Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 435

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 435

AKPM Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılması kararını kabul etti; Eylül Deniz Yaşar “örgüt propagandası” suçlamasından beraat etti; AYM Can Dündar’ın Sabah gazetesi” başvurusunu reddetti; 3 gazeteci sosyal medyada hedef gösterildi

 

AKPM Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılması kararını kabul etti

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi "Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılması" kararını 44'e karşı 18 oyla kabul edildi. Karara göre, Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Osman Kavala'nın "tutukluluğu kaldırılarak derhal serbest bırakılması" kararını yerine getirmediği takdirde yaptırımlarla karşı karşıya kalacak.

 

Bu yaptırımlar arasında en önemlileri Kavala'nın hukuksuzca hapiste kalmasına şahsi sorumlulukları nedeniyle yol açan kamu görevlileriyle ilgili "Magnitsky Mevzuatı"nın uygulanması ve "Osman Kavala'nın 1 Ocak 2024 tarihine kadar cezaevinden tahliye edilmemesi halinde, Meclis'in 2024'ün ilk Oturumunda Türk delegasyonunun yeterlik belgelerine itiraz etme yetkisinin devreye girmesi."

 

Bu karardan sonra Türk makamlarıyla "ilişkiye geçilmesi"ne karşın Kavala’nın serbest bırakılması sağlanamadığı takdirde "Osman Kavala ve diğer siyasi mahkumların Türkiye'de yasadışı ve keyfi olarak özgürlüklerinden mahrum bırakılmasına polis memuru, savcı, hâkim, cezaevi görevlisi ya da başka görevlerde bulunanlar olarak katkıda bulunan herkes" Avrupa ülkelerinde bu eylemleri nedeniyle kovuşturmayla karşı karşıya kalacak.

 

Ayrıca Osman Kavala 1 Ocak 2024'e kadar tahliye edilmediği takdirde 2024 Kış Oturumu'nda Türkiye delegasyonu AKPM'de oy kullanma haklarından yoksun kalacak.

 

Gazeteci Eylül Deniz Yaşar “örgüt propagandası” suçlamasından beraat etti

Gazeteci Eylül Deniz Yaşar’ın beş yıl önce haber amacıyla takip ettiği eylem ve daha önce kendisine ait olduğuna dair yeterli delil olmayan bir sosyal medya hesabından yapılan paylaşımlar gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması, 12 Ekim 2023 günü Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Gazeteci Yaşar ve avukatı duruşmada hazır bulundu.

 

Yaşar, iddia makamının “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılması yönündeki görüşüne ilişkin esas savunmasını yaptı. Suçlama konusu yapılan; IŞİD ile savaşırken Suriye’de hayatını kaybeden Ulaş Bayraktaroğlu için Ankara’daki Yüksel Caddesi’nde 11 Mayıs 2017 tarihinde yapılan basın açıklamasını, haber amaçlı takip ettiğini söyledi.

 

Mahkeme heyeti, “suçun unsurlarının oluşmadığı” gerekçesiyle Yaşar’ın oybirliğiyle beraatına karar verdi.

 

Anayasa Mahkemesi gazeteci Can Dündar’ın Sabah gazetesi” başvurusunu reddetti

Anayasa Mahkemesi (AYM), gazeteci Can Dündar’ın Sabah gazetesine "Villasını FETÖ aracılığıyla fahiş fiyata sattı" haberleri nedeniyle açtığı davanın reddedilmesine ilişkin yaptığı başvuruyu karara bağladı. AYM, Dündar’ın “şeref ve itibarının korunması hakkının” ihlal edildiğine yönelik başvuruyu “kabul edilemez” buldu.

 

Dündar, Sabah’ın sistematik bir biçimde yaptığı haberlerde mahkeme dosyasında bulunmayan iddialara yer verdiğini, başlıklarda yer verilen ifadelerle vatan haini” ilan edildiğini ve kişilik haklarının zedelendiği savunmuştu.

 

Ancak İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi, Dündar’ın kişilik haklarının zedelendiği iddiasıyla açtığı tazminat davasının reddine karar vermişti. Dündar, açtığı davadan sonuç alamaması üzerine şeref ve itibarın korunması hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek AYM’ye bireysel başvuru yapmıştı.

 

Gazeteciler Alican Uludağ, Tolga Şardan ve Bilal Güldem sosyal medyada hedef gösterildi

MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönterin Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinin soruşturma savcısıyla görüşüp, ona Yargıtay üyeliği teklif ettiğine yönelik iddiayı haberleştiren DW Türkçe Muhabiri Alican Uludağ, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın tarafından hedef gösterildi.

