Ekim 2022 tarihinde Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Gazeteci Aydın ve avukatı Sercan Korkmaz, mazeret dilekçesi bildirerek, duruşmaya katılmadı.

 

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı suçlama konusu yazının HDP Milletvekili ve Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Açar Başaran tarafından kaleme alındığına dikkat çekerek, atılı suçun Aydın tarafından işlenmediğini belirtti.

 

Atılı suçun Aydın tarafından işlenmediğine kanaat getiren mahkeme, Aydın'ın beraatına karar verdi.

 

Aydın, Yeni Yaşam gazetesinin Kadın Ek’inde yer alan “İktidara notumuz yok lafımız var: Haksızlıklarınla göndereceğiz!” başlıklı yazı nedeniyle yargılanmıştı.

 

Gazeteci Ceren Erdoğdu haber takibi sırasında gözaltına alındı

 

Yolculuk gazetesi yazarı Ceren Erdoğdu, 26 Ekim 2022 tarihinde Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın gözaltına alınmasına ilişkin protestoları takip ederken gözaltına alındı.

 

Erdoğdu 27 Ekim’de Twitter hesabından yaptığı açıklamada serbest bırakıldığını duyurdu.

 

Gazeteciler Gülistan Dursun ve Hayri Tunç polis tarafından darp edildi, Zeynep Kuray gözaltına alındı

 

JinNews muhabiri Gülistan Dursun ve gazeteci Hayri Tunç 28 Ekim 2022’de haber takibi sırasında polis tarafından darp edilirken, gazeteci Zeynep Kuray gözaltına alındı.

 

Hasta, infazları yakılan tutukluların aileleri Adalet Nöbeti eyleminin 32. haftasında Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde 28 Ekim 2022 tarihinde bir araya geldi.

 

Ümraniye L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Selim Çiftçi’nin ablası Cemile Çiftçi ile Silivri 3 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Yakup Akman’ın annesi Fince Akman eyleme katıldı.

 

Meydana yürümek isteyen Akman ve Çiftçi polis tarafından ablukaya alındı. Bu esnada gazeteciler Dursun ve Tunç polis tarafından darp edildi. Polis, Dursun’un fotoğraf makinesine el koymaya çalıştı. Haber takibi yapan gazeteci Zeynep Kuray da darp edildi. Erkek polisler tarafından darp edilen Kuray’a ters kelepçe uygulandı.

 

Anayasa Mahkemesi “dezenformasyon” yasasını esastan görüşecek

Anayasa Mahkemesi, iktidarın “dezenformasyonla mücadele,” basın meslek örgütlerinin ise “sansür yasası” olarak nitelediği Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 29 maddesine yapılan itiraz üzerine başlattığı incelemede, yasanın esastan görüşülmesine karar verdi.

Başvuruda eksiklik tespit etmeyen Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, iptal istemini daha sonra belirlenecek bir günde esastan görüşerek karara bağlayacak. Düzenlemenin yürürlüğünün durdurulması istemine de esas inceleme aşamasında karar verilecek.

CHP, kanunun "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçuna 3 yıla kadar hapis cezası öngören 29. maddesinin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasını istemişti.

Mecliste AKP ve MHP oylarıyla 13 Ekim 2022 tarihinde kabul edilen kanunun 29. maddesiyle Türk Ceza Kanunu'na "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu ve 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası eklendi. Yasaya göre, internet haber siteleri de süreli yayın tanımı kapsamına alınacak. Tüm haber siteleri, yayınladıkları içerikleri saklamak zorunda olacak. İnternet haber sitesinin yasadaki hükme uymaması halinde Cumhuriyet Başsavcılığı iki hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı bilgilerin düzeltilmesini internet haber sitesinden isteyecek.

Yasayla birlikte basın kartı başvurusu, niteliği ve türleri de belirlendi. Buna göre, basın kartı başvurusu İletişim Başkanlığına yapılacak. Basın kartı, resmi nitelikte bir kimlik belgesi olarak kabul edilecek.

