Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 454

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 454

Yapıcı, Ekmekçi ve Altınay’ın yeniden yargılandıkları “Gezi davası”nda mahkeme, Yargıtay’ın bozma kararına uydu; Neşe İdil’e hapis cezası; Furkan Karabay hakkında iki soruşturma, bir dava; RTÜK’ten beş kanala ceza; savcı, Barış Terkoğlu ve Ahmet Zeki Üçok için ceza istedi

Gerçek Gündem editörü Furkan Karabay hakkında iki soruşturma, bir dava 

Gerçek Gündem editörü Furkan Karabay, Mirgün Cabas’ın 19 Ocak 2024 tarihinde YouTube üzerinden yayınlanan programında kullandığı ifadeler gerekçe gösterilerek "Cumhurbaşkanına hakaret" (TCK 299) ve "hakaret" (TCK 125) iddialarıyla ifadeye çağırıldı

Gazeteci Karabay hakkında ayrıca, "Odanın sahibi terör savcısı çıktı! Başsavcılık soruşturma başlattı" başlıklı haberi nedeniyle de "Türk Milletini ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini aşağılamak" (TCK 301) iddiasıyla soruşturma başlatıldı.  

Karabay 26 Şubat’ta İstanbul Adliyesinde ifade verecek. 

Öte yandan Karabay’ın yıl sonunda 10 gün tutuklanmasına da gerekçe yapılan “Mafya davasında rüşvet kavgası tutanaklarda” haberine “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) ve “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) iddiasıyla dava açıldı.  

İlk duruşma 16 Mayıs 2024 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek. 

RTÜK’ten beş kanala ceza 

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), NOW TV'nin (eski adıyla Fox TV), ana haber bülteninde "Çökmeköy" başlığı ile sunulan haberinde yayıncılık ilkesi ihlali olduğunu öne sürerek, haberde yer alan bilginin "doğruluğu araştırılmadan çarpıtma ile verildiği" iddiasıyla yayıncı kanala idari para cezası verdi

İkinci ceza ise "Merve Yıldırım ile Benden Söylemesi" isimli programdan dolayı geldi. Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı avukatlarının başvuru dilekçesi üzerine inceleme başlatan RTÜK, "MEB Çocukları Kime Teslim Edecek" başlığı ile verilen haber sonrasında "doğruluk ilkesine aykırı yayın" savıyla kanala yüzde 2 para cezası verdi. 

Üst Kurul, Tele 1'de yayınlanan "Gerçeğin İzinde" isimli tartışma programında Gazeteci Rıza Zelyut'un, AKP’nin ülkeyi etnik ve dinsel kimliklerden yararlanarak kamplara böldüğü eleştirisi nedeniyle kanala “doğruluğa aykırı” yayından yüzde 2 para cezası verdi. Tele 1 hakkında ayrıca “milli duyguları incitecek” sözler nedeniyle de yüzde 2 para cezasına hükmedildi. 

RTÜK, Flash Haber'de "Serbest Kürsü" programına katılan DEM Parti Milletvekili Ali Bozan'ın "Diyoruz ki biz Kürdistan'da kendi adaylarımızla seçime gireceğiz” ve "Kürdistan'da kendi belediyelerini, kazanımlarını korumak, Türkiye'de AK Parti-MHP faşizmini geriletmek için CHP'nin adaylarına destek verildi" ifadelerinin 6112 sayılı Yasa'ya aykırı olduğunu öne sürdü. "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlık ve bağımsızlığına, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı olamaz" hükmü gerekçesiyle kanala üç kez program durdurma ve üst sınırdan idari para cezası verildi. 

RTÜK, mahkemenin verdiği yayın yasağına uymayan TGRT Haber ile "Cumhurbaşkanlığı kurumunu hedef göstererek eleştiri sınırlarını aşan yorumlar" gerekçe gösterilerek TV 52'ye de yaptırım uyguladı. 

Gazeteci Yıldız Tar hakkında “takipsizlik” kararı 

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteci Yıldız Tar hakkında "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme" (TMK 6/1) iddiasıyla açılan soruşturmada 20 Şubat 2024 tarihinde takipsizlik kararı verdi

Tar, Artı Gerçek haber sitesinde yayımlanan "Şöhret olmak isteyen hâkim ve savcılar memleketi" başlıklı köşe yazısında, Diyarbakır'da 18 gazetecinin yargılandığı davadaki savcı ve hâkimin tayin haberini paylaşan beş gazetecinin gözaltına alındığı soruşturmayı yürüten savcının ismini yazmıştı. 

