Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Anayasa Mahkemesi, Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve beş eski Cumhuriyet çalışanının başvurularını reddetti; TTB davasında 11 hekime hapis cezası verildi
Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, tutuklu gazeteciler Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak ile Cumhuriyet gazetesi eski çalışanları Akın Atalay, Murat Sabuncu, Ahmet Şık, Bülent Utku ve Önder Çelik’in bireysel başvurularını reddetti.
AYM, 2-3 Mayıs 2019 tarihlerinde iki gün boyunca gerçekleşen Genel Kurul’da görüştüğü 10 başvurunun yedisinde “ihlâl yoktur” kararı verdi.
Mahkeme, başvuruculardan Kadri Gürsel, Murat Aksoy ve Ali Bulaç’ın ise kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı ile ifade özgürlüğü haklarının ihlâl edildiğine karar verdi.
Konu ile ilgili habere bu bağlantıdan erişilebilir.
AYM, yaklaşık 3 yıldır tutuklu bulunan gazeteci Ziya Ataman adına yapılan bireysel başvuruyu da reddetti. Ret kararında kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlâl edildiği iddiasının “dayanaktan yoksun” olduğu, adil yargılama hakkının ihlâl edildiği yönündeki iddianın ise “başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez” olduğu belirtildi.
Mezopotamya Ajansı muhabiri gözaltına alındı
Mezopotamya Ajansı stajyer muhabiri Barış Polat, 3 Mayıs günü Urfa Adliyesi girişinde bulunan polis noktasında gözaltına alındı. Haber takibi için adliyeye giden Polat’ın adliye içinde fotoğraf çektiği gerekçesiyle gözaltına alındığı ve Urfa Emniyet Müdürlüğü TEM şubesine götürüldüğü bildirildi.
TTB Merkez Konsey davasında 11 hekime hapis cezası verildi
Türkiye’nin Afrin’e yönelik operasyonuna ilişkin “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı bir açıklama yayımladıkları için haklarında dava açılan Türk Tabipler Birliği (TTB) 2016-2018 dönemi Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı davada mahkeme hükmünü açıkladı.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın 3 Mayıs günü görülen üçüncü duruşmasında davada yargılanan 11 hekime “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan ikişer kez 10 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, sanıklardan Hande Arpat’a sosyal medya paylaşımlarında “terör örgütü propagandası yaptığı” gerekçesiyle 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verdi. Cezalar ertelenmedi.
TV10 çalışanlarının duruşması ertelendi
KHK ile kapatılan TV10’un kameramanı Kemal Demir ve kanalın çalışanlarından Kemal Karagöz’ün “örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuksuz olarak yargılandığı davanın ikinci duruşması 2 Mayıs günü İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Demir ve Karagöz Aralık 2017’de gözaltına alınmış, gözaltı süresinin sonunda çıkarıldıkları mahkeme, Demir’i tutuklayarak Silivri Cezaevine gönderirken Karagöz’ü adlî kontrol şartıyla serbest bırakmıştı. Demir ve Karagöz hakkında açılan davanın 3 Temmuz 2018 günü görülen ilk duruşmasında İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi yetkisizlik kararı vererek dosyayı Mersin’e göndermiş, Mersin’deki mahkemenin de yetkisizlik kararı vermesi üzerine dosya Yargıtay’a gitmişti. Yargıtay’ın İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetkili olduğuna karar vermesi üzerine dosyayı inceleyen mahkeme, 8 Şubat 2019 günü Demir’in adlî kontrol şartıyla tahliyesine karar vermişti.
P24 tarafından izlenen ikinci duruşmada Demir ve Karagöz ile avukatları hazır bulundu. Avrupa Parlamentosu’ndan Rebecca Harms ve Uluslararası Basın Enstitüsü’nden (IPI) Caroline Stockford da Demir ve Karagöz’e destek olmak üzere adliyeye geldi.
Duruşmada söz alan Demir ve Karagöz, iddianamede kendilerine yöneltilen suçlamaları reddetti. Karagöz’ün avukatı Hüseyin Çalışçı, müvekkilinin imza yükümlülüğü şeklindeki adlî kontrolünün kaldırılmasını talep etti. Demir’in avukatı Seyit Demir de müvekkilinin akrabalarının yurtdışında yaşadığını belirterek Demir’in yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasını istedi.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, Demir’in yurtdışı çıkış yasağının kaldırılması talebini reddederken, Karagöz’ün imza yükümlülüğünü kaldırdı. Demir ve Karagöz’ün duruşmalardan vareste tutulmalarına karar veren mahkeme, davayı 10 Eylül’e erteledi.
Bakur davası Temmuz ayına ertelendi
Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu ve yönetmen Çayan Demirel’in yönetmenliğini yaptıkları Bakur (Kuzey) adlı belgesel nedeniyle “örgüt propagandası” suçlamasıyla yargılandıkları davanın altıncı duruşması 2 Mayıs günü Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada Mavioğlu ve Demirel ile avukatları hazır bulundu. Duruşmayı aralarında milletvekilleri Ayşe Acar Başaran ve Ahmet Şık, Belgesel Sinemacılar Birliği yönetim kurulu adına Serdar Güven, Altyazı sinema dergisinden Enis Köstepen ile akademisyenler, tiyatrocular ve belgesel sinemacıların da bulunduğu çok sayıda izleyici takip etti.
