Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Altan ve Alpay'ın avukatlarından yüksek yargı kararlarına uyma çağrısı

Altan ve Alpay'ın avukatlarından yüksek yargı kararlarına uyma çağrısı

Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın avukatları: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği olmalı, yüksek yargı kararları yok sayılmamalı”

 

Tutuklu gazeteciler Mehmet Altan ve Şahin Alpay'ın avukatları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 6 Mart günü bir törende yaptığı konuşmada verdiği mesajlara destek vererek yüksek yargı kararlarının uygulanması çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Salı günkü konuşmasında “Zaman zaman mahkemelerimizin, yüksek yargı kurumlarımızın, Anayasa Mahkemesinin kararlarını eleştirdiğimiz olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Ama hiçbir zaman bu kararları yok saymadık. Gereğini yerine getirme konusunda tereddüde düşmedik. Eleştirmek başkadır, tabi olmak başkadır," diye konuşmuştu.

Avukatlar Ergin Cinmen, Figen Albuga Çalıkuşu, Ferat Çağıl ve Melike Polat, 7 Mart günü yaptıkları ortak açıklamada, Erdoğan'ın bu konuşmasında hukuk, yargı ve adalet zemininde olması gerekeni tarif ettiğini söyledi. Altan ve Alpay hakkında Anayasa Mahkemesi'nce verilen ihlal kararlarının uygulanmadığını hatırlatan avukatlar "Anayasa Mahkemesi kararına direnen mahkemelerin hukukî ve tarihsel bir sorumluluk taşımakta olduğunu tekrar hatırlatmayı görev biliyoruz," dedi.

Açıklamanın tam metnini aşağıda sunuyoruz:

 

6 Mart’ta “150. Yılında Yargıtay Sempozyumu ve Yeni Yargıtay Binası Temel Atma Töreni”nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Zaman zaman mahkemelerimizin, yüksek yargı kurumlarımızın, Anayasa Mahkemesinin kararlarını eleştirdiğimiz olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Ama hiçbir zaman bu kararları yok saymadık. Gereğini yerine getirme konusunda tereddüde düşmedik. Eleştirmek başkadır, tabi olmak başkadır. Biz adaletin tecellisi konusunda farklı görüşe sahip olduğumuz için eleştirme hakkına elbette sahibiz. Ama bunlara uyup uymama konusunda layüsel değiliz. Herkes gibi biz de mahkemelerin kararlarına uyuyoruz, uymaya da devam edeceğiz” dedi.

Mehmet Altan ve Şahin Alpay’ın savunucuları olarak Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu açıklamalarını çok anlamlı ve yerinde buluyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı hukuk, yargı ve adalet zemininde olması gerekeni tarif etmiştir.

Ancak ne yazık ki ülkemiz pratiğinde, mahkemeler nezdinde yaşananlar bu tarife uymamaktadır. 11 Ocak 2018 tarihinde, Türkiye’de hukuk tarihinde bir ilk yaşanmış ve Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun iki ayrı kararı ile Prof. Dr. Mehmet Altan ile Dr. Şahin Alpay hakkında vermiş olduğu hak ihlalleri kararlarına derece mahkemeleri uymamıştır.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, dava dosyalarını UYAP üzerinden incelemiştir. Prof. Dr. Mehmet Altan’ın dosyasında esas hakkında verilmiş mütalaayı da görerek, tüm delilleri inceleyerek tutuklama için dahi somut olguların bulunmadığına karar vermiştir. Hal böyle iken derece mahkemeleri Anayasa’ya aykırı olarak bu kararın gereğini yerine getirmemişler, üstelik tutuklama için dahi somut olgu bulunmayan dosya kapsamına göre, Prof. Dr. Mehmet Altan hakkında diğer sanıklarla birlikte ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilebilmiştir.

“Üst mahkeme kararlarını hiçbir zaman yok saymadık” diyen Cumhurbaşkanı’nın söylediğinin tam aksine derece mahkemeleri olan İstanbul 26., 27. (Mehmet Altan dosyası için) ve 13., 14. (Şahin Alpay dosyası için) Ağır Ceza Mahkemeleri yaptığımız başvuruları ret ederken defalarca Anayasa’yı ve Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun kararlarını yok saymışlardır.

Mahkemeleri hukuka ve Anayasa’ya uymaya davet ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanının “üst mahkeme kararlarının gereğini yerine getirmekte tereddüt etmedik, bu kararları yok saymadık, uyup uymama konusunda layüsel değiliz, mahkeme kararlarına herkes gibi uyuyoruz, uymaya da devam edeceğiz” beyanını esas kabul ederek, üst mahkeme olan Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun kararlarına uyulmasını ve hak ihlallerinin tahliye kararı verilerek ortadan kaldırılmasını bekliyoruz.

AİHM’in ülkedeki görüntüsü Anayasa Mahkemesidir. Ve Anayasa Mahkemesi söz konusu iki başvuruda hak ihlallerini saptamıştır. AİHM, Prof. Dr. Mehmet Altan ve Dr. Şahin Alpay hakkında verdiği kararları 20 Mart 2018 tarihinde açıklayacağını duyurdu. AİHM’in de AYM gibi hak ihlallerine hükmetmesi ihtimali yüksektir.

Gelinen aşama vahimdir, Anayasa Mahkemesi kararına direnen mahkemelerin hukukî ve tarihsel bir sorumluluk taşımakta olduğunu tekrar hatırlatmayı görev biliyoruz.

Saygılarımızla.

Avukat Ergin Cinmen, Avukat Figen Albuga Çalıkuşu, Avukat Ferat Çağıl, Avukat Melike Polat

7 Mart 2018
Yukarı