Yasaya yönelik eleştirilere ilişkin ayrıntıları haberimizde bulabilirsiniz.

 

 

RTÜK’ün Tele 1’e verdiği ekran karartma cezası için yürütmeyi durdurma kararı verildi

 

 

Ankara 2. İdare Mahkemesi, oy birliği ile aldığı kararda Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) Tele 1’e verdiği üç gün ekran karartma cezasına ilişkin 25 Eki 2022 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı verdi.

 

19 Ekim 2022 tarihinde verilen cezaya gerekçe olarak Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Sera Kadıgil’in “Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir” ifadeleri gösterilmişti.

Şubat 2023’e kadar benzer bir ceza alması halinde Tele1’in RTÜK eliyle kapatılacağı belirtilmişti.

 

Van cezaevinde Tele 1 ve Halk TV için "devletin birliği" gerekçesi öne sürüldü

 

Van Yüksek Güvenlikli Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlüler “teknik arıza ve yetersizlik” öne sürülerek Halk TV ve Tele 1’in uydu listesinden çıkarıldığını; sonrasında taleplerine ve cezaevinde yapılan anketten Halk TV ve TELE 1’in ilk sırada çıkmasına rağmen bu kanalların listeye eklenmediğini anlattı.

 

Mahpuslar Evrensel ve Yeni Yaşam gazetelerinin ise “Resmi ilan ve reklam verebilecek gazeteler listesinde” olmadığı gerekçesiyle temin edilmediğini ifade etti.

 

Mahkumlar son olarak cezaevi idaresi ve gözlem kurulunun bu kanallar için “Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne saygılı, terörü övmeyen, teşvik etmeyen, toplumun milli ve manevi değerleri ile genel ahlaka ve ailenin korunmasına aykırı yayınlar yapmayan kanallar önceliğimiz olmaktadır” dediğini anlattı.

 

Yazar Gökhan Yavuzel hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla dava açıldı

 

31 Ocak 2021 tarihinde gazetedavul.com internet sitesinde yayımlanan “Sanat ve iktidar ilişkisi” başlıklı yazısı nedeniyle yazar Gökhan Yavuzel hakkında dava açıldı. Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Yavuzel “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) ile suçlanıyor.

 

Atılım gazetesinin 4 sayısı toplatıldı

 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Atılım gazetesinin “örgüt propagandası” (TMK 7/2) yaptığı iddiası ile 28 Ekim 2022 tarihinde gazetenin dört sayısı hakkında basım, dağıtım ve satış yasağı getirdi.

Toplatma kararına gazetenin 30 Eylül tarihli 82., 7 Ekim tarihli 83., 14 Ekim tarihli 84. ve 21 Ekim tarihinde basılan 85. Sayısında yer alan Türkiye Silahları Kuvvetlerinin kimyasal silah kullandığı iddialarına ilişkin haber ve yazılar gerekçe gösterildi.

 

 

Gazeteciler İrfan Tunççelik ve Ümit Turhan Coşkun’un davası Şubat ayına ertelendi

 

Gazeteciler İrfan Tunççelik ve Ümit Turhan Coşkun hakkında "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Kanununa muhalefet etmek" ve "üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" (TCK 220/6) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 25 Ekim 2022 günü İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Tunççelik ve Coşkun'un katılmadığı duruşmada avukatları Meltem Özel, Adem Peker, Emrah Öztürk ve Xebat Demircan hazır bulundu.

 

Savcı, dosya kapsamında yer alan ve daha önce incelenen CD, bilgi ve belgelerin tekrardan incelenmesi için bilirkişiye gönderilmesini talep etti. Avukat Xebat Demircan ise dosyada zaten bir bilirkişi raporunun yer aldığını ve iddia makamının talebinin yersiz ve davayı uzatmaya yönelik olduğunu söyledi.