Savcılık, Tar'ın gazetecilik faaliyeti kapsamında hareket ettiğini, köşe yazısının içeriğinin basın hürriyeti çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Yapılan soruşturma sonucunda, benzer olaylarla ilgili Yargıtay kararlarına da atıfta bulunularak, Tar'ın eyleminin gazetecilik faaliyeti olarak değerlendirildiği ifade edildi. 

Gazeteci Sıddık Güler tahliye edildi

Sosyal medya paylaşımlarından dolayı aldığı 2 yıl 4 aylık hapis cezasının onanması üzerine 18 Aralık 2023 tarihinde cezaevine giren gazeteci Mehmet Sıddık Güler, 19 Şubat 2024 tarihinde denetimli serbestlikle tahliye edildi.

Serhat News haber sitesinin genel yayın yönetmenliğini yapan Güler, “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla Van’da yargılandığı davada 24 Ocak 2018 günü 2 yıl 4 ay 3 gün hapis cezasına çarptırılmış, ceza daha sonra Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleşmişti.

Tutuklanmasının ardından önce Van T Tipi daha sonra da açık cezaevine gönderilen Güler, iki aylık hapis cezasını tamamladıktan sonra denetimli serbestlikle tahliye oldu.

Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.

Anayasa Mahkemesi “dezenformasyon” yasasının iptal başvurusunun reddine ilişkin gerekçeli kararını açıkladı

Anayasa Mahkemesi, “dezenformasyon” yasasının iptali başvurusunu reddetme kararının gerekçesini açıkladı. “Yanıltıcı bilgiyi yayma” (TCK 217/A) düzenlemesi hakkındaki altıya karşı dokuz oyla alınan kararın gerekçesi, Resmi Gazete'de 23 Şubat 2024 tarihinde yayımlandı.  

AYM'nin ret kararının gerekçesinde "gerçeğe aykırı bir bilginin Türkiye’nin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili önemli kamusal menfaatleri tehlikeye atabileceği" öne sürüldü.

Sansür yasası kararına şerh düşen Başkan Zühtü Arslan “Demokratik toplumun temeli olan çoğulcu düşüncenin önündeki en büyük engel tek tipçi yaklaşımdır” dedi.

Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in para cezası istinafça onandı 

Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel’e, bir yıl tutuklu kalmasına neden olan soruşturmayı yürüten dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili hakkında yaptığı sosyal medya paylaşımı nedeniyle verilen ceza istinaf mahkemesi tarafından onandı.  

Yücel, “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 7 bin 80 TL adli para cezasına çarptırılmıştı. 

Cezaya itiraz, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi tarafından incelendi. İstinaf mahkemesi Yücel’in avukatlarının istemini reddederek, İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinin kararını onadı. 

Burhan Ekinci’nin davası Eylül ayına ertelendi 

Gazeteci Burhan Ekinci’nin sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın 10. duruşması 23 Şubat 2024 günü İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

P24 tarafından takip edilen duruşmada Ekinci’nin avukatı hazır bulundu. Yurt dışında ikamet eden Ekinci ise duruşmaya katılmadı.

Mahkeme, Ekinci hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine karar vererek, davayı 3 Eylül 2024 tarihine erteledi. 

Pınar Gayıp’ın davası ertelendi 

Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü  Pınar Gayıp’ın “örgüt üyeliği” (TCK 314) suçlamasıyla yargılandığı davanın 14. duruşması 22 Şubat 2024 günü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

P24 tarafından takip edilen duruşmada Gayıp’ın avukatı hazır bulundu. Gayıp ise duruşmaya katılmadı. 

Gayıp’ın avukatı Sezin Uçar, “Müvekkilim gazetecidir bu nedenle adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep ediyorum” dedi.

Mahkeme, adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek davayı 6 Haziran 2024 tarihine erteledi.   

Gayıp’ın “örgüt üyeliği” suçlamasıyla Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı dava, suçlamalar aynı olduğu gerekçesiyle İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyayla birleştirilmişti.

