Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
DW ve Amerika’nın Sesi sitelerine erişim engeli; "dezenformasyon yasası” yeni yasama dönemine ertelendi; Abdurrahman Gök’e hapis cezası; Gökhan Biçici’ye şiddet uygulayan polislerin yargılandığı davada savcı davanın zaman aşımından düşürülmesini istedi; Onur Yürüyüşü’nde aralarında gazetecilerin de bulunduğu 373 kişi gözaltına alındı
DW ve Amerika’nın Sesi sitelerine erişim engeli getirildi
Deutsche Welle (DW) ve Amerika’nın Sesi (VOA) haber sitelerine, Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) lisans başvurusunda bulunmadıkları gerekçesiyle 30 Haziran 2022 tarihinde Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından erişim engeli getirildi.
Kararla birlikte, 32 dilde yayın yapan Almanya'nın uluslararası medya kuruluşu DW'nin bütün sayfalarına ve VOA'nın Türkçe internet sitesine 30 Haziran gece saatlerinden itibaren Türkiye’den erişim engellendi.
Haberin ayrıntılarına buradan ulaşabilirsiniz.
“Dezenformasyon yasası” yeni yasama dönemine ertelendi
Kamuoyunda “dezenformasyon yasası” olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmeleri yeni yasama dönemine ertelendi.
AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Meclis çalışmalarıyla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) 1 Temmuz 2022 tarihi itibariyle kapanacağını söyledi. Ünal, “Ek bütçe, torba teklif, bedelli askerlik düzenlemesi, öğrenci affı, 3600 ek gösterge, bunların hepsinin 1 Temmuz’a kadar tamamlanması planlanıyor. Bunun için dezenformasyon ile mücadele teklifini Ekim ayına bırakmak durumunda kaldık” dedi.
Gazeteci Abdurrahman Gök’e hapis cezası
Gazeteci Abdurrahman Gök’ün “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 30 Haziran 2022 tarihinde Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
2017 yılında Diyarbakır’daki Nevruz kutlaması sırasında üniversite öğrencisi Kemal Kurkut’un polis tarafından öldürüldüğü anı fotoğraflayan Gök ile avukatları Resul Temur ve Mehmet Emin Aktar duruşmada hazır bulundu.
Savcı, önceki celse sunmuş olduğu mütalaasını tekrarlayarak, Gök’ün “örgüt üyeliği” suçlamasından beraatını, zincirleme “örgüt propagandası” suçlamasından ise cezalandırılmasını istedi.
Esasa karşı savunma yapan Gök, “İddia makamının 31 Mart 2022 tarihinde görülen duruşmada mahkemenize sunduğu mütalaasında, paylaştığım fotoğraflar nedeniyle propaganda yaptığımı iddia etmesini kabul etmiyorum. Bu fotoğrafların tamamının çatışmalı alanlarda savaş muhabiri olarak çalıştığım dönemde çektiğim haber fotoğraflarıdır. Ancak iddia makamı hala yaptığım paylaşımları, beni; gazetecilik mesleğimden ayrı tutarak bir değerlendirmeye gitmekte ısrar ediyor” dedi.
Kemal Kurkut’un cinayet anını görüntülemesi nedeniyle bu yargılamanın başladığını savunan Gök, “Başından beri iddia makamının iddialarından da anlaşılacağı üzere yargılanan gazeteciliğimdir. Bu gazetecilik faaliyetlerim çerçevesinde suçlanmamın en büyük gerekçesi de polis tarafından öldürülen Kemal Kurkut’un cinayet anını fotoğraflamamdan kaynaklıdır. Burada kolluk ve devamında iddia makamı ‘canlı bomba’ diye kamuoyuna duyurulan Kemal Kurkut’un fotoğraflarını yayınlayarak gerçeği ortaya çıkardığım için benden intikam almaya çalışıyor” diye konuştu.
Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, Gök’e “örgüt propagandası” suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verdi. Cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verildi. Oy birliğiyle alınan kararda, Gök’ün “örgüt üyeliği” suçundan beraatına hükmedildi.
Savcı, Biçici’ye şiddet uygulayan polislerin yargılandığı davanın zaman aşımından düşürülmesini istedi
Gezi Parkı eylemlerini takip ettiği sırada polis şiddetine maruz kalan dokuz8HABER Genel Yayın Yönetmeni Gökhan Biçici’ye şiddet uygulayan beş polisin yargılanmasına dokuz yıl sonra başlandı.
