Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 513

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü – 513

Murat Ağırel ve Timur Soykan’a ev baskınıyla gözaltı; yönetmen Kazım Öz beraat etti; Nazım Daştan ve Cihan Bilgin anmasında gözaltına alınan gazetecilerin davasında mütalaa hazırlanacak

Murat Ağırel ve Timur Soykan’a ev baskınıyla gözaltı 

Gazeteciler Murat Ağırel ve Timur Soykan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü bir soruşturma kapsamında 7 Nisan günü sabah saatlerinde evlerine düzenlenen baskınla gözaltına alındı. Ağırel ve Soykan’ın evlerinde, bilgisayar kasası, hard disk, laptop ve diğer dijital materyallerin incelemesi yapıldı. 

Akşam saatlerinde İstanbul Adliyesine sevk edilen gazeteciler, tutuklama istemiyle Sulh Ceza Mahkemesine sevk edildi. Duruşmanın ardından Ağırel ve Soykan yurt dışına çıkış yasağı ve imza zorunluluğu şeklinde uygulanacak adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

Gazeteciler hakkında, kara para aklama soruşturmasından tutuklu bulunan Flash TV ve Bank Pozitif'in sahibi Erkan Kork'un şikayeti üzerine “tehdit” (TCK 106) ve “şantaj” (TCK 107) iddialarıyla ilgili gözaltı kararı verildiği öğrenildi. 

Eren Öner’e ev hapsi 

Gözaltına alınan eski Bursa Muhalif Yazı İşleri Müdürü Eren Öner, dört ay süreli ev hapsi cezasına çarptırılarak serbest bırakıldı

Öner, pazartesi günü ifade vermeye gittiği adliye gözaltına alınarak Bursa Emniyet Müdürlüğüne götürülmüştü. Emniyette ifade işlemleri tamamlanan Öner, sabah saatlerinde tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmişti. 

Hakimlikçe 4 ay süreyle ev hapsi cezası verilen gazeteci Öner, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

Saraçhane protestolarında tutuklanıp tahliye edilen 7 gazeteci hakkında dava açıldı  

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının tutuklanmasına karşı yapılan eylemleri takip ederken gözaltına alınan gazeteciler hakkında iddianame hazırlandı. Savcılık, Saraçhane eylemlerini takip eden yedi gazetecinin “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla cezalandırılmasını talep etti. 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İmamoğlu’na yakın isimlerin tutuklanmasının ardından 23 ve 24 Mart tarihlerinde İstanbul ve İzmir’de yapılan protestoları takip eden 11 gazeteci gözaltına alınmıştı. 25 Mart’ta İstanbul Adliyesine sevk edilen foto muhabirleri Kurtuluş Arı, Gökhan Kam, Bülent Kılıç, AFP Foto Muhabiri Yasin Akgül, Now TV muhabiri Ali Onur Tosun, gazeteci Zeynep Kuray ve Hayri Tunç ilk olarak serbest bırakılmıştı. Ancak birkaç dakika içinde savcının fikir değiştirerek itiraz etmesine üzerine tekrar mahkemeye çıkarılan gazeteciler, tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Yedi gazeteci, itirazı sonucu 27 Mart’ta Silivri Cezaevinden tahliye edilmişti. 

TRT ve AA yöneticileri hakkında suç duyurusu 

Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, 29 Mart’ta düzenlenen Maltepe Mitingi’ni yayınlamayan TRT ile Anadolu Ajansı yöneticileri hakkında “görevi kötüye kullanma” (TCK 257) iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.  

Eminağaoğlu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusunda, “29 Mart 2025 tarihinde İstanbul Maltepe’de CHP’nin düzenlediği açık hava toplantısına 2 milyon 200 binin üzerinde kişi katılmıştır. Bazı yayın kuruluşları bu sayıyı, gerçeğe aykırı biçimde çok aşağıda gösterse bile, etkinlik gerek konusu ve gerek içeriği itibarıyla bile, haber değeri taşıyan, dünya basınında bile geniş yer bulan bir etkinlik olmuştur. Halkın gerçekleri, Türkiye’deki basın organlarından ve tarafsızlıkla öğrenme konusundaki anayasal hakkı engellenemez” ifadelerini kullandı. 

İki gazetecinin X hesabına erişim engeli 

Gazeteciler Umut Taştan ve Elif Çetiner'in x hesapları erişime engellendi.  

Gazeteciler, @umuttastangzt ve @CetinerElf isimli hesaplardan paylaşım yapmaya devam edecek. 

Nazım Daştan ve Cihan Bilgin anmasında gözaltına alınan gazetecilerin davasında mütalaa hazırlanacak 

Öldürülen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i anmak için Şişhane’de yapılan basın açıklamasında gözaltına alınan gazeteciler Zeynep Kuray, Can Papila, Gülistan Dursun, Hayri Tunç, Enes Sezgin, Osman Akın, Pelin Laçin, Pınar Gayıp, Yadigar Aygün, Yağmur Filiz ve dört diğer sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması 11 Nisan 2025 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü

Davada Gülistan Dursun, Serpil Ünal, Hayri Tunç, Osman Akın, Can Papila ve Enes Sezgin’in "örgüt propagandası" ve "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamaları, Zeynep Kuray ve diğer sanıklar ise “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla yargılanıyor. 