Savcı, Barış Terkoğlu ve Ahmet Zeki Üçok’un cezalandırılmasını talep etti 

Gazeteci Barış Terkoğlu’nun Nisan 2023’te Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Hatırlı FETÖ’cüler nasıl kurtarılıyor” ve “Savcı bey geliyorum, bu yazıyı da ekleyin" başlıklı yazıları nedeniyle İyi Parti eski Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Zeki Üçok ile birlikte “zincirleme şekilde kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3-a) suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması 22 Şubat 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.  

P24 tarafından takip edilen duruşmada Terkoğlu ve Üçok ile avukatı hazır bulundu.

İstanbul Adliyesinde görevli olduğu sırada bazı dosyaları kapatması konusunda baskı gördüğü gerekçesiyle Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) dilekçe sunan savcı Gökalp Kökçü’nün iddialarını haberleştirdiği için yargılanan Terkoğlu savunmasında, suçlamaya konu her iki yazısının da görünür gerçekliğe uygun olduğunu söyledi.  

Terkoğlu, “Yazımda ismi geçen savcıların isimlerini dahi kısaltarak yazdım. Tek bir hakaret unsuru olmadığı gibi hakaret kastım da yoktur” dedi.  

Terkoğlu’nun avukatı Enes Ermaner, müvekkilinin yazısında kullandığı ifadelerin Savcı Gökalp Kökçü’nün HSK müfettişine sunduğu savunma dilekçesine dayandırdığını vurguladı. Ermaner, Savcı Kökçü’nün savunma dilekçesinin HSK’dan celbini talep etti. Ermaner ayrıca savunma dilekçesine ilişkin Gökalp Kökçü hakkında herhangi bir soruşturma yürütülüp yürütülmediğinin de sorulmasını istedi.

İyi Parti eski Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Zeki Üçok da savunmasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve İstanbul Anadolu Başsavcısının dosyada müşteki olarak yer aldıklarını hatırlatarak, “Yargılama burada tarafsız yürümeyecektir. Bu nedenle dosyanın başka bir il mahkemesine gönderilmesini talep ediyorum” dedi.

Üçok’un avukatı Fuat Selvi, “Davaya konu yazı, basın ve ifade özgürlüğü kapsamındadır. Yazıda hakaret ve hakaret kastı bulunmamaktadır. Müvekkilimin beraatını talep ediyorum” diye konuştu.  

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Terkoğlu ve Üçok’un üzerlerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi. Terkoğlu ve Üçok’un avukatları esasa karşı beyanda bulunmak için süre talep etti. 

Süre talebini kabul eden mahkeme, sanık avukatlarının diğer taleplerini reddetti. Dava 30 Mayıs 2024 tarihine ertelendi.

Savcı, Gözde Bedeloğlu’nun “kamu görevlisine hakaret” suçundan cezalandırılmasını istedi 

MHP Milletvekili Sermet Atay’ın şikayeti üzerine BirGün gazetesi yazarı Gözde Bedeloğlu hakkında,“kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 22 Şubat 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. 

P24 tarafından takip edilen duruşmada Bedeloğlu’nun avukatı hazır bulundu. Müşteki Sermet Atay’ın avukatı mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. 

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Bedeloğlu’nun üzerine atılı “kamu görevlisine hakaret” suçundan cezalandırılmasını istedi.  

Bedeloğlu’nun avukatı, esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti. Talebi kabul eden mahkeme, davayı 23 Mayıs 2024 tarihine erteledi. 

Bedeloğlu, 9 Nisan 2023 tarihinde BirGün gazetesinin internet sitesinde yayımlanan “Dünden bugüne ‘devleti koruyanlar” başlıklı yazısı nedeniyle yargılanıyor. 

Gazeteci Ardıl Batmaz’ın darp davasına devam edildi

Haber takibi yapan gazeteci Ardıl Batmaz’ı, 26 Nisan 2022'de dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un önünde darp eden Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın koruma polisi hakkında “basit yaralama” (TCK 86/1) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 22 Şubat 2024 günü Elazığ 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü

Duruşmaya Batmaz, avukatı Kader Arat ile Zilan Şan katılırken sanık polis duruşmada hazır bulunmadı. 