Sanık polisler A.E., F.K., G.D., O.E. ve Y.U. hakkında “zor kullanma yetkisine ilişkin sınırların aşılması suretiyle basit yaralama” (TCK 256), “hakaret” (TCK 125) ve “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” (TCK 117/1) suçlamalarıyla yargılandıkları davanın ilk duruşması 29 Haziran 2022 günü İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. P24 tarafından takip edilen duruşmada sanık polislerden O.E. ile Biçici ve avukatları hazır bulundu.
Biçici’nin avukatı Metin İriz, Anayasa Mahkemesi kararı gereği suçlamanın işkence suçunu oluşturduğunu, bu nedenle mahkemenin görevsizlik vererek dosyayı Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini istedi. Mahkeme, talebi esasla birlikte değerlendirmeye karar verdi. Biçici ise suç işlendiğinin Anayasa Mahkemesi tarafından tespit edilmiş olmasına rağmen sorumlularının cezalandırılmamış olmasının sadece kendisine değil, gazeteciliğe yönelik sistematik bir tutumun yansıması olduğunu ifade etti.
Duruşmada söz alan sanık polis O.E. ise üzerine atılı suçlamayı reddederek Biçici’yi tanımadığını söyledi.
Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, suç tarihinin 2013 olduğunu, zaman aşımı süresinin ise sekiz yıl olduğunu bu nedenle CMK 223/8 gereğince davanın düşürülmesini talep etti.
Avukat İriz mütalaaya karşı yazılı beyanda bulunmak için süre istedi.
Talebi kabul eden mahkeme, davayı 13 Eylül 2022 tarihine erteledi.
Onur Yürüyüşü’nde aralarında gazetecilerin de olduğu 373 kişi gözaltına alındı
Onur Haftası kapsamında 26 Haziran günü gerçekleştirilmek istenen İstanbul Onur Yürüyüşü’ne müdahale eden polis aralarında 30 çocuk ve gazetecilerin de olduğu 373 kişiyi gözaltına aldı. İzmir Onur Yürüyüşü’nde de 12 kişi gözaltına alındı.
Geçtiğimiz yıl Onur Yürüyüşü esnasında boğazına bastırılarak gözaltına alınan AFP foto muhabiri Bülent Kılıç bu yıl da gözaltına alındı. Kılıç’la birlikte DepoPhotos foto muhabirleri İlker Eray ve Efekan Akyüz’ün de gözaltına alındığı öğrenildi. Gazetecilerin yürüyüşü takip etmesi polis tarafından engellenirken çok sayıda gazeteci de bu esnada polisin sert müdahalesine maruz kaldı.
12 kişinin gözaltına alındığı İzmir’de de gazeteci Berkcan Zengin darp edildi.
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan beraat etti
İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Avukat Öztürk Türkdoğan hakkında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu eleştiren bir açıklama nedeniyle Soylu’nun şikâyetiyle açılan “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125/3) davasının ikinci duruşması 27 Haziran 2022 günü Ankara 60. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Türkdoğan ve avukatları hazır bulundu. 11 Mayıs 2022 tarihli celsede sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, Türkdoğan’ın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını istedi.
Esasa karşı savunmasını yapan Türkdoğan, mütalaaya katılmadıklarını belirtti. 2018 tarihli açıklamanın hangi bölümünün hakaret içerdiğinin iddianame ve mütalaada belli olmadığına dikkat çeken Türkdoğan, açıklamanın eleştirel olduğunu söyledi. Türkdoğan’ın avukatı Kerem Altıparmak, suçlamaya konu edilen açıklamada hangi unsurların hakaret içerdiğinin belirtilmediğine dikkat çekti.
Mahkeme, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı kanaatiyle Türkdoğan’ın beraatına karar verdi.
Gazeteci Vedat Örüç beraat etti
Gazeteci Vedat Örüç’ün “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” ve “kamu görevlisine hakaret” (TCK 125) suçlamalarıyla yargılandığı davanın dördüncü duruşması, 1 Temmuz 2022 tarihinde İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Örüç ve avukatları hazır bulundu. Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Örüç’ün beraatını istedi. Örüç’ün avukatları mütalaaya katıldıklarını belirterek beraat talep etti.
