Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
3 farklı dosyada 3 gazeteciye hapis cezası; Hazine'nin “haksız zenginleşme” itirazı istinafta reddedildi; DFG yöneticisi polis operasyonunda gözaltına alındı; Melek Avcı hakkında "propaganda" davası açıldı
Hazine'nin Aziz Oruç davasında “haksız zenginleşme” itirazı istinafta reddedildi
Gazeteci Aziz Oruç’un beraat ettiği davada 11 ay tutuklu kalması sebebiyle açılan davada kazandığı 75 bin TL’lik tazminata, Hazine ve Maliye Bakanlığı avukatının “haksız zenginleşmeye neden olacağı” iddiasıyla yaptığı itiraz, İstinaf Mahkemesi tarafından oy birliğiyle reddedildi.
Oruç, İran’dan “sınır dışı kararı” prosedürüne aykırı şekilde mayınlı alandan geçirilerek, Türkiye sınırına bırakılmış ve örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) iddialarıyla 11 Aralık 2019’da gözaltına alınmıştı. Oruç, bu iddialarla 11 ay tutuklu kaldıktan sonra, 9 Kasım 2020’de tahliye olmuş; 23 Ocak 2023’te ise beraat etmişti.
Oruç’un avukatı beraat kararının ardından manevi tazminat talebiyle Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesine başvurmuştu. Mahkeme, 16 Ekim 2023 tarihinde görülen ikinci duruşmanın sonunda, Hazine'nin davacı Oruç’a tazminat ödemesine hükmetmişti.
DFG yöneticisi polis operasyonunda gözaltına alındı
Aralarında Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Yönetim Kurulu üyesi ve gazeteci Serhildan Andan’ın da olduğu çok sayıda kişi, 11 Ekim 2024 günü Diyarbakır’da düzenlenen operasyonlarda gözaltına alındı.
Baskınlarda çok sayıda kişi gözaltına alınırken, bu sayının artabileceği belirtildi.
Yeni Yaşam gazetesine erişim engeli ve toplatma kararı
Yeni Yaşam gazetesi yazarlarından Fırat Can’ın köşe yazısına erişim engeli getirildi. Yazının yer aldığı sayı hakkında da toplatma kararı verildi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından, Yeni Yaşam gazetesi yazarı Fırat Can’ın 7 Ekim tarihinde yayınlanan “3. Dünya Savaşı, Ortadoğu’da kaos ve çıkış yolu” başlıklı köşe yazısına erişim engeli getirildi.
Köşe yazısının yayınlandığı tarihli gazete sayısı hakkında da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine, İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından toplatma kararı çıkarıldı.
Gazeteci Şule Aydın’a cinsel şiddet tehdidi
Halk TV programcısı Şule Aydın, 11 Ekim günü sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, cinsel şiddet tehdidi aldığını duyurdu.
Gazeteci Aydın, evinin duvarına yazılan taciz içeriğinin görüntüsünü paylaşarak, "Ne söyleyeyim artık, bilemiyorum Oturduğum daire kapısındaki duvara, cinsel taciz içeren bir kelime yazmışlar. Ve üzerinde bir leke var. Dün gece saatlerinde yapıldığını düşünüyorum. Kadıköy İskelesi Polis Merkezi’ne şikayette bulundum. Gazeteciliğimizden dolayı düzenli tehdit aldığım bu süreçte, bu cinsel şiddet tehdidini kimin / kimlerin yaptığının bulunmasını istiyorum. Evimizde bile güvende değiliz" ifadelerini kullandı.
Açık Radyo’nun karasal yayını RTÜK tarafından iptal edildi
Açık Radyo, karasal yayınının Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından resmi olarak iptal edildiğini duyurdu. Açık Radyo'nun paylaştığı duyuruda, "Radyomuz tamamıyla bürokratik ve teknik bir gerekçeyle ifade özgürlüğünden mahrum bırakılıyor" ifadelerine yer verildi.
