Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Osman Kavala’nın “yeniden yargılama” talebi reddedildi; yedi Ülkü Ocağı yöneticisine hapis cezası; Sinan Aygül hakkında “tehdit” suçlamasından dava açıldı; iki gazeteciye iki davada beraat
Osman Kavala’nın “yeniden yargılama” talebi reddedildi
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, “Gezi Parkı” davasında müebbet hapse mahkum edilen iş insanı Osman Kavala’nın yaptığı “yargılanmanın yenilenmesi” talebini 13 Mayıs’ta oybirliğiyle reddetti.
Karar, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin değişmesinin hemen ardından geldi. Kavala’nın avukatları, mahkemede yer alan başkan ve üyelerinin yeniden yargılama talebine bakacak heyette yer almamasını talep etmiş, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi bu talebi kabul ederek önceki yargılamada bulunmayan hakimlerden yeni bir heyet oluşturmuştu.
Kavala’nın avukatı Hilal Zengin 30 Nisan’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı gereği yeniden yargılama talebinde bulunmuştu.
Davanın geçmişine ilişkin ayrıntılara buradan ulaşabilirsiniz.
Gazeteci Sinan Aygül hakkında “tehdit” suçlamasından dava açıldı
Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül hakkında, kendisine saldırıda bulunan Tatvan Belediye Mehmet Emin Geylani’nin biri polis iki korumasını “tehdit ettiği” (TCK 106) iddiasıyla dava açıldı. İddianamede Aygül’ün ağabeyi Ahmet Aygül de “tehdit” ve “hakaret” (TCK 125) ile suçlandı.
İddianamede belediye personelini mesaj yoluyla hakaret edildiği savı da yer aldı.
Sinan Aygül’ün “birden fazla kişiyle tehdit” suçlamasıyla yargılanması talep edildi. Ahmet Aygül ise aynı davada, “birden fazla kişiyle tehdit” iddiasının yanı sıra, “sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret” iddiasıyla da yargılanacak. İlk duruşma 18 Eylül 2024 günü Tatvan 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek.
Faillerin ayrıca Aygül'e “hakaret” suçlamasıyla açtıkları dava sonucu Aygül’e 2 ay 5 gün hapis cezası verilmişti.
Sinan Aygül, 17 Haziran 2023’te Geylani’nin korumalarının saldırısına uğramıştı. Olayın ardından saldırganlar açığa alınmış ve tutuklanmış, daha sonra ilk duruşmada serbest bırakılmıştı. 25 Ocak 2024 tarihinde görülen karar duruşmasında, saldırganlara “silahla kasten yaralama” suçundan 1 yıl, 5 ay, 15 gün hapis cezası verilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı alınmıştı.
Gazeteci Barış Terkoğlu “hakaret” suçlamasından beraat etti
Gazeteci Barış Terkoğlu hakkında BirGün gazetesine “Pelikan yapılanması”na dair verdiği söyleşi gerekçe gösterilerek Süheyb Öğüt'ün şikâyeti üstüne "hakaret" suçlamasıyla açılan davanın dördüncü duruşması 17 Mayıs 2024 günü Anadolu 27. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Terkoğlu'nun katılmadığı duruşmada avukatı Enes Hikmet Ermaner hazır bulundu.
Süheyb Öğüt'ün avukatının mazeret dilekçesi yollayarak katılmadığı duruşmada savcı, 10 Mayıs’ta sunduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar ederek beraat istedi.
Mahkeme, "yasal unsurlar oluşmadığı" gerekçesiyle Terkoğlu'nun beraatına karar verdi.
Gazeteciler İzel Sezer ve Doğan Ergün’ün davası Temmuz ayına ertelendi
AKP Milletvekili Ali İhsan Arslan'ın İleri Haber Genel Yayın Yönetmeni İzel Sezer ile eski Genel Yayın Yönetmeni Doğan Ergün ve İleri Haber’e, 2021’de yayımlanan bir haber gerekçe gösterilerek “kişilik haklarına saldırı” (TCK 134) suçlamasıyla açtığı tazminat davasının altıncı duruşması 16 Mayıs 2024 günü Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Sezer ve Ergün’ün katılmadığı duruşmada, avukatları Ahmet Faruk Ümüt hazır bulundu.
Dava 1 Temmuz 2024 tarihine ertelendi.
Furkan Karabay’ın “hedef göstermek” suçlamasıyla yargılandığı dava başladı
Gazeteci Furkan Karabay hakkında, Gerçek Gündem gazetesinde yayımlanan “Mafya davasında rüşvet kavgası tutanaklarda: Polis nereye bıraktıysa oradan aldı, konuşursam çarşı pazar karışır” başlıklı haberi ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” (TMK 6/1) ve “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” (TCK 125/3) suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması 16 Mayıs 2024 günü İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Karabay ve avukatı hazır bulundu.
Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Karabay, “Bu adliyeye ve buradaki mahkemelere güvenmiyorum. İlk önce asılıyoruz sonra yargılanıyoruz. Haber yayınlandıktan bir gün sonra gözaltına alındım. İfademi alan savcı beni resmen tehdit etti, “Buradan elini kolunu sallayarak çıkamayacaksın” dedi. Öyle de oldu. Kaçma şüphesiyle tutuklandım ancak hali hazırda yurt dışı çıkış yasağım vardı. Savcıyla ilgili duyurusunda bulunmadım çünkü yargıya güvenmiyorum. Suç duyurusunda bulunsam bile takipsizlikle sonuçlanacağını biliyordum” dedi.