 

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, Uludağ’ın yanı sıra gazeteciler Tolga Şardan ve Bilal Güldemin de sosyal medyada hedef gösterildiğini duyurdu.

 

Açıklamada Son günlerde siyasi cinayetlerin perde arkasını aydınlatmak için araştıran üyemiz Tolga Şardan ile gazeteci Alican Uludağ ve tarikatlarla ilgili yaptığı haberlerle gündeme gelen Bilal Güldem açıkça hedef gösterilmiş ve ölümle tehdit edilmişlerdir. Gazetecilerin görevi siyasi cinayetleri, olayların arkasındaki kirli ilişkileri aydınlatmak ve kamuoyunu bilgilendirmektir” denildi.

 

 

ETHA editörü Nadiye Gürbüz tahliye edildi

Ezilenlerin Sosyalisti Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’na (SGDF) yönelik 30 Nisan sabahı Eskişehir ve İstanbul merkezli operasyonlar kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan kişiler 12 Ekim’de tahliye edildi.

 

ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü ve ETHA editörü Nadiye Gürbüz ile Sinem Çelebi, Serfinaz Göçmez, Ömer Akgün, Kalender Polat, Hivda Selen, Emrah Topaloğlu, Berfin Polat ve Adnan Özcan tahliye edildi.

 

MİT TIR’ları davasında Erdem Gül’ün yeniden yargılanmasına başlandı

Cumhuriyet gazetesi eski Ankara temsilcisi Erdem Gül hakkında MİT TIR'ları görüntülerinin yayınlanmasına ilişkin Yargıtay'da bozulan dava “terör örgütüne yardım” (TCK 220/7) suçlamasıyla 12 Ekim 2023 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülmeye başladı.

Enis Berberoğlu'nun Cumhuriyet Halk Partisi'nden (CHP) milletvekili seçilmesi gerekçesiyle yasama dokunulmazlığı kaldırıncaya kadar yargılamanın durmasına karar verilmişti. Dosyası ayrılan Adalar Belediye Başkanı ve eski Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün yargılandığı davanın ilk duruşması ise bugün görüldü.


Duruşmada Erdem Gül ve avukatları hazır bulundu.

Yargıtay'ın bozma kararını hukuken kabul etmediğini belirten Gül, "Mahkemenizin direnmesini talep ediyorum" dedi.


Beraat kararı verilmesini talep eden avukatlar, savcının esas hakkındaki görüşünden sonra detaylı savunma yapacaklarını söyledi. Savcı, esasa ilişkin görüşünü hazırlamak için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesini talep etti.


Mahkeme de savcının esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine karar vererek davayı 30 Kasım 2023 gününe erteledi.

Cumhuriyet gazetesinde, “İşte Erdoğan’ın yok dediği silahlar” manşetiyle yayınlanan MİT TIR’ları haberi hakkında 29 Mayıs 2015’te “devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme,” “siyasi ve askeri casusluk,” “gizli kalması gereken bilgileri açıklama,” ve “örgüt propagandası” iddialarıyla soruşturma başlatılmıştı.

Can Dündar ve Erdem Gül, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında 26 Kasım 2015 tarihinde tutuklanmıştı. Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan imzalı ve 27 Ocak 2016 tarihli iddianamede her iki gazeteci için birer kez ağırlaştırılmış, birer kez de müebbet, 30 yıla kadar da hapis talep edilmişti.

Dündar ve Gül’ün avukatları, 6 Aralık 2015’te Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu. AYM raporunda, iki gazetecinin yaptıkları haber nedeniyle tutuklanması “hak ihlali” olarak nitelendirilmişti.

AYM, 26 Şubat 2026’da iki gazetecinin tutukluluğunun, “hak ihlali” olduğuna ilişkin karar vermişti. Bunun üzerine Dündar ve Gül serbest bırakılmıştı. 25 Mart 2016'da başlayan davada mahkeme, savcının talebi üzerine duruşmaların kapalı görülmesine karar vermişti.

Savcı 3 Mayıs 2016'da açıkladığı mütalaasında, Dündar için 25 yıl, Gül için 10 yıla kadar hapis istemişti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti “devletin güvenliğine ilişkin belgeleri açıklamak” (TCK 329/1) gerekçesiyle Dündar'a 7, Gül'e 6 Yıl hapis cezası vermişti. Cezalarda indirime gidilerek Dündar 5 yıl 10 ay, Gül 5 yıl hapse çarptırılmıştı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Can Dündar ve Erdem Gül hakkında verdiği cezayı bozmuştu. Yargıtay'ın kararının ardından 14. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılamaya geçildi. Dosyaya Enis Berberoğlu da dâhil edildi. Can Dündar'ın dosyası ise ayrıldı.

