Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Yeniden görülen Özgürlükçü Demokrasi davasında gazetecilere hapis cezası

Yeniden görülen Özgürlükçü Demokrasi davasında gazetecilere hapis cezası

KHK ile kapatılan gazetenin eski çalışanları, “üye olmamakla birlikte örgüte yardım” suçundan hapis cezasına çarptırıldı

 

CANSU PİŞKİN, İSTANBUL

 

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 2018 yılında kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin eski çalışanlarının “örgüt üyeliği,” (TCK 314) “örgüt propagandası,” (TMK 7/2) halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) ve suçu ve suçluyu övme” (TCK 215) suçlamalarıyla yeniden yargılandıkları davanın 11. duruşması 9 Mayıs 2024 günü İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada sanıklardan İshak Yasul ve sanık avukatları hazır bulundu.

 

7 Nisan 2022 tarihli esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, editörler Hicran Urun, Mehmet Ali Çelebi ve Reyhan Hacıoğlu, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İshak Yasul, imtiyaz sahibi İhsan Yaşar ve personel sorumlusu Pınar Tarlak’ın "örgüt üyeliği,” (TCK 314/2) "örgüt propagandası” (TMK 7/2) ve "örgüt yayınlarını zincirleme şekilde basmak ve yayımlamak” (TMK 6/2) suçlarından cezalandırılmalarını; gazetenin Hakkari Yüksekova ilçesindeki dağıtım sorumlusu Mizgin Fendikin ise gazete içeriği haberlerden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle beraatını istedi.

 

Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını yapan İshak Yasul, üzerine atılı suçlamaları reddetti. Yasul, beş yıldır devam eden yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını ve beraatını talep etti.

 

“Hukuk zorlanıyor”

Sanıkların avukatı Sercan Korkmaz, esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanında, dosyanın soruşturma safhasından itibaren problemli olduğunu söyledi. “Müvekkiller örgütsel faaliyetlerle suçlanıyorlar ama soruşturma aşamasında yapılan tek bir dinleme bile yapılmamış, delil yok. Dosyada hukuki nitelik olarak tartışılacak tek konu propaganda atfına yönelik olabilir. Basına yönelik özel bir güvenlikli konseptin yargısal yansıması bu dava. Çünkü hukuk zorlanıyor, yeterli, ikna edilebilir ve maddi gerekçeler verilemiyor” diyen Korkmaz, müvekkilleri hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını ve beraatlarını talep etti.

 

Avukat Özcan Kılıç da iddianamede ve mütalaada bireyselleştirme yapılamadığını, sanıkların hangi olaylardan sorumlu olduklarının muğlak bırakıldığını söyledi.

 

Son sözü sorulan Yasul, beraatını istedi.

 

Mizgin Fendikin baraatına hükmeden mahkeme, hakkında devam eden başka yargılamaları olması sebebiyle Pınar Tarlak’ın dosyasını tefrik etti.

 

Üye olmamakla birlikte örgüte yardım” (TCK 220/7) suçundan Mehmet Ali Çelebi 3 yıl 9 ay; Reyhan Hacıoğlu, İhsan Yaşar, İshak Yasul ve Hicran Urun ise 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

 

Sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirleri de kaldırıldı.

 

Davanın geçmişi

Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin eski çalışanları hakkında açılan dava 28 Haziran 2019 tarihinde hükme bağlanmıştı. Mahkeme, gazeteciler Hicran Urun, Reyhan Hacıoğlu ve İshak Yasula “üye olmamakla birlikte örgüte yardım” suçundan ayrı ayrı 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası vermişti. Yasula ayrıca “örgüt propagandası” suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası veren mahkeme, Mehmet Ali Çelebiyi de “örgüte üye olmamakla birlikte yardım” suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Gazetenin İmtiyaz Sahibi İhsan Yaşara silah bulundurmaktan” 10 ay hapis cezası veren mahkeme, cezayı 500 TL para cezasına çevirmişti. Pınar Tarlak, Ramazan Sola ve Mizgin Fendik hakkında ise tüm suçlamalar yönünden beraat kararı vermişti. Avukatlar kararı istinaf mahkemesine taşımıştı.

 

Mart 2021’de dosya üzerinden karar veren istinaf mahkemesi, editörler Hicran Urun, Mehmet Ali Çelebi ve Reyhan Hacıoğluna “üye olmamakla birlikte örgüte yardım,” Yazı İşleri Müdürü İshak Yasula ise “örgüt propagandası” ve “örgüte yardım” suçlamalarıyla verilen cezaları bozmuştu. Gazete çalışanları Mizgin Fendik ve Pınar Tarlak hakkında verilen beraat kararlarını ve İmtiyaz Sahibi İhsan Yaşara ruhsatsız silah bulundurma” suçundan verilen para cezasını da bozan istinaf, dosyayı yeniden yargılama için İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.

Yukarı