Bütün sanıklar ve avukatları duruşmada hazır bulundu. 

Avukat savunmaları ardından kararını açıklayan mahkeme, gazeteciler Kuray, Aygün, Laçin ve bir diğer sanık hakkındaki dosyaların ayrıldığını ve asliye ceza mahkemesine gönderileceğini belirtti. 

Mahkeme, diğer yargılananlar hakkında mütalaa hazırlanması için duruşmayı 27 Mayıs tarihine erteledi. 

Yönetmen Kazım Öz beraat etti 

Yönetmen Kazım Öz’ün, 10 yıl önce çektiği “Zer” filminin bir sahnesinde duvarda gözüken sloganlar gerekçesiyle, “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 10 Nisan 2025 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 

P24 tarafından takip edilen duruşmada Kazım Öz ve avukatları hazır bulundu. 

Savcı, 13 Mart tarihli duruşmada sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar ederek sunan savcı, Öz’ün üzerine atılı “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılmasını istedi. 

Mahkeme, “örgüt propagandası” suçu için aranan özel kastın oluştuğuna dair yeterli delil bulunmadığından Öz’ün beraatına karar verdi. 

Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz. 

Mehmet Şahin’in davasında gizli tanık dinlenecek 

Xwebûn gazetesi yazarı Mehmet Şahin’in katıldığı toplantı ve basın açıklamaları, haber kaynakları ile yaptığı görüşmeler gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” (TCK 314) iddiasıyla yeniden yargılandığı davanın ikinci duruşması 10 Nisan 2025 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 

Duruşmaya Şahin ve avukatı Resul Temur katıldı. 

Mahkeme, Şahin'in 20 gazeteciyle birlikte yargılandığı dava dosyasının Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davayla birleştirilmesine karar verdi.  

Mahkeme, Ulaş mahlaslı gizli tanığın dinlenilmesine hükmederek, davayı 19 Haziran 2025 tarihine erteledi. 

Sanatçı Ferhat Tunç’un davası Temmuz ayına ertelendi 

Sanatçı Ferhat Tunç’un “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) iddiasıyla yargılandığı davanın 15. duruşması 8 Nisan 2025 günü Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.  

Yurt dışında bulunan Tunç duruşmaya katılmazken, avukatı Fatma Hopikoğlu da mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. 

Dava 8 Temmuz 2025 gününe ertelendi. 

Neşe İdil her iki suçlamadan da beraat etti 

Gazeteci Neşe İdil’in “dini değerleri aşağılama” (TCK 216) ve “suçu ve suçluyu övme” (TCK 215) suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması 8 Nisan 2025 günü Anadolu 60. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.  

Duruşmada İdil ve avukatı Didare Hazal Sümeli hazır bulundu. 

İdil, “Ben suç işlediğime inanmıyorum, ifade özgürlüğü kapsamında yazdım. Gösterdiğiniz paylaşım hesapta zaten en fazla bir saat kalmıştır” dedi. 

Hâkimin sorusu üzerine İdil, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ettiğini belirtti. 

Savcılık esas hakkındaki mütalaasında İdil’in atılı suçlardan cezalandırılmasını talep etti.  

Mahkeme, her iki suçlamadan da Neşe İdil’in beraatına hükmetti. 

İdil, Twitter hesabından yaptığı iki paylaşım gerekçesiyle “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” ve “suçu ve suçluyu övme” suçlamalarıyla yargılanıyordu. 

Sibel Hürtaş’a ilk duruşmada beraat 

Gazeteci Sibel Hürtaş hakkında “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması 7 Nisan 2025 günü Ankara 55. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü

2020 yılında Meclis önünde yapılan bir protestoyu takip ederken darp edilerek gözaltına alınan gazeteci Sibel Hürtaş hakkında, Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan davada 2023 yılında "görevi yaptırmamak için direnme" (TCK 265) suçlamasıyla 8 ay 10 gün hapis cezası verilmişti. Daha sonra hapis cezası 10 bin TL adli para cezasına çevrilmişti. Hürtaş’ın dava savunmasında, kendisini darp eden polislere yönelik “işkenceci” ifadesini kullanması üzerine bir polis savcılığa şikâyette bulunmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da Hürtaş hakkında “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla iddianame hazırlamıştı. 

Hürtaş ve avukatı Sercan Aran duruşmada hazır bulundu. 

İlk olarak söz alan Hürtaş savunmasında “işkenceci” ifadesini kullandığı polis memurunun kendisine yönelik kötü muamelesini ve müşteki polis memurunun bu kötü muamele esnasında “öl zaten, ölmeni istiyorum” dediğini anlattı. Hürtaş savunmasında kullandığı ifadelerin de savunma hakkı kapsamında dile getirildiğini belirtti. 

Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, polis memuruna yönelik “işkenceci” ifadesinin hakaret değil kaba söz olarak nitelendirildiğini ve suçun unsurlarının oluşmadığını belirtti.  

Mahkeme, Hürtaş hakkında beraat kararı verdi. 

En az 32 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde    

2009 yılından beri tutuklu olan Radyo Dünya Genel Yayın Yönetmeni Kenan Karavil'in cezasının bitmesi sonucu İzmir Kırıklar Cezaevinden tahliye edilmesinin ardınan, 11 Nisan 2025 günü itibarıyla, Türkiye’de en az 32 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.  

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir. 

Yukarı