 

Gazeteciler Dicle Müftüoğlu ve Sedat Yılmaz terör” suçlamalarıyla Aralık ayında hâkim karşısına çıkacak

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde tutuklanan ve hakkında 6 Eylül 2023 tarihinde iddianame hazırlanan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı ve Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Dicle Müftüoğlu, “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) ve “örgüt kurmak ve yönetmek” (TCK 314/1) suçlamalarıyla 7 Aralık 2023 günü, MA editörü Sedat Yılmaz ise 14 Aralık 2023 günü Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinde hâkim karşısına çıkacak.

Müftüoğlunun da aralarında olduğu beşi tutuklu 49 kişi hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmanın tamamlanması üzerine 18 Temmuzda hazırlanan iddianame, Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesine sunulmuştu. Ancak mahkeme, iddianameyi kabul etmemiş ve 27 Temmuzda aynı savcılığa iade etmişti. Mahkeme, iade gerekçesinde soruşturma bağlamında gözaltına alınan ve tutuklananların arasında hukuki ve fiili bağlantının olmamasına rağmen soruşturmanın toplu yürütüldüğünü ve iddianamenin de bu şekilde hazırlandığına işaret ederek, iddianamenin kişiye göre hazırlanmasını istemişti.

Mahkeme, daha sonraki süreçte savcılığının yaptığı itirazı da reddetmişti. Bunun üzerine savcılık ilk olarak 6 Eylülde Müftüoğlu ile birlikte gözaltına alınıp tutuklanan MA editörü Sedat Yılmaz hakkında ayrı olarak, “örgüt üyeliği” ve “örgüt kurmak ve yönetmek” suçlamalarıyla iddianame düzenlenmişti. Aynı mahkeme, savcının bu iddianamesini de kabul etmeyerek, 21 Eylülde yetkisizlik kararı vermişti. Mahkeme, bu kararında suç iddialarının Diyarbakırda geçtiği, bu nedenle iddianamenin Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğine karar vermişti.

Gazeteci Kadir Cesura Vanda haber takibi sırasında darp ve gözaltı

Gazeteci Ruşen Takva, 12 Ekimde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda gazeteci Kadir Cesurun Vanda haber takibi sırasında darp edilerek gözaltına alındığını duyurdu.

 

Takva mesajında şunları söyledi: Vanda darp ederek gözaltına alma veya buna teşebbüs etme, gelenek haline getirilmeye çalışılıyor. Daha 3 gün önce %70 engelli bir yurttaşın orantısız güç kullanılarak gözaltına alınmasının ardından bugün de Yeşil Sol Partinin basın açıklamasını takip eden gazeteci Kadir Cesur darp edildi ve görüntü alması engellendi.”

 

RTÜK’ün yeni üyeleri belli oldu

TBMM Genel Kurulunda grup önerilerinin görüşülmesinin ardından Radyo ve Televizyon Üst Kurulunda (RTÜK), AKP, CHP ve Yeşil Sol Parti kontenjanına düşen birer üyelik için 10 Ekim 2023 günü seçim yapıldı.

 

AKP kontenjanından aday gösterilen Ebubekir Şahin, CHP kontenjanından aday gösterilen İlhan Taşçı ve Yeşil Sol Parti kontenjanından aday gösterilen Necdet İpekyüz RTÜK üyesi olarak seçildi.

 

Aynı zamanda RTÜK Başkanlığı yapan Ebubekir Şahin ile İlhan Taşçı ikinci kez RTÜK üyesi seçildi. RTÜK'te başkanlık seçiminin 18 Ekim 2023 tarihinde yapılacağı bildirildi.

 

Gazeteci Beyza Kural’ı darp ederek gözaltına almaya çalışan polislerin yeniden yargılandığı dava Şubat ayına ertelendi

İstinaf mahkemesinin, bianet eski muhabiri Beyza Kural’ı ters kelepçeyle gözaltına almaya çalışan üç polis memuruna iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” (TCK 115) suçlamasıyla verilen para cezasını bozması üzerine yapılan yeniden yargılama 10 Ekim 2023 günü İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinde başladı.

 

Beyza Kural ve avukatı ile sanık polislerden Y.Ş. ve avukatı duruşmada hazır bulundu.