 

Ara kararını açıklayan mahkeme, savcının talebini kabul ederek ek bilirkişi raporunun hazırlanması için duruşmayı 7 Şubat 2023’e erteledi.

 

Gazeteciler İrfan Tunççelik ve Ümit Turhan Coşkun, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın hapis koşullarını protesto etmek için 8 Kasım 2018’de başlatılan açlık grevi eylemlerinin sürdüğü 10 Mayıs 2019’da Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde gerçekleşen polis müdahalesinde gözaltına alınmıştı.

 

Ferhat Tunç’un iki davası Ocak ve Mart aylarına ertelendi

Sanatçı Ferhat Tunç’un 2017 yılındaki referandumu eleştiren sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamasıyla yargılandığı davanın 13. duruşması 26 Ekim 2022 tarihinde Büyükçekmece 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Hâkim değişikliği nedeniyle eski zabıtların okunduğu duruşmaya taraflardan katılan olmadı.

Mahkeme Tunç hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine hükmederek davayı 18 Ocak 2023 tarihine erteledi.

Tunç’un sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla yargılandığı davanın ise dokuzuncu duruşması 25 Ekim 2022 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Mahkeme heyetinin değişmesi nedeniyle önceki zabıtların okunduğu duruşmaya taraflardan katılan olmadı.

Mahkeme Tunç hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine hükmederek davayı 21 Mart 2023 tarihine erteledi.

 

Gazeteciler Canan Coşkun ve Barış Pehlivan’ın davası Ocak ayına ertelendi

Gazeteciler Canan Coşkun ve Barış Pehlivan’ın dönemin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Akın Gürlek’in şikâyeti üzeri “terörle mücadelede görev alan kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla yargılandıkları davanın ilk duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Coşkun ve sanık avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya Pehlivan katılmadı. Pehlivan’ın avukatı Hüseyin Ersöz mahkeme başkanı Zafer Taşkın hakkında reddi hâkim talebinde bulundu. Canan Coşkun'un avukatı Abbas Yalçın, fiili bağlantı bulunmadığı için dosyaların ayrılmasını talep etti.

Savcı, Barış Pehlivan'ın avukatının talebinin İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi ve gazetecilerin beyanlarının da aynı mahkeme tarafından alınması yönünde mütalaa verdi.

Reddi hâkim talebinin bir üst mahkeme tarafından değerlendirilmesine karar veren mahkeme, davayı 17 Ocak 2023 tarihine erteledi.

Dönemin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olan Akın Gürlek’in şikâyeti üzerine hazırlanan 12 Nisan 2022 tarihli iddianamede gazetecilere yöneltilen suçlamalara, Gürlek’in Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) Davası’na atanmasına ilişkin beyanları delil olarak gösteriliyor.

Gazeteciler Can Dündar ve İnan Kızılkaya’nın davası Mart ayına ertelendi

Gazeteciler Can Dündar ve İnan Kızılkaya’nın bir haber gerekçe gösterilerek “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla yargılandıkları davanın 20. duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Taraflar ve avukatları duruşmaya katılmadı.

Mahkeme Dündar hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine karar vererek davayı 30 Mart 2023 tarihine erteledi.

Dönemin İstanbul 1. Sulh Ceza Hâkimi Bekir Altun’un şikayeti üzerine savcı Murat İnam tarafından hazırlanan iddianamede Dündar ve Kızılkaya’ya yöneltilen suçlamaya, Dündar’ın Özgür Gündem’de nöbetçi genel yayın yönetmenliği yaptığı sırada gazetenin 22 Haziran 2016 tarihli sayısında yer alan “Saray rejiminin en kullanışlı hâkimi” başlıklı haber delil olarak gösteriliyor.

Gazeteci İsmail Saymaz’ın davası Ocak ayına ertelendi

Gazeteci İsmail Saymaz’ın bir haber gerekçe gösterilerek “kişisel verileri ele geçirmek ve yaymak” (TCK 136) suçlamasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 25 Ekim 2022 günü Niğde 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Hâkim izinli olduğu için dosya üzerinden görülen dava 10 Ocak 2023 tarihine ertelendi.

