Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Sosyal medya düzenlemesinin ayrıntıları belli oldu; gözaltına alınan gazeteci Beritan Canözer serbest bırakıldı; dernek ve vakıflara DDK denetiminin yolu açıldı
Sosyal medya yasasında sona gelindi
İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) tarafından hazırlanan sosyal medya düzenlemesinin ayrıntıları belli olmaya başladı. Türkiye gazetesinde bu hafta çıkan haberlere göre, Meclisin 1 Ekim’de açılmasıyla gündeme gelmesi beklenen yasal düzenleme ile sosyal medya üzerinden “yalan haber yapan ve yayan” kişilere beş yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Tasarıyla ayrıca dezenformasyon ve mezenformasyon Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) tanımlı suçlar haline getirilirken bir “sosyal medya başkanlığı” kurulması da planlanıyor.
Tasarıdaki bir başka düzenleme ise anonim hesaplarla ilgili. Buna göre anonim hesap bilgilerini talep edilince sağlamayan sosyal medya platformlarına para cezası öngörülüyor.
Konuyla ilgili ayrıntılı habere buradan ulaşılabilir.
Gazeteci Berivan Canözer serbest bırakıldı
Diyarbakır’da yürütülen bir soruşturma kapsamında 13 Ağustos 2021 sabah saatlerinde Diyarbakır’da bulunan evine yapılan baskınla gözaltına alınan JinNews muhabiri Beritan Canözer 16 Ağustos günü Emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
“Örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yürütülen soruşturma kapsamında 104 adrese polis baskını yapılmış ve 58 kişi gözaltına alınmıştı. Gizlilik kararı nedeniyle avukatların soruşturma dosyasının ayrıntılarına ulaşamadığı bildirildi.
Canözer daha önce Aralık 2015 ve Nisan 2021’de de gözaltına alınmıştı. 2015’te gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve yargılandığı davada 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Canözer, Nisan ayında ise üç gün gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılmıştı.
DDK, dernek ve vakıfları da denetleyebilecek
Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulunun yetkileri 20 Ağustos tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 82 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle genişletildi. Kararnameye göre kamuya yararlı dernekler, vakıflar, kooperatifler, birlikler ile bu kurum ve kuruluşların her türlü ortaklık ve iştirakleri de Devlet Denetleme Kurulunca denetlenebilecek.
Bu kurum ve kuruluşlar ile ortaklık ve iştiraklerinde her türlü idari soruşturma, inceleme, araştırma ve denetleme yetkisine sahip olacak olan Devlet Denetleme Kurulunun grup başkanı ve denetçileri, denetim görevi gereğince, denetim kapsamına dahil kurum ve kuruluşların teftiş, denetim veya bu maksatla kurulmuş birimlerinin görev, yetki ve sorumluluklarına haiz olacak.
Gazeteci Merdan Yanardağ hakkında soruşturma
TELE 1 TV Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Merdan Yanardağ hakkında, 23 Mayıs’ta BirGün gazetesinde yayımlanan “Düzenin Mafyalaşması!” başlıklı yazısında “devleti ve hükümeti aşağıladığı” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında ifade veren Yanardağ, mafyalaşmanın yargıyı da rahatsız etmesi gerektiğini söyledi.
EngelliWeb raporu: 2020 sonu itibarıyla 467 bin web sitesi erişime engellendi
İfade Özgürlüğü Derneğinin EngelliWeb 2020 raporuna göre, 2020 sonu itibarıyla 467 bin 11 web sitesi 764 farklı kurum tarafından verilen 408 bin 808 farklı kararla erişime engellendi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz ve uzman araştırmacı Ozan Güven tarafından hazırlanan raporda 2020 sonu itibarıyla Türkiye’den 467 bin 11 web sitesinin 764 farklı kurum (mahkemeler ve idari kurumlar) tarafından verilen 408 bin 808 farklı kararla erişime engellendiği belirtiliyor. Derneğin raporlama çalışması kapsamında tespit edildiği kadarı ile 2020 sonu itibarı ile 150 bin URL adresine, 7 bin 500 Twitter hesabına, 50 bin tweete, 12 bin YouTube videosuna, 8 bin Facebook içeriğine ve 6 bin 800 Instagram içeriğine de 5651 sayılı Kanun ve diğer hükümlere istinaden erişim engellendi. Raporun tam metnine buradan ulaşılabilir.
DHA ve İHA muhabirleri haber takibinde bekçilerin müdahalesine uğradı
İstanbul'un Beylikdüzü ilçesinde haber takibine giden DHA çalışanı Ahmet Yeşilmen ve Kubilay Özev ile İHA muhabiri Erdal Can İçelli 17 Ağustos akşam saatlerinde bekçilerin sert müdahalesine maruz kaldı.