Mahkeme, atılı suçu işlediğine ilişkin kesin delil bulunmadığından Örüç’ün beraatına karar verdi.
Mahkeme, Sedat Yılmaz’a açılan tazminat davasını reddetti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar’ın, gazeteci Sedat Yılmaz ve Yeni Yaşam gazetesine “gerçeğe aykırı ifadelerle kişilik haklarının zedelendiği” iddiasıyla açtığı tazminat davasının ikinci duruşması 27 Haziran 2022 tarihinde Bakırköy 14. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
SİHA satışlarıyla ilgili bir haber nedeniyle açılan davanın duruşmasında Yılmaz’ın avukatı Sercan Korkmaz ile Bayraktar’ın avukatı Burçin Altan hazır bulundu.
Bayraktar’ın avukatı Altan, haber başlıkları ve haberin içeriğinin müvekkilinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu savundu. Altan, haberde Bayraktar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yakınlığı dile getirilerek diplomatların satış pazarlama işi yapar gibi nitelendirilmesinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia etti. Altan, davanın kabulüne karar verilmesini istedi.
Yılmaz’ın avukatı Sercan Korkmaz ise davaya konu edilen haberin eleştirel bir üslupla yapıldığını vurguladı. Korkmaz, haberde geçen “satış mümessili” ve “pazarlamacı” olarak tanımlanan kişinin Bayraktar olmadığını belirterek, “Bu söylemlerin muhatabı olarak dava açabilecek kişiler bürokratlar ve Cumhurbaşkanıdır. Müvekkil gazeteci olduğu için ironik ve iğneleyici beyanlarda bulunabilir. Hibe konusunda çeşitli olgulara dayanarak, kaynak gösterilerek haber verilmiştir. Ayrıca soru sorularak içerik düzenlenmiştir” dedi. Korkmaz, davanın reddine karar verilmesini istedi.
Kararını açıklayan mahkeme, dava konusu haberin doğrudan Bayraktar’la ilgili olmadığını, bu nedenle taraf olamayacağı için davanın reddine karar verdi.
Baykar Savunma Teknik Müdürü Selçuk Bayraktar, Yeni Yaşam gazetesinin 23 Kasım 2021 tarihli nüshasında “Erdoğan ailesi ve devlet Bayraktar’ın satış mümessili gibi: Aile boyu savaş ticareti” başlığıyla ve 22 Kasım 2021 tarihinde gazetenin internet sitesinde “Bayraktar SİHA’lar hangi ülkeye nasıl satılıyor” başlığıyla yayımlanan haber nedeniyle Yeni Yaşam gazetesine ve gazeteci Sedat Yılmaz’a 150 bin TL’lik manevi tazminat davası açmıştı.
RTÜK’ten Tele 1, Halk TV ve KRT’ye para cezası
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Tele 1, Halk TV ve KRT'ye para cezası verdi.
RTÜK'ün CHP'li üyesi İlhan Taşcı, Twitter hesabından 29 Haziran tarihinde yaptığı açıklamada kesilen cezanın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “eleştiri sınırı ötesinde küçük düşürüldüğü” gerekçesine dayandırıldığını aktardı.
Taşcı, "Sedat Peker’in açıklamalarının tartışılmasından rahatsız olan Süleyman Soylu’nun şikâyeti üzerine RTÜK rapor düzenledi; Halk TV ve KRT’ye %3 para cezası kesildi. Oysa cezalandırılan yayınlarda Peker’in iddialarının araştırılmaması, soruşturulmaması eleştiriliyor. Kararlar oy çokluğuyla alındı” ifadelerini kullandı.
RTÜK Üst Kurul Üyesi Okan Konuralp ise RTÜK'ün Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ve Prof. Dr. Emre Kongar’ın “18 Dakika" isimli programdaki açıklamaları sebebiyle Tele 1’e de para cezası kesildiğini duyurdu. Konuralp, Halk TV'nin Peker cezası dışında, Jandarma Genel Komutanlığının bir şikayetinden dolayı ikinci bir para cezasının muhatabı olduğunu açıkladı.