RTÜK, 22 Mayıs 2024 tarihli kararında Açık Radyo’ya, idari para cezası ve Açık Gazete programının yayınını 10,11,12,13,14 Haziran 2024 günleri olmak üzere beş gün durdurma cezası vermişti. Kurul son aldığı kararda, yayın durdurma cezasına ilişkin tebligatın 31 Mayıs 2024 günü Açık Radyo tarafından okunduğunu ancak kanalın yayın yapmaya devam ederek 6112 sayılı Kanun’un 32. maddesini ihlal ettiğini açıklamıştı. Kurul, yayın durdurma cezasına uyulmadığı gerekçesiyle 3 Temmuz’da Açık Radyo’nun lisansını iptal etmişti. Bunun üzerine yapılan itiraz sonucu, Ankara 21. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vermişti.
Açık Radyo'nun yayın durdurma ve para cezası kararı aleyhine açılan davada verilen "yürütmeyi durdurma" kararına itirazı ise, Ankara Bölge 10. İdare Mahkemesinin 1 Ağustos tarihli kararıyla “yasaya aykırılık bulunmadığı” belirtilerek reddedilmişti.
JinNews muhabiri Melek Avcı hakkında “propaganda” davası açıldı
JinNews muhabiri Melek Avcı hakkında sosyal medya hesabından yaptığı haber paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla dava açıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame geçtiğimiz günlerde Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Çalıştığı kurumun da illegal bir basın kuruluşu olarak iddianamede bahsedildiğini belirten Avcı, “Türkiye içerisinde 40 milyon insan sizi takip ediyorsa, özgür basından, kadınlardan, yaşamdan haber almak için sizin haberlerinizi esas alıyorsa illegalize edemezsiniz” dedi.
Hrant Dink davası Ocak 2025'e ertelendi
Hrant Dink cinayetiyle ilgili yedisi tutuklu 15 kamu görevlisinin “tasarlayarak kasten öldürme” (TCK 82) ve “Anayasayı ihlal” (TCK 309) suçlamalarından yeniden yargılandığı davanın sekizinci duruşması 11 Ekim 2024 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Tüm sanıkların esasa karşı savunması alındı, Muharrem Demirkale savunma yapmadı.
Ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin, tutuksuz sanıkların adli kontrol şartlarının devamına karar verdi.
Dava, sanıkların son sözlerinin alınması için 10 Ocak 2025’e ertelendi.
Yağmur Kaya ve 51 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı dava ertelendi
Gazeteci Yağmur Kaya ve 51 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi hakkında, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” iddiasıyla açılan davanın 10. duruşması 11 Ekim 2024 günü İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Dosya, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.
Dava 6 Aralık 2024 gününe ertelendi.
GÖÇİZDER kapatma davası ertelendi
Zorla yerinden edilenlere dönük çalışma yürüten Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER) hakkında, faaliyetleri gerekçe gösterilerek açılan kapatma davasının altıncı duruşması 11 Ekim 2024 günü Bakırköy Adliyesi 15. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya, bazı dernek yöneticileri ile avukatlar katıldı.
Bir önceki celse dernek üye, yöneticilerinin "örgüt üyeliği” (TCK 314) suçlamasıyla yargılandığı ve beraat ettikleri İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesine müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, MASAK raporlarında yer alan derneğe ait yayın ve materyallerin gönderilmesini istemişti.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinden flash bellek, CD ve birçok yayının gönderildiğini belirten hâkim, ilgili ağır ceza mahkemesine tekrar müzekkere yazılarak materyallere ilişkin inceleme raporunun yollanmasını istedi.
Dava 25 Aralık 2024 gününe ertelendi.
Gazeteci-yazar Ercan Aktaş’ın “TCK 301” davası ertelendi
Gazeteci-yazar Ercan Aktaş’ın sosyal medya paylaşımları gereke gösterilerek, "Türk milletini aşağılama" iddiasıyla yargılandığı davanın 20. duruşması 10 Ekim 2024 günü Küçükçekmece 23. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya katılan olmadı.
Mahkeme, Aktaş hakkındaki yakalama kararının infazının beklenmesine hükmederek, davayı 21 Ocak 2025 gününe erteledi.
Gazeteci Can Ataklı’ya “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan hapis cezası
Gazeteci Can Ataklı’nın “Pençe-Kilit Harekâtı” bölgesindeki çatışmada hayatını kaybeden bir askerin babasının açıklamalarına yönelik eleştirisi gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada taraf avukatları hazır bulundu. Ataklı ise duruşmaya katılmadı.