Duruşmada söz alan avukat Zilan Şan ile Kader Arat, hazırlanan yeni bilirkişi raporunda Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’nın "alın şu çakalı" diyerek Batmaz'ın darp edilmesinin azmettiricisi olduğunu ve dosyaya sanık sıfatıyla eklenmesi gerektiğini söyledi. Batmaz'ı darp eden ancak kimlik tespiti yapılmayan "şahıs 5” kodlu kişinin de kimlik tespitinin yapılarak dosyaya eklenmesini talep eden avukatlar, ayrıca suçlamalar arasına “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçunun eklenmesini de istedi. 

İlgili kolluğa müzakere yazılarak "şahıs 5" olarak kodlanan kişinin kimliğinin tespit edilmesi talebini kabul eden mahkeme, “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçunun eklenmesi talebini ise hükümle birlikte değerlendirmeye karar verdi. 

Yeni bilirkişi raporu doğrultusunda Elazığ Belediye Başkanı Şerifoğulları’nın dosyaya sanık olarak eklenmesi talebi ise reddedildi.  

Dava 27 Haziran 2024 gününe ertelendi. 

JinNews Yazı İşleri Müdürü Safiye Alağaş’ın davası Haziran ayına ertelendi 

JinNews Yazı İşleri Müdürü Safiye Alağaş hakkında yaptığı haberler gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” (TCK 314) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 22 Şubat 2024 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

Alağaş’ın katılmadığı duruşmada, avukatı Gülistan Ataş hazır bulundu. 

Mahkeme, dosyadaki eksik hususların giderilmesine karar vererek, davayı 11 Haziran 2024 gününe erteledi. 

Gazeteci Rojda Oğuz’un “yanıltıcı bilgiyi yayma” davası Haziran ayına ertelendi 

Gazeteci Rojda Oğuz’un “yanıltıcı bilgiyi yayma” (TCK 217/A) suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması 22 Şubat 2024 günü Bakırköy 19. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. 

Duruşmaya katılan olmadı. 

Yurt dışında ikamet eden Oğuz için istinabe yazılmasına karar veren mahkeme, davayı 6 Haziran 2024 gününe erteledi. 

Gazeteci Pelin Özkaptan’ın ilk duruşmasında dosya mütalaa için savcılığa gönderildi 

Gazeteci Pelin Özkaptan hakkında “örgüt propagandası” (TMK 7/2) iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması 22 Şubat 2024 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü

Duruşmada Özkaptan ve avukatı Emine Özhasar hazır bulundu. 

Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada, Özkaptan ve avukatı savunma yaptı. Özkaptan, gazetecilik ve haberlerinin “suçlama” konusu olamayacağını belirtti. 

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcıya gönderilmesine karar verdi. Dava 28 Mayıs’a ertelendi. 

Vice News davası Haziran ayına ertelendi 

ABD merkezli Vice News’un muhabiri Jake Hanrahan’ın “örgüte finansman sağlama,” (TCK 220) “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası,” (TMK 7/2) kameramanı Philip Pendlebury’nin ise “örgüt üyeliği” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın 19. duruşması 21 Şubat 2024 günü Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

Duruşmaya tutuksuz yargılanan sanıklar katılmazken, gazeteci Pendlebury ve Hanrahan’ın avukatı salonda hazır bulundu. 

Duruşmada ilk sözü alan Törehan Büyüksoy, gazetecilerin İngiltere’de alınan İngilizce savunmalarının Türkçe tercümesinin eksik yapıldığını belirterek, savunmalarda yer alan bazı kelimelerin eksik ve yanlış tercüme edilmesinin gazetecilerin verdiği ifadelerde çelişki oluşturduğunu söyledi. Büyüksoy, ifadelerinin tercümelerinin İngiliz dilini ve Türk hukukunu iyi bilen uzman bilirkişi tarafından yapılmasını talep etti.  

Savcı, gazetecilerin avukatlarının taleplerinin kabul edilmesini istedi. 

Mahkeme, talebi kabul ederek tercümeler mahkemeye ulaştıktan sonra dosyanın esas hakkındaki mütalaa için savcılığa gönderilmesine hükmetti. 

Dava 26 Haziran 2024 tarihine ertelendi. 