RTÜK üyesi İlhan Taşcı kurumun 6 aylık ceza bilançosunu açıkladı
RTÜK, 2022'nin ilk yarısında eleştirel yayın çizgileriyle bilinen televizyon kanalları hakkında toplam 30 ceza kararı alırken hükümet yanlısı televizyonlara ise sadece üç kez ceza verdi. Taşcı'nın açıkladığı verilere göre, RTÜK KRT TV’ye beş, Tele 1’e dokuz, Halk TV’ye sekiz, Flash TV’ye dört, FOX TV’ye dört kez ceza kesti. Beş kanala verilen idari para cezası 10 milyon TL’yi buldu.
Üst Kurul aynı altı aylık süre içinde TGRT Haber, Beyaz TV ve ATV hakkında toplam 1,5 milyon TL'lik üç ceza kararı aldı. A Haber, Ülke TV, TV Net ve Kanal 7’ye ise hiç ceza verilmedi. Taşcı, “Sadece altı aylık dönemde siz tutup iktidarı sorgulayan, bağımsız, tarafsız yayıncılık yapmaya çalışan yeri geldiğinde iktidarı sorgulayıp eleştiren yeri geldiğinde önerilerde bulunan yayın anlayışını 30 cezayla ve 10 milyon gibi bir tutarla cezalandırmaya kalkarsanız, bu aslında basın özgürlüğüne vurulan bir darbedir” dedi.
Yeniden görülen Zaman davasının karar duruşması Kasım ayına ertelendi
Haklarında verilen hükümler Yargıtay tarafından bozulan Zaman gazetesi eski köşe yazarları Şahin Alpay, Ali Bulaç, Ahmet Turan Alkan ve Mümtazer Türköne ile editör Mehmet Özdemir’in yeniden yargılamasının yedinci duruşması 28 Haziran 2022 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Türköne, Alpay, Bulaç ve Alkan ile avukatları hazır bulundu.
Mahkeme başkanı, dosyada mazeret olması nedeniyle bugün karar vermeyeceklerini söyledi. Bunun üzerine söz alan Mümtazer Türköne, sürecin uzayacağını belirterek hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.
Daha sonra Ahmet Turan Alkan’ın avukatı söz alarak, müvekkilinin mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılmasını istedi. Diğer sanık avukatları da müvekkilleri hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını ve el konulan dijital materyallerin iadesini talep etti.
Alkan’ın mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırılması ve incelemesi biten dijital materyallerin iadesi için müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, sanıklar hakkındaki adli kontrol tedbirlerini de kaldırdı. Dava 2 Kasım 2022 tarihine ertelendi.
Yargıtay’ın bozma ilamı doğrultusunda önceki celse esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Bulaç, Alpay, Türköne ve Alkan’ın “hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” (TCK 220/7) suçundan cezalandırılmalarını, hakkında yakalama emri bulunan Özdemir’in dosyasının ise tefrik edilmesini istemişti.
Uğur Dündar hakkında Sedat Peker yorumları nedeniyle dava açıldı
Sözcü gazetesi yazarı Uğur Dündar hakkında suç örgütü lideri Sedat Peker'e ilişkin attığı bir tweet ve yaptığı bir konuşma nedeniyle dava açıldı.
İstanbul Beykoz Savcılığı tarafından hazırlanan iddianame, Beykoz Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 29 Haziran 2022 tarihinde kabul edildi. İddianamede “suç ve suçluyu övme” (TCK 215) suçundan yargılanması istenen Dündar, suçlu bulunması halinde iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.
İddianamede, Dündar'ın 25 Eylül 2021'de sosyal medya hesabından yaptığı, “Hayatım mafyalar, suç örgütleri, hırsızlar, hortumcular, uyuşturucu baronlarıyla mücadele etmekle geçti. Sedat Peker hakkında da haber yaptım. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki artık halk, onu bir suç örgütü lideri olarak değil, temiz toplum savaşçısı olarak görüyor” paylaşımı ile bir televizyon programında yaptığı, “Peker yolsuzluk ve hırsızlar konusunda irin toplamış bir çıbana iğne batırdı. Hakikat adına teşekkür etmemiz lazım” değerlendirmesi, “suçu ve suçluyu övmek” olarak nitelendiriliyor.
Xwebûn gazetesi imtiyaz sahibi Kadri Esen hakkında dava açıldı
Xwebûn gazetesi imtiyaz sahibi Kadri Esen’e bir sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla dava açıldı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan tek sayfalık iddianamede, Esen’in 9 Nisan 2018 yılında sosyal medya hesabından paylaştığı bir fotoğraf suçlamaya delil olarak gösterildi. İddianamede, Esen’in herkese açık şekilde yapmış olduğu fotoğraf paylaşımıyla, “Kürt kökenli vatandaşların devlete karşı ayaklandırmaya dönük eylemlerin arttırılmasının gerektiği algısını oluşturma” amacı taşıdığı öne sürüldü.