 

Söz alan Kural, ilk yargılamadaki beyanını tekrar ederek şikayetinin devam ettiğini söyledi. Sanık avukatı ise müvekkiline iftira atıldığını savunarak beraat talep etti.

 

Mahkeme, sanık polislerin kasten yaralama” (TCK 86) ve “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” (TCK 115) suçundan ifadelerinin alınması talebini hüküm kurarken değerlendireceğini belirtti. Kural’ın avukatı Meriç Eyüboğlu sanıkların bu suçlardan ifadelerinin alınamayacağını hatırlatınca mahkeme hükümle birlikte suç duyurusunda bulunabileceğini söyledi.

 

Bir sonraki duruşmada sanık polislerin hazır edilmesine karar veren mahkeme davayı 15 Şubat 2024 tarihine erteledi.

 

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın yargılandığı dava Ocak ayına ertelendi

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kimyasal silah kullandığı iddialarına ilişkin açıklamaları gerekçe gösterilerek Milli Savunma Bakanlığının şikâyeti üstüne kişilik haklarına saldırı” suçlamasıyla açılan manevi tazminat davasının ilk duruşması 12 Ekim 2023 günü Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.

 

Fincancı’nın katılmadığı duruşmada avukatı hazır bulundu.

 

Mahkeme, savunmanın usule ilişkin itirazını reddederek davayı 11 Ocak 2024 tarihine erteledi.

 

Gazeteci Zilan Azad’ın aralarında olduğu 100 sanıklı dava Aralık ayına ertelendi

Haber takibi sırasında darp edilerek gözaltına alınan gazeteci Zilan Azad ve 99 kişinin 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması 11 Ekim 2023 günü Anadolu 17. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

Azad savunmasında "Polisler gazeteci olduğumu biliyordu. Taciz edebilmek için gözaltına aldılar" dedi.

 

Dava dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için 20 Aralık 2023 gününe ertelendi.

 

Sanatçı İlyas Salman’ın “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı dava ertelendi

Sanatçı İlyas Salman’a, 1 Ağustos 2022 tarihinde BirGün Gazetesi’ne verdiği bir röportajda “Erdoğan’ı o koltuğa layık görmüyorum” ifadesi gerekçe gösterilerek “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 10 Ekim 2023 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada, Salman ve taraf avukatları hazır bulundu. Kimlik tespiti ve iddianamenin özetlenmesinin ardından savunmasını yapan Salman, “Bu ülkede 50 yıldır komiklik yapıyorum. Bizi mahkemeye çağıranlar kadar komik olmadım” diyerek üzerine atılı suçlamayı reddetti.

Salman’ın avukatı Uğur Poyraz, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Vedat Şorli kararını hatırlattı ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçunun uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu söyledi. Poyraz, AİHM’in Vedat Şorli kararı gereği davanın ortadan kaldırılmasını talep etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatının davaya katılma talebine karşılık söz alan Salman, “Şikâyetin yasalar karşısında geçersiz olduğunu düşünüyorum ve katılma talebini kabul etmiyorum” dedi.

AİHM’in Vedat Şorli kararına karşılık Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “Cumhurbaşkanına hakaret” suçunu Anayasa’ya aykırı bulmadığını hatırlatan mahkeme, Anayasaya aykırılık itirazıyla derhal beraat talebini reddetti. Mahkeme, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davaya katılma talebini ise kabul etti.

Mahkemenin ara kararının hukuka aykırı olduğunu söyleyen Poyraz, “Anayasaya aykırı hüküm kuran mahkemenizi reddediyorum” dedi. Mahkeme Salman’ın avukatına reddi hakim talebini yazılı olarak bildirmesi için süre verdi. Dava 1 Şubat 2024 tarihine ertelendi.

İsmail Saymaz Hâkim karşısına çıktı

Gazeteci İsmail Saymaz’a, hâkim Murat Bircan’ın şikâyeti üzerine “terörle mücadelede görev alan kamu görevlisini hedef göstermek” (TMK 6/1) ve “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125) suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması 9 Ekim 2023 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada Saymaz ve avukatları hazır bulundu.

 

Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Saymaz, “Hâkim Murat Bircan’la ilgili haberi yapan ilk kişi ben değilim. Bircan hâkimlikten önce siyasetle meşguldü ve yerel yöneticiydi. Gezi davasında karar çıkınca çok sayıda medya organı hakimin adaylığını yazdı. Benim bu konudaki ilk haberim Bircan’ın eşi Arzu Bircan hakkında. Arzu Bircan hakkında edindiğim bilgi üzerine FETÖ’den şüpheli olduğu ve itirafçı olduğu bilgisini yazdım. Hâkim Bey, kendi adına değil, eşi adına şikayette bulunmuş” diye konuştu.