Saymaz, 10 Mart 2022’de yayınlanan davaya konu haberinde tüp bebek tedavisi için başvuran bir savcının Kayseri’deki özel hastaneyi bastığını anlatmıştı.

Gazeteci Doğan Akın beraat etti

Gazeteci Doğan Akın’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal’ın şikâyeti üzerine “hakaret” (TCK 125) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarından yargılandığı davanın üçüncü duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 39. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Doğan Akın ve avukatı Aslı Kazan duruşmaya katıldı. Savcı, Akın’ın beraatını istedi.

Mahkeme, Doğan Akın’ın üstüne atılı suçları işlemediğine hükmederek beraat kararı verdi.

Gazeteci Metin Yoksu’nun davası Nisan ayına ertelendi

 

Gazeteci Metin Yoksu'nun bir haber fotoğrafı gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 26 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Yoksu ile avukatı Ali Deniz Ceylan duruşmada hazır bulundu.

 

Söz konusu haberdeki 30'a yakın fotoğrafı yayın kuruluşlarına servis ettiğini ve sadece bir tanesinin suçlama konusu yapıldığına dikkat çeken Yoksu, savunmasını "Kurumların ve örgütlerin propagandasını yapmam amacım barış gazeteciliğidir" diyerek bitirdi.

 

Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı Yoksu’nun üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi. Yoksu ve avukatı esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti.

 

Talebi kabul eden mahkeme davayı 18 Nisan 2023 tarihine erteledi.

 

Yoksu, IŞİD'in Suruç’ta düzenlediği canlı bomba saldırısında hayatlarını kaybedenlerin İstanbul'daki defni sırasında çektiği haber fotoğrafı nedeniyle yargılanıyor.

 

Gazeteciler Aziz Oruç ve Ersin Çaksu’nun davası Mart ayına ertelendi

Gazeteciler Aziz Oruç ve Ersin Çaksu hakkında haber ve köşe yazıları gerekçe gösterilerek “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama” (TCK 301) suçlamasıyla yargılandığı davanın dokuzuncu duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Çaksu hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine hükmeden mahkeme, davayı 30 Mart 2023 tarihine erteledi.

İddianamede gazetecilere yöneltilen suçlamalara KHK ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasigazetesinde 21 Ekim-1 Kasım 2016 tarihleri arasında yayımlanan haber ve köşe yazıları delil olarak gösteriliyor. Gazeteci Aziz Oruç, 16 Haziran 2022 tarihinden beri başka dosya kapsamında tutuklu bulunuyor.

Gazeteci Sibel Hürtaş’ın davası Mart ayına ertelendi

Ankara’da çoklu baro yasasına karşı 3 Temmuz 2020’de düzenlenen eylemi takip ettiği sırada gözaltına alınan gazeteci Sibel Hürtaş’a “görevi yaptırmamak için direnme” suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 27 Ekim 2022 tarihinde Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Sibel Hürtaş ve avukatının hazır bulunduğu duruşmayı izlemek isteyen basın mensupları “talimat” olduğu gerekçesiyle adliyeye alınmadı.

Hürtaş'tan şikayetçi olan polislerin zorla getirilmesine karar veren mahkeme davayı 30 Mart 2023 tarihine erteledi.

Gazeteci Cem Bahtiyar’ın davası ertelendi

Gazeteci Cem Bahtiyar’ın sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın altıncı duruşması 27 Ekim 2022 günü Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Bahtiyar’ın avukatlarının mazeret bildirerek katılmadıkları duruşma, dosya üzerinden görülerek ileri bir tarihe ertelendi.

En az 76 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde

Dokuz ilde yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan 11 gazeteciden dokuzu, 29 Ekim günü gece yarısı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Son tutuklamalarla birlikte Türkiye’de en az 76 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.

Yukarı