Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Esas hakkında mütalaada ev hapsindeki Şahin Alpay dahil 9 yazar için “Anayasayı ihlâl” ve “örgüt üyeliği” suçlarından ceza istendi, 20 sanığın dosyası ayrıldı
Aralarında kapatılan Zaman gazetesinin eski köşe yazarları Şahin Alpay, Ahmet Turan Alkan, Ali Bulaç ve Mümtazer Türköne’nin de bulunduğu 18’i tutuklu 31 kişinin “darbe” ve “FETÖ üyeliği” suçlamalarıyla yargılandığı “Zaman davasının” üçüncü duruşması, 5 Nisan 2018 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, davada yargılanan yazarlardan dokuzu için “Anayasayı ihlâl” ve “örgüt üyeliği” suçlamalarıyla ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezası ile tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hâllerinin devamını talep ederken, bu dokuz yazardan aralarında Şahin Alpay’ın da bulunduğu tutuksuz yargılanan beş kişi için ise tutuklama talep etmedi.
Ara kararlarını açıklayan mahkeme tüm tutuklu sanıkların tutukluk hâllerinin devamına ve Şahin Alpay’ın ev hapsinin kaldırılması yönündeki talebinin reddedilmesine hükmederken, savunmaların hazırlanması için davanın bir sonraki duruşmasını 10-11 Mayıs tarihlerine erteledi.
Silivri Cezaevi yerleşkesinde görülen duruşmayı P24’ün yanı sıra Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) ve Londra merkezli ifade özgürlüğü kuruluşu Article 19 temsilcileri ile Avrupa Birliği’nin Ankara büyükelçiliği yetkilileri ve İsveç Konsolosu da mahkeme salonundan izledi.
Mütalaadaki suçlamalar
Savcı mütalaasında tutuklu yargılanan yazarlar Ali Bulaç, Mümtazer Türköne, Ahmet Turan Alkan, eski Zaman Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mehmet Özdemir, eski Zaman Ankara Temsilcisi Mustafa Ünal ve gece editörü İbrahim Karayeğen’in TCK 309/1 kapsamındaki “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle, TCK 314/2 kapsamındaki “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan ise üst sınırdan, 15’er yıl hapisle cezalandırılmalarını talep etti.
Mart ayında Anayasa Mahkemesi kararıyla 590 günü aşkın tutukluluğun ardından Silivri Cezaevi’nden tahliye edilerek ev hapsine konulan Şahin Alpay ve tutuksuz yargılanan Orhan Kemal Cengiz ve İhsan Dağı’ya da “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamaları yönelten savcı, Alpay, Dağı ve Cengiz hakkında tutuklama talebinde bulunmadı.
Yine tutuksuz yargılanan yazarlar Lale Kemal ve Nuriye Akman için ise mütalaada TCK 220/7 kapsamında “örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın örgüte yardım etmek” suçlamasıyla ceza talep edilirken, Kemal ve Akman’ın diğer suçlamalardan beraatleri istendi.
Yazarların ardından Gülen cemaatine ait medya grubunun çeşitli kademelerinde görev alan diğer sanıklar hakkındaki mütalaasında savcı, Cihan Haber Ajansı eski çalışanı Osman Nuri Arslan için “ByLock ve malları mali takipten kaçırmak maksadıyla satma” iddiasıyla, Cihan Haber Ajansı Genel Müdürü Faruk Akkan için ise “ByLock kullanımı ve mal kaçırmaya aracılık” iddialarıyla yine “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan ceza talep etti.
Savcı, Cihan ve Samanyolu şirketlerinde hisse sahibi olan Sedat Yetişkin, Cihan Haber Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Metin Sekizkardeş, Cihan Medya’da hisse sahibi olduğu belirtilen Timaş Yayınları eski Yönetim Kurulu Başkanı Osman Nuri Öztürk ile Adil Gülçek, Süleyman Sargın, Ahmet İrem ve Alaattin Güner hakkında da “örgüt üyeliği” suçundan ceza talep ederken, diğer suçlardan beraatlerini istedi.
Tutuklu sanıklar Murat Avcıoğlu, Zafer Özsoy, Cuma Kaya, Hüseyin Turan ve Irmak TV yöneticisi Şeref Yılmaz için de “örgüt üyeliğinden” ceza, diğer suçlardan beraat ve tutukluluğun devamı talebinde bulunan savcı, duruşmaya verilen öğle arasının ardından tamamladığı mütalaasında gazetenin seri ilanlar bölümünde çalışan Ali Hüseyin Çelebi ile bir önceki duruşmada tahliye edilen reklam departmanı çalışanları İsmail Küçük, Hüseyin Belli ve Onur Kutlu, ve ayrıca Yüksel Durgut için de yine “örgüt üyeliği” suçundan ceza talep etti.
Savunmalar
Mütalaanın tamamlanmasının ardından sanıklara söz verildi.
Mümtazer Türköne, suçlamalara dayanak olarak gösterilen yazılarındaki “eleştiri cümlelerimi yan yana koyarak terör suçu çıkarmazsınız” dedi.
Ardından söz alan Mustafa Ünal ise, yöneltilen suçlamalardan ötürü şok içerisinde olduğunu belirterek, “620 günde sadece üç duruşma, ve üç ayrı mahkeme başkanı gördük. Siz böyle bir mahkemede yargılanmak ister misiniz?” dedi.