Ataklı’nın avukatı Rabia Bayram, müvekkilinin sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadığını söyledi ve suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek beraat talep etti.
Savcı önceki celse sunduğu mütalaayı tekrar ederek, Ataklı’nın üzerine atılı “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçundan cezalandırılmasını istedi.
Ataklı’nın yokluğunda dosyayı karara bağlayan mahkeme, gazeteciye “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçundan 10 ay hapis cezası verdi. Ceza ertelendi.
Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Gazeteci Sultan Eylem Keleş’in davası Şubat ayına ertelendi
Gazeteci Sultan Eylem Keleş’in, “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) ve “görevi yaptırmamak için direnmek” (TCK 265) suçlamalarıyla yargılandığı davanın sekizinci duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Keleş’in avukatı Fatih Aydın hazır bulundu.
Avukat Aydın, “Bu dosyada iki defa iddianame iade edildi. Önceki hakim cebir unsurunun nasıl meydana geldiği anlaşılmadığı için iade etmişti. Kabul edilen üçüncü iddianamede ise soruşturmadaki müştekilerin beyanlarının kopyala yapıştır şeklinde hazırlanmasıyla cebir ispat edilmeye çalışılmıştır. Somut hiçbir delil koymamış. Hukuki değerlendirmeler yetersiz kalmıştır. Hakaret yönünden de müştekilerin beyanı hariç somut delil bulunmamaktadır” dedi. Aydın, cebir unsuruyla ilgili Yargıtay kararını dosyaya sunmak üzere süre talep etti.
Süre talebini kabul eden mahkeme, davayı 25 Şubat 2025 tarihine erteledi.
Gazeteci Rüstem Batum’un davası Nisan ayına ertelendi
Gazeteci Rüstem Batum hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamalarıyla açılan davanın 14. duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Batum’un avukatı Hazal Sümeli hazır bulundu.
Sümeli, müvekkili hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasını talep etti. Mahkeme, yakalama emrinin infazının beklenmesine karar vererek davayı 29 Nisan 2025 tarihine erteledi.
Gazeteci Rüstem Batum’un TCK 301’den yargılandığı dava Mart ayına ertelendi
Gazeteci Rüstem Batum’un “devletin kurumlarını aşağılama” (TCK 301) suçlamasıyla yargılandığı davanın 23. duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Batum’un avukatı Emine Özhasar hazır bulundu.
Özhasar, eksik hususların giderilmesini talep etti. Mahkeme, Batum hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine karar vererek davayı 13 Mart 2025 tarihine erteledi.
Batum’a yöneltilen suçlamaya 10 Eylül 2015 tarihinde İMC TV’de yayınlanan “Ayşegül Doğan ile Gündem Müzakere” adlı programdaki beyanları delil olarak gösteriliyor.
Gazeteci Mehmet Ali Ertaş'a 1 yıl 3 ay hapis cezası
Xwebûn Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş'ın “örgüt propagandası” (TMK 7/2) iddisıyla yeniden yargılandığı davanın ikinci duruşması 10 Ekim 2024 günü Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya Ertaş katılmazken, avukatı Resul Temur salonda hazır bulundu.
Savcı esas hakkındaki mütalaasını sunarak, Ertaş hakkında atılı suçlamadan ceza talep etti.
Avukat Temur, Anayasa Mahkemesinin (AYM) ihlal kararını hatırlatarak, "Müvekkilim gazeteci olmasından kaynaklı paylaşımlarında duygu ve düşüncelerini paylaşmıştır. Şiddeti öven, teşvik eden bir yaklaşım içinde değildir. AYM’nin ihlal kararı vermesinin temel nedeninin bu olduğunu düşünüyorum” dedi. Temur, beraat talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, Ertaş’a 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
Gazeteci Barış Terkoğlu’nun yargılandığı dava Şubat ayına ertelendi
Gazeteci Barış Terkoğlu hakkında Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan üç yazısı gerekçe gösterilerek, geçtiğimiz Ocak ayında Yargıtay üyeliğine seçilen eski İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın şikâyeti üzerine, “iftira” (TCK 267/1) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Terkoğlu ve avukatı Enes Hikmet Ermaner hazır bulundu.
