Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Erdem Gül yeniden yargılandığı MİT TIR'ları davasında hapis cezasına çarptırıldı

Erdem Gül yeniden yargılandığı MİT TIR'ları davasında hapis cezasına çarptırıldı

Gül, 2014 yılında Jandarma tarafından durdurulan MİT’e ait olduğu öne sürülen tırlarla Suriye’deki cihatçı gruplara silah ve mühimmat sevk edildiği iddialarını haberleştirdiği gerekçesiyle yargılanıyordu

 

CANSU PİŞKİN, İSTANBUL

 

Cumhuriyet gazetesi eski Ankara temsilcisi Erdem Gül’ün MİT TIR'ları görüntülerinin yayınlanması nedeniyle “örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” (TCK 220/7) suçlamasıyla yeniden yargılandığı davanın üçüncü duruşması 28 Şubat 2024 günü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

 

P24 tarafından takip edilen duruşmada, Erdem Gül ve avukatları hazır bulundu.

 

30 Kasım 2023 tarihli duruşmada sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, “yayın yasağına rağmen FETÖ/PDY mensuplarının temin ettiği ulusal güvenlik ve devlet sırrı kapsamında kalan devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgi, belge ve görüntülerin yayınlanarak ifşa edildiğini” savunarak, Gül’ün üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi.

 

Gül’ün avukatları Anayasa’ya aykırılık iddiasıyla yargılamanın durdurulmasını istedi

Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını yapan Gül, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Çünkü gazetecilik suç değildir” dedi.

 

Esasa karşı beyanda bulunan Gül’ün avukatı Fikret İlkiz, “örgüte yardım” suçunu düzenleyen TCK 220/7’nin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek, bu maddeden mahkûmiyet kararı verilmesinin mümkün olmadığını söyledi. İlkiz, “Siz basın özgürlüğüne inanmıyorsunuz. Siz Anayasa Mahkemesi kararlarını da tanımıyorsunuz. Sadece kendi görüşünüzün doğru olduğu kanaatindesiniz” dedi.

 

Gül’ün avukatlarından Akın Atalay da TCK 220/7 maddesinin Anayasa’ya aykırılık iddiasının mahkeme tarafından ciddiye alınmasını ve öncelikle bu konuda ara karar oluşturulmasını talep etti. Savcı talebin reddini istedi. Mahkeme, Anayasa’ya aykırılık talebinin reddine, yargılamanın devamına karar verdi.

 

Avukat Atalay, “Suçun basın yoluyla işlenmiş olduğunun ve davanın Basın Kanunu’nda tanımlanan 4 aylık hak düşürücü süreden sonra açıldığının göz önünde bulundurularak düşme kararı verilmesi gerekir” ifadeleriyle savunmasını tamamladı.

 

Esasa karşı beyanda bulunan Avukat Tora Pekin ise “Mütalaada sayın savcı ‘bu dosya basın özgürlüğü davası’ değil diyor. Oysa bu dosyayla ilgili ifade ve basın özgürlüğü kapsamında verilmiş üç farklı Anayasa Mahkemesi kararı var” dedi. Pekin, Gül’ün beraatını talep etti.

 

Beyanların tamamlanmasının ardından davayı karara bağlayan mahkeme, Gül’ü 5 yıl hapis cezasına mahkûm etti. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Suç konusunun önem ve değeri, sanığın suç tarihinde ulusal bir gazetenin Ankara temsilcisi olması nedeniyle suça konu haberlerle örgüt lehine toplumda oluşturduğu algının boyutu, özellikle sanığın suça konu haberlerinden sonra örgüt tarafından bu haberlerin eş güdümlü olarak kullanılmaya başlanılarak uluslararası arenaya taşındığı, söz konusu haberlerle siyasi iktidarı gerek iç kamuoyunda gerekse uluslararası alanda ‘teröre destek veren bir ülke’ konumuna düşürmek kastının yoğun olarak bulunması, böylelikle örgüte sağlanan fayda, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak sanığın ‘silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme’ suçundan cezalandırılmasına karar verildi.”

 

Davanın geçmişiyle ilgili ayrıntılar için tıklayın.

Yukarı