İddianame Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 21 Eylül 2022 tarihinde görülecek.
Hayri Demir’in davası Eylül ayına ertelendi
Gazeteci Hayri Demir’in “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla yargılandığı davanın 12. duruşması 29 Haziran 2022 tarihinde Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Demir ve avukatının hazır bulunduğu duruşmada mahkeme, bir tanığı dinledi. Etkin pişmanlık yasasından yararlanan tanık, 2018-2021 yılları arasında Suriye’de bulunduğunu, Demir’i 2015 yılında Kobane’de gördüğünü iddia etti.
Tanık ifadesinin ardından söz alan Demir, tanığın Suriye’de bulunduğu yıllarda kendisinin orada olmadığını söyledi. Yalan beyanda bulunan tanık hakkında mahkemenin suç duyurusunda bulunmasını talep eden Demir, beraatını talep etti. Savcı, tanık hakkında suç duyurusu yapılması talebinin yargılama sonucunda değerlendirilmesini istedi.
Demir’in kendisi de suç duyurusunda bulunabileceği için tanık hakkında suç duyurusunda bulunulmasına gerek olmadığına karar veren mahkeme, davayı 28 Eylül 2022 tarihine erteledi.
Mahkeme, İletişim Başkanlığına Saymaz’ın gazeteci olup olmadığının sorulmasını istedi
Gazeteci İsmail Saymaz’ın “kişisel verileri ele geçirmek ve yaymak” (TCK 136) suçlamasıyla yargılandığı davanın dokuzuncu duruşması 28 Haziran 2022 günü Niğde 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
İlker Vural adlı bir savcının Kayseri’de özel bir hastanede görevli bir doktoru tehdit ettiği iddialarıyla ilgili haberi nedeniyle yargılanan Saymaz duruşmaya katılmadı. Mahkeme hâkimi, İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesi salonunda SEGBİS bağlantısı için hazır bulunan Saymaz’ın avukatları Aslı Kazan ve Serdar Laçin’i duruşmaya bağlamadı. Kendilerine “Sanık yoksa mazeret versinler. Bağlantı yapmayacağız” denildiğini aktaran Kazan, “Mazeretli değiliz, hazırız dedik ama bağlamadılar” ifadelerini kullandı. Bugüne kadar istisnasız her oturuma SEGBİS ile bağlandıklarını belirten Kazan, “Mütalaanın verildiği oturuma bağlamadılar” dedi.
Saymaz’ın avukatlarının yokluğunda yapılan duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, “kişisel veriyi yaymak” suçunun işlendiği hususunda mahkûmiyete yeter delilin elde edildiğini savundu. Mütalaada, “Niğde’de savcı olan İlker Vural ile Sabire Esra Vural tüp bebek yapmaya karar verdiğini” yazan Saymaz’ın, “katılanların kişisel veri niteliğinde olan özel sağlık durumlarını umuma açık hale getirdiği” gerekçesiyle üzerine atılı suçtan cezalandırılması istendi.
Mahkeme, Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanlığına müzekkere yazılarak Saymaz’ın olay tarihinde gazetecilik mesleğine mensup olup olmadığının sorulmasını ve gazeteciyse buna ilişkin belgelerin gönderilmesini istedi. Mahkeme hâkimi, SEGBİS bağlantısı için talimat yazılan İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesinin salonunda hazır bulundukları halde duruşmaya bağlamadığı Kazan ve Laçin’in mazeret beyanında bulunmadığını duruşma zaptına geçirdi. Dava, esasa karşı savunmaların hazırlanması için 4 Ekim 2022 tarihine ertelendi.
Çağrı Sarı ve Arif Koşar’ın yeniden yargılandığı dava ertelendi
Evrensel gazetesinin eski Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Çağrı Sarı ve eski İmtiyaz Sahibi Arif Koşar’ın “devletin askeri veya emniyet teşkilatını aşağılamak” (TCK 301/2) suçlamasıyla yeniden yargılandıkları davanın ilk duruşması 28 Haziran 2022 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Sarı ve Koşar’ın avukatı Devrim Avcı hazır bulundu. Sarı ve Koşar, 15 Mart 2016’da Evrensel’de yayımlanan “Polis Nusaybin’de halkı taradı: 3 yaralı” başlıklı haber nedeniyle beşer ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, atılı suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek Mart 2022’de kararı bozmuştu.