Üç gazeteci İstanbul'un Beylikdüzü ilçesinde üç yaşındaki Zümra Nur Şenyurt’un yaşadığı apartmanda baygın bulunması üzerine olay yerine gitti. Burada haber takibi yapan ve görüntü alan gazeteciler bekçiler tarafından sert müdahalede bulunuldu.
Ahmet Yeşilmen bekçilerin saldırı anlarını Twitter hesabından paylaşarak "Dün gece Beylikdüzü’nde kaybolan ve ardından kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Zümra Nur’u haberleştirmek için bulunduğumuz yerde ben, kameramanım Kubilay Özev ve İHA muhabiri Erdal Can İçelli bekçilerin saldırısına uğradık. #gazeteciliksuçdeğildir" dedi.
Emre Erciş’e silahlı saldırı olayında iki kişi tutuklandı
Bağımsız gazeteci Emre Erciş’e yönelik silahlı saldırının ardından olayla ilgili olarak iki kişi 18 Ağustos 2021 tarihinde tutuklandı. Sosyal medya paylaşımlarıyla tanınan Erciş, 12 Ağustos’ta İstanbul’da evinin yakınlarında silahlı saldırıya uğramış, saldırı sonucunda iki bacağından yaralanmıştı.
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 14 Ağustos'ta Avcılar ve Eyüpsultan ilçelerinde düzenlediği baskınlarda şüpheliler E.K. ve B.P.'yi gözaltına aldı. İki şüpheli daha sonra nöbetçi hakimliğin kararıyla tutuklandı. Bu arada saldırganlarla irtibatlı olduğu ve olay anında yakınlarda bulunarak saldırıyı koordine ettiği iddia edilen B.Y'nin ise arandığı öğrenildi.
Ankara’da 6 kişi sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındı
Ankara’da altı kişi sosyal medya platformlarında “terör propagandası yapmak” suçlamasıyla 18 Ağustos 2021 tarihinde gözaltına alındı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında sosyal medya paylaşımlarında “PKK/KCK silahlı terör örgütü adına eylem ve faaliyetlerde bulunan terör örgütünü destekleyici, örgüt elebaşı Abdullah Öcalan başta olmak üzere örgüt mensuplarını sahiplenerek sosyal medya üzerinde güncel ve diri tutma gayreti içerisinde bulundukları” belirtilen yedi kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince yapılan baskınlarda 6 kişi gözaltına alındı.
TRT çalışanı, Mahir Çayan tweeti nedeniyle işten çıkarıldı
TRT’de şef montajcı olarak çalışan Deniz Salmanlı, 30 Mart 1972’de Tokat’a bağlı Kızıldere köyünde askerlerle çatışmada öldürülen yasa dışı THKP/C örgütü lideri Mahir Çayan ve diğer dokuz kişiyi anmak için attığı bir tweet nedeniyle işten çıkarıldı.
Halk TV’de yayımlanan habere göre, aynı zamanda KESK’E bağlı Haber-Sen sendikası yöneticisi de olan Salmanlı TRT yönetimi tarafından hakkında başlatılan bir idari soruşturma sonucunda işten çıkarıldı. Soruşturmanın TRT’nin 27 Mart tarihinde yapılan bir kurum içi “görevde yükselme” sınavında sınava giren kadın ve erkek çalışanların ayrı salonlara alınmasına karşı Haber-Sen tarafından 1 Nisan’da Twitter üzerinden düzenlenen bir protesto nedeniyle başlatıldığı bildirildi.
Salmanlı’nın soruşturmaya konu olan tweeti şöyle: “Teslim olmuyoruz!' Mahir Çayan, Hüdai Arıkan, Cihan Alptekin, Ahmet Atasoy, Sinan Kazım Özüdoğru, Sabahattin Kurt, Ömer Ayna, Saffet Alp.” TRT’nin soruşturma evrakında Çayan'ın halen terör örgütü olarak nitelendirilen THKP/C'nin lideri olduğu ifade edildi. Çayan ve dokuz arkadaşının 1972'de NATO’ya ait bir radar üssünde çalışan iki İngiliz ve bir Kanadalı teknisyeni Tokat'ın Kızıldere köyüne kaçırıp infaz ettikleri, kendilerinin de girdikleri çatışmada öldürüldüğü, bunun uluslararası boyutu olan bir terör eylemi olduğu belirtildi.
Halk TV’nin haberinde soruşturma kapsamında Salmanlı’nın 9 Nisan’da açığa alındığı, 9 Ağustos’ta ise işten çıkarıldığı belirtildi. Salmanlı, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin "Terör örgütlerine veya milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilenler kamu görevinden çıkarılır" hükmü gereğince işten çıkarıldı.
En az 62 gazeteci cezaevinde
21 Ağustos 2021 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 62 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.