 

Saymaz’ın ardından avukatı Aslı Kazan, “Müvekkilin Arzu Bircan’la ilgili hazırladığı haber tamamen gerçektir ve somut bilgi, belgelere dayanıyor” dedi. Kazan, Arzu Bircan hakkındaki soruşturma dosyalarının Bafra Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmesini talep etti. Saymaz’ın avukatlarından Serdar Laçin de Basın Kanununun 26. maddesinde düzenlenen dört aylık zamanaşımı süresinin geçmesinin ardından davanın açıldığını belirterek davanın düşürülmesini talep etti.

 

Mahkeme, Kazan’ın Bafra Cumhuriyet Başsavcılığından istediği dosyaların yargılamaya katkısı olmayacağı gerekçesiyle reddetti. Mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar veren mahkeme davayı, 5 Aralık 2023 tarihine erteledi.

 

Saymaz hakkında, Halk TV web sitesinde yayımlanan, “Gezi Davası’ndaki AKP’li hâkimin eşi FETÖ itirafçısıymış” başlıklı köşe yazısı nedeniyle Hâkim Murat Bircan’ın şikayeti üzerine dava açılmıştı.

 

Ahmet Güneş’in yargılandığı dava ertelendi

Yeni Yaşam gazetesi yazarı Ahmet Güneş'in, sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek "örgüt propagandası" (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 10 Ekim 2023 günü İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada Güneş’in avukatı hazır bulundu. Güneş ise duruşmaya katılmadı.

 

Güneş’in avukatı Azat Ateş, müvekkilini bir sonraki celse hazır edeceklerini belirterek bu aşamada bir beyanlarının olmadığını söyledi.

 

Dava 11 Ocak 2024 tarihine ertelendi.

 

Yeniden görülen “Özgür Gündem dayanışma davası” ertelendi

2016 yılında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılması öncesinde Özgür Gündem gazetesi ile dayanışma amacıyla düzenlenen Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katılan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve gazeteci yazar Ahmet Nesin’in yeniden yargılandıkları davanın sekizinci duruşması 12 Ekim 2023 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından izlenen duruşmada Önderoğlu ve avukatı hazır bulundu. Nesin ve Fincancı’nın avukatları ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.

 

Mahkeme, Ahmet Nesin’in ifadesinin alınması için yurt dışına yazılan talimat cevabının beklenmesine karar vererek davayı, 20 Şubat 2024 tarihine ertelendi.

 

Hayko Bağdat’ın yargılandığı dava ertelendi

Gazeteci Hayko Bağdat’ın “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla yargılandığı davanın 15. duruşması bugün İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. 

 

Bağdat’ın avukatı Emine Özhasan, Almanya’da yaşayan müvekkilinin adresini bildirmek için süre talep etti. Savcı ise Bağdat hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesini istedi.

 

Avukat Özhasan’a, Bağdat’ın adresini bildirmesi için süre veren mahkeme, Bağdat hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine karar verdi. Dava 16 Nisan 2024 tarihine ertelendi.

 

ETHA editörü Pınar Gayıp “örgüt üyeliği” suçlamasıyla hâkim karşısına çıktı

Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü Pınar Gayıp hakkında Telegram üzerinden Eskişehir'de gerçekleşen eylem ve etkinlikleri haberleştirmesi amacıyla bilgi gönderildiği için "örgüt üyeliği" (TCK 314) iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması 12 Ekim 2023 tarihinde Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin talimatıyla SEGBİS ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Gayıp ve avukatı duruşmada hazır bulundu.

Mahkeme heyeti, Gayıp'ın haftada bir imza adli kontrolünü kaldırarak davayı 16 Kasım 2023 gününe erteledi.

İki yıl önce İzmir merkezli gerçekleşen bir operasyonda itirafçı Özüm Özak'ın yalan beyanları doğrultusunda Gayıp gözaltına alınmış, ifade işlemleri sonrası serbest bırakılmıştı. Özak, sözde beyanlarında Gayıp'ın örgüt talimatı doğrultusunda haber yaptığını öne sürmüştü. Gayıp, dosyadan beraat etmişti.

En az 43 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde

ETHA editörü Nadiye Gürbüz’ün 12 Ekim’de tahliye edilmesinin ardından, 13 Ekim 2023 itibarıyla Türkiye’de en az 43 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.

Yukarı