Mahkeme heyeti, Mavioğlu hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “propaganda” suçlamasıyla halen yürütülmekte olan bir soruşturma olduğunu tutanağa geçirdi.
Heyet, duruşma sonunda açıkladığı ara kararında mütalaaya karşı beyanlar için süre verilmesine ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak Mavioğlu hakkındaki soruşturma dosyasının bir örneğinin istenmesine karar vererek davayı 18 Temmuz’a erteledi.
Ferhat Tunç hakkında yeni yakalama kararı çıkarıldı
Müzisyen Ferhat Tunç hakkında, “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamalarıyla açılan davada yakalama kararı çıkarıldı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, 2 Mayıs günü görülen duruşmada Tunç’un avukatı Fatma Hopikoğlu tarafından sunulan mazereti dikkate almadı. Tunç hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar veren mahkeme, davayı 17 Ekim 2019 tarihine erteledi.
Adil Demirci’nin yurtdışına çıkış yasağı kaldırılmadı
Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Adil Demirci’nin “örgüt üyeliği” ve “propaganda” suçlamalarıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 30 Nisan günü İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmayı Almanya Başkonsolosluğu’ndan temsilciler de izledi.
Duruşma, ifadeleri alınmayan üç sanığın savunmaları ile başladı. Sonrasında söz alan duruşma savcısı, mevcut delil durumu ve tutuklulukta geçirdikleri süre dikkate alınarak davanın dört tutuklu sanığının yurtdışına çıkış yasağı ve imza yükümlülüğü ile tahliye edilmelerini istedi.
Mahkeme başkanının Demirci’ye “Suriye’ye ve Irak’a kuryelik yapmak için gittiği” yönündeki istihbarat raporunu sorması üzerine Demirci, Suriye’ye ve Irak’a hiç gitmediğini belirterek söz konusu iddiayı reddetti. Demirci, İstanbul dışına ve yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.
Demirci’nin avukatı Keleş Öztürk de, istihbarat raporunun hukuka uygun olarak hazırlanmadığını ve bu nedenle dosyadan çıkarılması gerektiğini ifade etti. Öztürk, çifte vatandaşlığı bulunan ve ailesi Almanya’da yaşayan Demirci’nin il dışına ve yurtdışına çıkış yasaklarının kaldırılmasını talep etti.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, tüm tutuklu sanıkların adlî kontrolle tahliyelerine hükmetti. Mahkeme, Demirci’ye uygulanan adlî kontrol tedbirlerinin kaldırılması talebini ise reddetti. Davanın bir sonraki duruşması 15 Ekim 2019 günü görülecek.
Gözaltına alınan Yurt gazetesi yayın yönetmeni serbest bırakıldı
Yurt gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ali Avcu, ifade için çağrıldığı Alibeyköy Karakolu’nda 30 Nisan günü gözaltına alındı. Sağlık kontrollerinin ardından Kartal Adliyesine götürülen Avcu, adliyede ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Avcu’nun, 2018 yılında yayımlanan Kırk Katır mı? Yoksa Kırk Satır mı? Bir Dönemin Anatomisi adlı kitabı gerekçe gösterilerek gözaltına alındığı öğrenildi.
Alican Uludağ’a açılan tazminat davası ticaret mahkemesine gönderildi
Cumhuriyet gazetesi muhabiri Alican Uludağ’a bir market zinciri tarafından markanın ticarî hakları ve kişilik haklarının ihlâl edildiği iddiasıyla 250 bin TL tazminat talebiyle açılan davanın ilk duruşması 30 Nisan günü Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada davacı BİM marketlerinin avukatı Ceren Bulut söz alarak, mahkemeye henüz sunmadıkları deliller olduğunu, bu delilleri sunacaklarını ifade etti.
Sonrasında Uludağ’ın avukatı Buket Yazıcı söz alarak, Uludağ’ın davada suçlama konusu edilen iki tweeti ve bir haberi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Uludağ’ın ilk tweetten sonra davacı kurumun araması üzerine söz konusu paylaşımı kaldırdığını ifade eden Yazıcı, diğer suçlama konusu sosyal medya paylaşımının ise Uludağ’a Apple firması tarafından gönderilen ihtarname olduğunu, haberde de bu ihtarnameye yer verildiğini belirtti. Yazıcı, Uludağ’ın basın özgürlüğü kapsamında söz konusu tweeti paylaşıp haberini yaptığının altını çizdi. Yazıcı, “Haberin ardından Apple ürünün satışını durdurtmuştur. Bu da müvekkilimin haberinin doğruluğunu kanıtlar” diye konuştu.
Duruşma sonunda Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi, “ürüne dönük karalama olması” gerekçesiyle görevsizlik kararı vererek dosyayı İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemesine gönderdi.
Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi
P24 tarafından açık kaynaklardan derlenen bilgiler ışığında oluşturulan listeye göre, 3 Mayıs 2019 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 146 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.