Gazeteci Canan Coşkun’un yeniden yargılandığı dava düştü 

Gazeteci Canan Coşkun’un “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) suçlamasıyla yeniden yargılandığı davanın ikinci duruşması 22 Şubat 2024 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

P24 tarafından takip edilen duruşmada Coşkun ve avukatı hazır bulundu.

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Coşkun hakkındaki 5 yıllık denetim süresinin dolması nedeniyle davanın düşürülmesini istedi.

Mahkeme, Coşkun hakkında önceki yargılamada verilen ve 21 Mart 2018’de kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5 yıllık denetim süresinin dolması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verdi.

Yapıcı, Ekmekçi ve Altınay’ın yeniden yargılandıkları “Gezi davası”nda mahkeme, Yargıtay’ın bozma kararına uydu 

"Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" (TCK 309) suçundan haklarında verilen 18’er yıl hapis cezası Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozulan Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ali Hakan Altınay “2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet" suçlamasıyla yeniden yargılanacağı davanın ilk duruşması 21 Şubat 2024 günğ İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

 P24 tarafından takip edilen duruşmada sanık avukatları hazır bulundu. Sanıklar ise duruşmaya katılmadı. 

Yapıcı’nın avukatı Fikret İlkiz ve Ekmekçi’nin avukatı Hasan Fehmi Demir müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesini istedi.  

Altınay’ın avukatı Tora Pekin, “Yargı kararıyla tarih yazılamaz. Yargının görevi suçu ve suçluluları tespit ederek, hapse girmesi gerekenle girmemesi gerekeni ayırt etmekten ibarettir. Müvekkil dahil üç sanık için verilen bozma kararı hakkında ne diyeceğimiz soruluyor. Gezi suç değildir, bu dosyanın sanıkları suçlu değildir. Dosyada bu gerçeğin üstüne gölge düşürecek tek bir delil kırıntısı dahi yoktur. Ve yargıcın en önemli görevi hala bir insanın özgürlüğüyle ilgili karar almaktır” dedi. 

Yargıtay’ın bozma kararına uyan mahkeme, Yapıcı, Ekmekçi ve Altınay hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar verdi. 

İstanbul Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak sanıklarla alakalı olaylara ilişkin mobese ve görüntü kaydının bulunup bulunmadığı hususunda bilgi istenmesine ve sanıklarla alakalı Gezi Parkı olaylarıyla ilgili “2911 sayılı yasaya muhalefet” suçundan herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığı hususunda bilgi istenmesine karar veren mahkeme, davayı 22 Mayıs 2024 tarihine erteledi.

Savcı, Hayko Bağdat’ın cezalandırılmasını istedi 

Gazeteci Hayko Bağdat hakkında bir yazısı ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamalarıyla açılan davanın 11. duruşması 21 Şubat 2024 tarihinde İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

P24 tarafından takip edilen duruşmada taraf avukatları hazır bulundu.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı, Bağdat hakkında şikayetlerinin devam ettiğini belirterek cezalandırılmasını talep etti. 

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Bağdat’ın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlaması yönünden beraatını, “kamu görevlisine hakaret” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamaları yönünden ise cezalandırılmasını istedi.   

Bağdat’ın avukatı Emine Özhasar, esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti. Süre talebini kabul eden mahkeme, davayı 10 Temmuz 2024 tarihine erteledi.

Gazeteci Barış Pehlivan’ın tazminat davası Temmuz ayına ertelendi 

Gazeteci Barış Pehlivan'a Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpaslan Kavaklıoğlu'nun şikâyeti üzerine açılan 10 bin TL’lik tazminat davasının üçüncü duruşması 20 Şubat 2024 günü Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü

Mahkeme, Pehlivan hakkında aynı gerekçeyle Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinde süren davanın sonucunun beklenmesine hükmetti. 

Dava 11 Temmuz 2024 gününe ertelendi. 

Yeniden görülen Özgür Gündem davası ertelendi 

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin yöneticileri ile yazarlarının gazetede yayımlanan yazıları nedeniyle Hüseyin Aykol, Ayşe Batumlu, Eren Keskin ve Reyhan Çapan’ın “örgüt propagandası” (TMK 7/2) ve "suç işlemeye tahrik" (TCK 214) suçlamalarıyla yeniden yargılandıkları davanın üçüncü duruşması 20 Şubat 2024 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

P24 tarafından takip edilen duruşmaya sanıklardan Hüseyin Aykol SEGBİS ile katıldı. Batumlu, Keskin ve Çapan’ın katılmadığı duruşmada avukatları hazır bulundu. 