Avukat Avcı, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasını ve bozma kararı doğrultusunda müvekkillerinin beraatına karar verilmesini istedi. Mahkeme, bozma ilamının sanıklardan Arif Koşar’ın güncel adresine tebliğ edilmesi için davayı 15 Kasım 2022 tarihine erteledi.
Gazeteci Sonya Bayık’ın yargılandığı dava ertelendi
Jiyan Haber Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sonya Bayık’ın da aralarında bulunduğu üç kişinin “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 28 Haziran 2022 tarihinde Batman 1. Asliye Mahkemesinde görüldü.
Bayık ve diğer sanıkların katılmadığı duruşmada sanık avukatları hazır bulundu.
Bayık, Batman’ın tarihi ilçesi Hasankeyf’in sular altında bırakılmasına karşı HDP Gençlik Meclisi üyelerinin 12 Haziran 2019’da yapmak istediği basın açıklamasını takip ettiği sırada gözaltına alınmıştı. Mahkeme önceki celse sanık avukatlarının talebi üzerine, polisin müdahale ettiği açıklama sırasında çektiği görüntülerin incelenmesine karar vermişti.
Celse arasında dava dosyasına gelen “görüntü izleme çözüm ve şahıs tespit” tutanağında eylemin haber takibini yapan Bayık ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmazken yürüyüşün izinsiz olarak yapıldığı vurgulandı.
Bayık’ın avukatı İlyas Tarım, görüntüleri ve tutanağı incelemek için süre talep etti. Talebi kabul eden mahkeme, davayı 27 Aralık 2022 tarihine erteledi.
Yetkin Yıldız’ın 2015 tarihli haber nedeniyle yargılandığı dava ertelendi
Gazeteci Yetkin Yıldız hakkında, 23 Temmuz 2015 tarihinde Aktif Haber internet sitesinde yayımlanan “Fuat Avni Suruç patlaması ile ilgili Twitter’dan çarpıcı mesajlar paylaştı” başlıklı haber nedeniyle dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın şikâyeti üzerine, “hakaret” (TCK 125) ve “iftira” (TCK 267) suçlamalarıyla açılan davanın 21. duruşması 28 Haziran 2022 tarihinde Bakırköy 31. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Yıldız’ın hazır bulunduğu duruşmaya taraf avukatları mazeret bildirerek katılmadı.
Kamuoyunda “FETÖ medya yapılanması davası” olarak anılan davada Yıldız’a 2018 yılında “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) suçlamasıyla verilen hapis cezasının kesinleşmesi bu davada “bekletici mesele” yapılmıştı. Yıldız söz konusu davanın Yargıtay’ın bozma kararının ardından İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülmekte olduğunu ve henüz sonuçlanmadığını söyledi.
Mahkeme, İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak dosyanın akıbetinin sorulmasına karar verdi. Dava 6 Aralık 2022 tarihine ertelendi.
Zekine Türkeri’nin yargılandığı dava ertelendi
Gazeteci Zekine Türkeri ile HDP İstanbul il eş başkanlarının da aralarında bulunduğu 19 kişinin “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” suçlamasıyla yargılandıkları davanın ikinci duruşması 28 Haziran 2022 günü İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada, Türkeri ve bir kısım sanık ile sanık avukatları hazır bulundu. Duruşmada hazır bulunan sanıklar, 2020 yılında Diyarbakır’da siyasetçilerin gözaltına alınmasına karşı Beyoğlu Tünel’de basın açıklaması yapmak için toplandıklarını anlattılar. Anayasal haklarını kullandığını ifade eden sanıklar, kendilerine şiddet uygulayan polislerden şikâyetçi olduklarını söyledi.
İfadesi alınmayan sanıklar hakkında ayrı ayrı zorla getirme kararı veren mahkeme, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için davayı 13 Aralık 2022 tarihine erteledi.
