Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Hayatın Sesi TV yöneticilerine 3 yıl 9 ay hapis cezası

Hayatın Sesi TV yöneticilerine 3 yıl 9 ay hapis cezası

Mahkeme, Mustafa Kara, Gökhan Çetin ve İsmail Gökhan Bayram’ı “zincirleme şekilde terör örgütü propagandası” suçundan mahkûm etti

OHAL döneminde Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Hayatın Sesi televizyonu yöneticilerinin “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla yargılandıkları davanın karar duruşması, 19 Eylül günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Hayatın Sesi televizyonunun sahipleri Mustafa Kara ve İsmail Gökhan Bayram ile Genel ve Sorumlu Müdürü Gökhan Çetin’in vareste tutuldukları için katılmadıkları duruşmada avukatları hazır bulundu. Duruşmanın sonunda hükmünü açıklayan mahkeme, Kara, Çetin ve Bayram’ı “zincirleme şekilde terör örgütü propagandası yapmak” suçundan ayrı ayrı 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.

Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görülen duruşmayı P24’ün yanı sıra aralarında Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) bulunduğu çeşitli kuruluşlardan temsilciler ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş da takip etti.

Eylül 2016’da kapatılan kanalın yöneticileri, kanalda 2015 ve 2016 yıllarında yayımlanan toplam beş haber gerekçe gösterilerek, aynı anda hem IŞİD, hem TAK, hem de PKK propagandası yapıldığı iddiasıyla yargılanıyorlardı. Davanın üçüncü duruşmasında esas hakkında mütalaasını sunan savcı, her üç sanık için de “iştirak halinde zincirleme olarak terör propagandası yapmak” suçundan ayrı ayrı 13 yıla kadar hapis cezası talep etmişti.

Çarşamba günü görülen karar duruşmasında söz alan Kara, Çetin ve Bayram’ın avukatlarından Devrim Avcı, davada haber alma hakkının yargılandığını ifade etti. Bir terör eyleminin haberini yapmanın o eylemi gerçekleştiren örgütün propagandasını yapmak anlamına gelmediğinin altını çizen Avcı, propaganda suçunun oluşmadığını ifade ederek sanıkların beraatini talep etti.

Avcı’nın ardından söz alan avukat Gülşah Kaya, savcının mütalaasının kabul edilemeyeceğini ifade etti. “Devletin temsilcisi olan savcı, devletin kuralını çiğneyemez. Bu davada usûlen ceza verilmemelidir” diyen Kaya, hukuk devleti ilkelerine uygun bir karar beklediklerini ve sanıkların beraatini talep ettiklerini belirterek savunmasını tamamladı.

Savunmalardan sonra verilen aranın ardından hükmünü açıklayan mahkeme, Kara, Çetin ve Bayram’ı Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) “Basın Yayın Yoluyla Propaganda Suçunu” düzenleyen 7/2 maddesi uyarınca ayrı ayrı 3 yıl hapis cezasına çarptırdı. “Suçun farklı tarihlerde zincirleme olarak gerçekleştirildiği” gerekçesiyle cezaları yarı oranda artıran heyet, her üç sanık için de ayrı ayrı 4 yıl 6 ay hapis cezasına hükmetti. Sanıkların yargılama sürecindeki iyi hallerini dikkate alarak cezaları ⅙ oranında indiren mahkeme, her üç sanığın da 3 yıl 9’ar ay hapisle cezalandırılmalarına karar verdi, ancak tutuklama yönünde bir karar almadı.

Heyetteki üye hâkimlerden biri karara, “dosyadaki her yayının bağımsız örgüt propagandası suçunu oluşturduğu,” bu nedenle “her sanığın dört kez ayrı ayrı propaganda suçundan cezalandırılmaları” kanaatinde olduğu gerekçesiyle, muhalefet şerhi düştü.

Avukatlar, kararın istinafa taşınacağını belirtti.
Yukarı