Ahmet Turan Alkan da, Şahin Alpay hakkındaki Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında tespit edilen hak ihlallerinin yargılama mahkemesince görmezden gelindiğini belirterek, savunmasına şöyle devam etti: “Anayasa Mahkemesi kararı aileme, ‘Başınızı yere eğmeyin; babanız, eşiniz, kardeşiniz, 65 yaşında, sırf birilerinin keyfi için içeride’ diyor. Yüksek Mahkeme kararının bana ve arkadaşlarıma re’sen kullanılmasını talep ediyorum.” Alkan, “Ben sadece yazı yazdım. Anayasa’yı ihlal ettiğime dair başka bir kanıt gösterin. Görüşlerimi hiç değiştirmedim,” dedi.
Ardından söz alan Ali Bulaç ise, “Sayın savcının yazıları yorumlama hakkı yoktur, kendisi niyet okuyor” dedi. Bulaç, kendisinin sivil İslam üzerine tezleriyle tanındığını, Gülen hareketinin darbe girişimine destek vermenin kendini inkâr etmek anlamına geleceğini sözlerine ekledi.
Verilen kısa aranın ardından söz alan Mehmet Özdemir, tahliye talebinin Anayasa Mahkemesi kararlarının bireysel olduğu gerekçesiyle reddedildiğini belirterek, “Bu bireysel kararlar emsal kabul edilmiyor mu?” dedi.
Ardından söz alan Şahin Alpay, mütalaada daha önce iddianamede yer almayan iddialarla karşılaştıklarını belirterek süre talebinde bulundu. Alpay ayrıca geride kalan 20 ay içinde 88 kez hastaneye götürüldüğünü, 16 Mart’taki tahliyesinin ardından ise ev hapsine konulması nedeniyle doktora gidemediğini belirterek, kronik hastalıkları bulunduğu için hakkındaki ev hapsi kararının kaldırılmasını talep etti.
Orhan Kemal Cengiz de savunma için ek süre talep etti.
Alpay’ın avukatı: “Ev hapsi kaldırılmazsa AYM’ne başvuracağız”
Duruşmada Şahin Alpay’ın avukatı Aynur Tuncel Yazgan, mütalaada Alpay ile ilgili sunulan pek çok belgenin iddianamede ve dosyada olmadığını belirtti. Yazgan sözlerine şöyle devam etti: “Deliller duruşmada okunmamışken savcı bugün ilk kez duyduğumuz belgeleri nereden bulmuştur? Soruşturma bittikten sonra ancak mahkeme delil toplamaya karar verirse yeni delil toplanır. Mahkeme böyle bir istemde mi bulunmuştur? Okunmayan deliller var. İtirazımız varsa sözümüz alınmalıdır. Bu davada henüz delil ikame edilmemiştir.”
Alpay hakkındaki ev hapsine de değinen Yazgan, “Anayasa Mahkemesi kuvvetli suç belirtisi yoktur diyorsa yoktur ve kimse tutuklanmamalıdır. Ev hapsi kararı ihlâli gidermez. Eğer ev hapsi kararı bugün kaldırılmazsa yeniden Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız” dedi.
Ara karar
Esas hakkındaki savunmaların alınmasının ardından söz alan savcı, Alpay’ın ev hapsinin kaldırılması talebinin reddini ve davadaki 18 tutuklu sanığın tutukluluk hâllerinin devamını istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, savcının mütalaası yönünde tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hâllerinin devamına ve Şahin Alpay’ın ev hapsinin kaldırılması yönündeki talebinin reddedilmesine hükmetti.
Mahkeme, gazetenin yazarları dışında kalan sanıklar Osman Nuri Arslan, Şeref Yılmaz, Faruk Akkan, Hakan Taşdelen, Murat Avcıoğlu, Zafer Özsoy, Cuma Kaya, Hüseyin Turan, Ahmet Metin Sekizkardeş, Alaattin Güner, Osman Nuri Öztürk, Süleyman Sargın, Ali Hüseyin Çelebi, İsmail Küçük, Onur Kutlu, Hüseyin Belli, Yüksel Durgut ve Ahmet İrem’in dosyalarının “diğer sanıkların atılı eylemleriyle aralarında hukukî ve fiilî irtibat bulunmadığından” bu dosyadan ayrılmasına ve haklarında açılan kamu davalarının 27 Nisan ve 30 Nisan tarihlerine ertelenmesine; etkin pişmanlıktan yararlanan sanıklar Adil Gülçek ve Sedat Yetişkin’in ayrılan dosyaları hakkında açılan davaların duruşmalarının ise sırasıyla 11 Nisan ve 8 Mayıs tarihlerinde görülmesine hükmetti.
Mahkeme gazetenin yazarlarının yargılanmakta olduğu ana davanın bir sonraki duruşmasının ise 10-11 Mayıs tarihlerinde Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görülmesine karar verdi.
10 Nisan 2017 tarihinde 30 sanık hakkında düzenlenen iddianamenin kabulüyle açılan davadaki sanık sayısı, Zaman gazetesi yöneticilerinden Adil Gülçek’in dosyasının da bu dosyayla birleştirilmesinin ardından 31’e çıkmış, davanın ilk duruşması 18-19 Eylül 2017 tarihlerinde görülmüştü.
Davanın 2017’nin Aralık ayında görülen ikinci duruşmasında gazetenin reklam departmanı çalışanları Hüseyin Belli, Onur Kutlu ve İsmail Küçük cezaevinden tahliye edilmiş, böylelikle davada tutuklu yargılananların sayısı 22’den 19’a düşmüştü. Alpay’ın, Silivri’de 594 gün tutuklu kalmasının ardından 16 Mart'ta Anayasa Mahkemesi kararıyla cezaevinden tahliye edilmesiyle davada tutuklu yargılanan sanıkların sayısı 18 olmuştu.