Aykol, duruşmaları avukatının takip ettiğini belirterek duruşmalardan vareste tutulmayı talep etti.  

Aykol’un vareste tutulma talebini kabul eden mahkeme, dosyadaki eksik hususların tamamlanması için davayı 6 Haziran 2024 tarihine erteledi.

“Özgür Gündem dayanışma davası” Mayıs ayına ertelendi 

2016 yılında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılması öncesinde Özgür Gündem gazetesi ile dayanışma amacıyla düzenlenen Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği kampanyasına katılan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve gazeteci yazar Ahmet Nesin’in yeniden yargılandıkları davanın dokuzuncu duruşması 20 Şubat 2024 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.   

P24 tarafından izlenen duruşmada Önderoğlu ve avukatı hazır bulundu.

Mahkeme, Ahmet Nesin’in ifadesinin alınması için yurt dışına yazılan talimat cevabının beklenmesine karar vererek davayı, 29 Mayıs 2024 tarihine ertelendi.

Neşe İdil’e “örgüt propagandası” suçlamasından hapis cezası 

Gazeteci Neşe İdil hakkında, içerisinde haber linklerinin de bulunduğu 10 sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek zincirleme şekilde “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla açılan davanın ikinci duruşması 20 Şubat 2024 günü İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 

P24 tarafından takip edilen duruşmada, İdil’in avukatı hazır  bulundu. İdil ise duruşmaya katılmadı.   

Önceki celse sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, İdil’in “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılmasını istedi.

İdil’in avukatı Fatih Aydın esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanında, suçlamaya konu paylaşımların içeriğinin Yargıtay içtihatlarına göre suç olmadığını söyledi. Aydın, gazeteci olan müvekkilinin ifade ve basın özgürlüğü hakkını kullandığını belirtti ve İdil’in beraatını talep etti. 

Mahkeme, İdil’e “örgüt propagandası” suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı. 

Elif Akgül ve Haluk Kalafat’ın karar duruşması Mayıs ayında görülecek 

Gazeteciler Elif Akgül ve Haluk Kalafat “Türk milletini alenen aşağılamak (TCK 301) suçlamasıyla yargılandıkları davanın ikinci duruşması 20 Şubat 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. 

P24 tarafından takip edilen duruşmada, Akgül ve Kalafat ile avukatları hazır bulundu.

Önceki celse sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı Akgül ve Kalafat’ın üzerlerine atılı suçtan cezalandırılmalarını talep etti. 

Esasa karşı savunmasını yapan Elif Akgül, “Bir kitap tanıtımı yaptığım için yargılanıyorum. Fikir dahi beyan etmediğim bir çeviri nedeniyle buradayım. Savcı hangi ifadenin hakaret olduğunu söylemekten imtina ediyor. Suçlamayı kabul etmiyorum beraatımı istiyorum” dedi. 

Haluk Kalafat da esasa karşı savunmadında üzerine atılı suçlamayı reddederek beraatını talep etti.    

Gazetecilerin avukatı Emine Özhasar, davanın, Basın Kanunu’nda öngörülen 6 aylık zaman aşımı sınırı aşıldıktan sonra açıldığını belirterek davanın düşürülmesini, mahkeme aksi kanaatteyse her iki müvekkilinin de beraatını istedi.

Mahkeme, Akgül ve Kafat’ın avukatının sunmuş olduğu yazılı dilekçeleri incelemek üzere davayı 9 Mayıs 2024 tarihine erteledi.    

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) “Ermeni Soykırımı propagandası yapıldığı” iddiasıyla yapılan bir ihbar ve Adalet Bakanlığının 24 Haziran 2021 tarihinde izin vermesi üzerine başlatılan soruşturma sonucunda 9 Aralık 2022 tarihinde hazırlanan iddianamede, gazetecilere yöneltilen suçlamaya o dönem çalıştıkları bianet haber sitesinde 2015, 2018 ve 2019 yıllarında yayımlanan altı farklı haber delil olarak gösteriliyor. 

En az 31 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde   

23 Şubat 2024 itibarıyla, Türkiye’de en az 31 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.         

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir. 

Yukarı