Gökhan Yavuzel’in davası Aralık ayına ertelendi
Uluslararası Yazarlar Birliği (PEN) üyesi şair ve yazar Gökhan Yavuzel’e kültür-sanat içerikli bir yazısı gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” (TCK 216) suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması 28 Haziran 2022 tarihinde Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Yurt dışında yaşayan Yavuzel ve avukatlarının katılmadığı duruşmada mahkeme, Yavuzel hakkındaki yakalama emrinin devamına karar verdi. Dava 1 Aralık 2022 tarihine ertelendi.
İrfan Tunççelik ve Ümit Turhan Coşkun’un davası ertelendi
Cezaevlerinde 2018 yılında başlayan açlık grevlerine ilişkin Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde yapılan eylemi takip eden gazeteciler İrfan Tunççelik ve Ümit Turhan Coşkun ile Barış Anneleri İnisiyatifi üyesi 11 kişinin “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet” ve “üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” (TCK 220/6) suçlamalarıyla yargılandıkları davanın ikinci duruşması 28 Haziran 2022 tarihinde İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada bir kısım sanık ve sanık avukatları hazır bulundu. Tunççelik ve Coşkun ise duruşmaya katılmadı. Tunççelik’in avukatı, gazeteci olan müvekkilinin el konulan dijital materyallerin üç yıldır verilmediğini ve bu durumun bir hak gaspına dönüştüğünü söyledi. Tunççelik’in avukatı imaj alma işlemlerinin tamamlanmasını ve dijital materyallerin iadesini istedi.
Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dosyanın tarafına gönderilmesini istedi.
Mahkeme, el konulan dijital materyallerin imajının alınarak dosyaya eklenmesine ve sanıklara iadesine karar verdi. Mütalaasını hazırlaması için dosyayı iddia makamına gönderen mahkeme, davayı 25 Ekim 2022 tarihine erteledi.
Ferhat Tunç’un yargılandığı dava ertelendi
Sanatçı Ferhat Tunç’un sosyal medya paylaşımları nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” (TCK 216) suçlamasıyla yargılandığı davanın 12. duruşması 29 Haziran 2022 tarihinde Büyükçekmece 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Tunç hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenmesine karar veren mahkeme, davayı 26 Ekim 2022 tarihine erteledi.
Hayko Bağdat’ın davası ertelendi
Gazeteci Hayko Bağdat’ın bir televizyon yayınındaki ifadeleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın 13. duruşması 29 Haziran 2022 tarihinde İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Bağdat hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının ve istinabe talebine cevabın beklenmesine karar veren mahkeme, davayı 16 Şubat 2023 tarihine erteledi.
Erişime engellenen haber ve siteler
Düşünce Suçuna Karşı Girişim’in, hakkında uzaklaştırma kararı verilen Ağır Ceza Hâkimi Hacım Çiftçi ile ilgili haberi paylaşan Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Ertürk Yılmaz’a sosyal medya üzerinden gelen tehdit mesajlarını yayımladığı haberine İzmir 7. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından erişim engeli getirildi. Aynı kararla Gazete Duvar, İz Gazete ve direnisteyiz.org’da yer alan aynı içerikli haberler de sansürlendi.
Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker’in, Halkalı-Ispartakule demiryolu hattı ihalesi hakkındaki “Aynı ihaleyi 2 katına gizlice tekrarladılar” başlıklı yazısı, İstanbul Küçükçekmece 1. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından sansürlendi.
Bir firmaya akademik personel, idari personel, öğrenci ve mezunların kişisel bilgilerini de barındıran dört veri tabanına erişim hakkı vermesiyle gündeme gelen Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İşlem Merkezi müdürünün 2014’te İzmir’deki bir rüşvet operasyonunun şüphelisi olduğunu ortaya çıkaran haberler, Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’nün talebiyle, İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından erişime engellendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel ile ilgili haberlere getirilen erişim engelini duyuran İfade Özgürlüğü Derneği’nin internet sitesindeki ilgili içerik de İstanbul Anadolu 6. Sulh Ceza Hâkimliği kararıyla erişime engellendi. Ayrıca aynı hâkimlik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal hakkındaki haberlere de erişim engeli getirdi.
AKP Milletvekili Alpay Özalan’ın futbolcu olduğu dönemde kendisi ile ilgili bir anının anlatıldığı video ve içeriklere getirilen erişim engeliyle ilgili haberler de İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından erişime engellendi.
En az 67 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde
1 Temmuz 2022 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 67 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.