Soruşturmanın ilk aşamada, şikâyete konu yazılar Avrupa yakasındaki Şişli’de bulunan Cumhuriyet’ye yayınlanmasına rağmen Uçar’ın görevli olduğu Anadolu Adliyesi’nde açıldığını belirten Terkoğlu, bu durumun Uçar’ın etkisini gösterdiğini ifade etti.
Terkoğlu savunmasında, şikâyete konu yazıların yayımlandığı gazetenin adresinin Avrupa yakasındaki Şişli’de bulunmasına rağmen soruşturmanın ilk aşamada Uçar’ın görevli olduğu Anadolu Adliyesi’nde açıldığını hatırlattı. Terkoğlu, iddianamede yer alan Kasım 2022 tarihli yazıda Uçar’ın adının geçmediğini belirtti.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki “ahmak” davasıyla ilgili çekilen bir belgeselde davayı takip eden bir gazeteci olarak konuştuğunu anlatan Terkoğlu, “Belgeselde, İmamoğlu’nun davasının önceki hakimi Hüseyin Zengin’in, istenilen kararı vermeyeceği için davadan el çektirildiğini söyledim. Hüseyin Zengin’in çevresindeki kaynaklarım da bunu doğruladı. Gazeteci Murat Ağırel de hakim Hüseyin Zengin’in istenilen kararı vermesi için baskı altına alındığına ilişkin haberler yaptı” dedi. Terkoğlu, hakim Hüseyin Zengin ve gazeteci Murat Ağırel’in tanık olarak dinlenilmesini talep etti.
Terkoğlu’nun avukatı Enes Hikmet Ermaner, atılı suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını söyledi. Ermaner de duruşma salonu dışında hazır edilen gazeteci Murat Ağırel’in tanık olarak dinlenmesini istedi.
Savcı, Terkoğlu’nun SEGBİS’le kayıt altına alınan savunmasının bir örneğinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesini istedi. Savcı, Ağırel’in dinlenmesi konusunda ise takdiri mahkemeye bıraktı.
Tanık olarak dinlenen Murat Ağırel, “Barış Terkoğlu’nun yazısından 1 ay önce Halk TV’de konuk olduğum programda İmamoğlu davasına bakan hakim Hüseyin Zengin’in görev yerinin değiştirileceğini dile getirdim. Bu bilgiyi adli kaynaklarımdan aldım. Samsun’a görevlendirilen hakim Hüseyin Zengin bu konuyla ilgili Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) birçok kez dilekçe verdi. Hakim Zengin çağırmanız durumunda mahkemenizde de gelip bunları anlatacaktır. Terkoğlu’nun yazısından önce hakim Zengin üzerinde baskı kurduğu söylenen dönemin İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar’ın ismi çeşitli haber kaynaklarında hatta bizzat Ekrem İmamoğlu tarafından zikredilmişti” diye konuştu.
Mahkeme, İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliğine müzekkere yazılarak iddianameye konu 7 Kasım 2022 tarihli yazıya ilişkin verildiği belirtilen erişim engelleme kararı ile bu karara dayanak belgelerin istenmesine, HSK’ya müzekkere yazılarak iddianameye konu haber içeriğinde yer alan iddialar ve kişiler hakkında soruşturma bulunup bulunmadığının sorulmasına karar verdi. Terkoğlu ve avukatı Ermaner’in hakim Zengin’in dinlenmesinin daha sonra karar verilmesini kararlaştıran hakim, SEGBİS çözümü yapılmasına ve çözümün bir örneğinin savcının talebi doğrultusunda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verdi. Dava 25 Şubat 2025 tarihine ertelendi.
Gazeteci Barış Terkoğlu’nun “kamu görevlisine alenen hakaret” suçlamasıyla yargılandığı dava ertelendi
Gazeteci Barış Terkoğlu’nun, eski İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Hadi Salihoğlu’nun şikâyeti üzerine “kamu görevlisine alenen hakaret” (TCK 125) suçlamasıyla yargılandığı davanın altıncı duruşması 10 Ekim 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Terkoğlu ve taraf avukatları hazır bulundu.
Savcı, daha önce sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar ederek, Terkoğlu’nun üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi. Katılan Hadi Salihoğlu’nun avukatı da mütalaa doğrultusunda karar verilmesini talep etti.
Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını yapan Terkoğlu, “Ben gazeteciyim. Benim vazifem görünen gerçeği yazmak. Görünen gerçek ne? Tanık ifadeleri. Tanık ifadeleri doğrultusunda Adnan Oktar dosyasında ve evinden çıkan belgelerde Hadi Salihoğlu’nun ismi olduğunu yazdım. HSK, Hadi Salihoğlu hakkında bu konuda müfettiş görevlendirdi ve 600 sayfalık bir müfettiş raporu hazırlandı. Bu rapor doğrultusunda Salihoğlu hakkında Yargıtay 5. Ceza Dairesinde dava açıldı” dedi. Terkoğlu’nun savunması devam ettiği sırada katılan Hadi Salihoğlu’nun avukatı “Yalan söylüyor katlanmak zorunda değilim” diye salondan dışarı çıktı.
Terkoğlu’nun avukatı Enes Hikmet Ermaner de esasa karşı beyanında, “hakaret” suçunun oluşmadığını belirterek beraat talep etti.
Mahkeme, Yargıtay 5. Ceza Dairesine yazı yazılarak Hadi Salihoğlu hakkındaki dosyanın akıbetinin sorulmasına ve Salihoğlu hakkında HSK 2. Dairesinin yürüttüğü soruşturma dosyasında herhangi bir karar verilip verilmediği hususunun sorulması için HSK’ya müzekkere yazılmasına karar verdi. Dava 25 Şubat 2025 tarihine ertelendi.
Yapıcı, Ekmekçi ve Altınay’ın yeniden yargılandıkları “Gezi davası” ertelendi
“Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” (TCK 309) suçundan haklarında verilen 18’er yıl hapis cezası Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozulan Mücella Yapıcı, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ali Hakan Altınay “2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet" suçlamasıyla yeniden yargılandığı davanın üçüncü duruşması 9 Ekim 2024 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Yapıcı, Ekmekçi ve Altınay’ın avukatları hazır bulundu. Sanıklar ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme başkanı, dosyanın mütalaaya çıkarılacağını belirterek avukatlara herhangi bir talepleri olup olmadığını sordu. Sanık avukatları eksik hususların giderilmesini talep etti.
Mahkeme, dosyanın esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için savcılığa gönderilmesine karar verdi. Dava 10 Aralık 2024 tarihine ertelendi.
Gazeteci Pelin Özkaptan’a "örgüt propagandası" suçundan hapis cezası
Gazeteci Pelin Özkaptan hakkında iki sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 9 Ekim 2024 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Özkaptan’ın avukatları hazır bulundu. Özkaptan ise duruşmaya katılmadı.
Mahkeme, “örgüt propagandası” suçunu işlediğini sabit görerek Özkaptan’a, 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Yeniden görülen Özgür Gündem davası Aralık ayına ertelendi
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin yöneticileri ile yazarlarının gazetede yayımlanan yazıları nedeniyle Hüseyin Aykol, Ayşe Batumlu Kaya, Eren Keskin ve Reyhan Çapan hakkında “örgüt propagandası” (TMK 7/2) ve "suç işlemeye tahrik" (TCK 214) iddialarıyla yeniden yargılandıkları davanın dokuzuncu duruşması 8 Ekim 2024 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmada avukat Özcan Kılıç hazır bulundu.
Mahkemeye mütalaasını sunan iddia makamı, gazetede terör eylemlerini "meşru gösteren, övücü ve destekleyici" haber ve yazılara yer verildiğini savundu ve “örgüt propagandası” suçlamasından ceza verilmesini istedi.
Avukat Kılıç, esas hakkındaki mütalaaya karşı ek süre talebinde bulundu.
Savunma için süre talebini kabul eden mahkeme heyeti, davayı 19 Aralık 2024 gününe erteledi.
Pınar Gayıp’ın davası Ocak 2025’e ertelendi
Gazeteci Pınar Gayıp’ın “örgüt üyeliği” (TCK 314) iddiasıyla yargılandığı davanın 17. Duruşması 8 Ekim 2024 günü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Mahkeme, sanıklar hakkındaki yurt dışı yasağının devamına hükmetti.
Dava 23 Ocak 2025 gününe ertelendi.
En az 26 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde
11 Ekim 2024 itibarıyla, Türkiye’de en az 26 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.