Mahkeme başkanı Karabay’a, “Hangi bölümden mezunsun?” diye sordu. Karabay, gazetecilik bölümünden mezun olduğunu söyleyince mahkeme başkanı bu kez basın kartı olup olmadığını sordu. Karabay basın kartı olmadığını ifade etti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, “Basın kartın yoksa nasıl gazetecilik yapıyorsun? Nasıl baro kartı olmadan avukatlık yapamazsa gazeteci de kartı olmadan gazeteci olmaz. Sen gazetecilik yaptığını iddia ediyorsun” dedi ve Karabay’a, dava konusu konusu haberde adı geçen insanlara cevap hakkı verip vermediğini sordu. Karabay, iddiaları sormak için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığını aradığını ancak yanıt alamadığımı söyledi. Söz konusu haberi duruşma tutanağından yaptığını söyleyen Karabay, “Duruşma tutanağının haberini yapmak suç değildir. Haber değeri taşıyan bir olayı yazdım. Hedef göstermek ya da hakaret söz konusu değildir” diyerek beraatını talep etti.
Karabay’ın avukatı Enes Hikmet Ermaner savunmasını yaptığı sırada mahkeme başkanı müdahale ederek “Toparlayalım” dedi. Av. Ermaner, “Müvekkilim terör suçlamasıyla yargılanıyor. Savunmamı kısa tutmamı isteyemezsiniz. Savunmama yeni başlıyorum” dedi ve devam etti: “Müvekkilim adliye muhabiri olarak Türk yargısının çürümüşlüğünü anlatıyor. Hakimler ve savcılar tartışmalı kararlara imza atarak isimlerini ifşa ediyor. Kimlik bilgileri gizli değil. Hedef gösterme suçunun unsurları oluşmamıştır. Müvekkilim hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep ediyorum.”
Karabay’ın yurt dışı çıkış yasağının devamına karar veren mahkeme, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar verdi. Dava 2 Temmuz 2024 tarihine ertelendi.
Karabay, dava konusu haber ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle 29 Aralık 2023 tarihinde İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından“terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla tutuklanmıştı. Karabay, tutukluluğuna yapılan itiraz sonucu 8 Ocak 2024 tarihinde haftada bir gün karakolda imza verme yükümlülüğü ve yurt dışına çıkış yasağı ile tahliye edilmişti.
Gazeteci Hayri Demir’in “terör” davası Eylül ayına ertelendi
Gazeteci Hayri Demir’in, “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) iddialarıyla yeniden yargılandığı davanın dördüncü duruşması, 15 Mayıs 2024 günü Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Dava 18 Eylül 2024 gününe ertelendi.
MA muhabiri Mehmet Şah Oruç’un yurt dışı yasağının devamına hükmedildi
Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Mehmet Şah Oruç’un yaptığı haberler ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” (TCK 314) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla yargılandığı davanın dördüncü duruşması 14 Mayıs 2024 günü Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya Oruç ve avukatı Resul Temur katıldı.
Savunma yapan Oruç, gazeteci olduğu için yargılandığını söyleyerek, beraatını talep etti. Temur’un savunmasının ardından ara kararını veren mahkeme, Oruç hakkında verilen imza şartının kaldırılmasına, yurt dışı çıkış yasağının devam etmesine karar vererek, davayı 26 Eylül 2024 gününe erteledi.
Gazeteci Oruç, 25 Nisan 2023’te Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturma kapsamında "örgüt üyeliği” iddiasıyla gözaltına alınmış ve 27 Nisan’da tutuklanmıştı. Oruç, 31 Ekim 2023’te Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ikinci duruşmada adli kontrol şartıyla tahliye edilmişti.
Gazeteci İdris Yılmaz beraat etti
Gazeteci İdris Yılmaz, eski Erciş Belediye Başkanı Fatih Çiftçi ile ilgili haberi nedeniyle yeniden yargılandığı davada beraat etti. Yılmaz’a daha önce bu nedenle verilen 6 bin TL adli para cezasına ilişkin karar Yargıtay'ca bozulmuştu.
Yılmaz’ın yeniden yargılamayla başlayan davanın ilk duruşması 14 Mayıs 2024 günü Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Yılmaz ve avukatı Savaş Avcı, duruşmaya Erciş Adliyesi’nden SEGBİS aracılığıyla bağlandı.
Kimlik tespitinin ardından savunma yapan Yılmaz, “Yargıtay bozma ilamında yer aldığı gibi, hakaret söz konusu değildir. Haberi yaptığım dönemde söz konusu katılan seçilmiş bir insandı. Hakaret amacıyla bu ifadeyi haberime eklememiştim. Bir eleştiri yapmıştım. Yaptığım hakaret değil, eleştiridir” dedi.
Savcı esas hakkındaki mütalaasında beraat talep etti.
Duruşma sonunda “yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması” gerekçesiyle Yılmaz’ın beraatına karar verildi.
Yılmaz, 2016 yılında Erciş Belediyesine kayyım atanması üzerine "Hırsıza ödül hizmete kelepçe" başlıklı bir haber hazırlamıştı. Haberin yayımlanmasının ardından eski Erciş Belediye Başkanı ve dönemin Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftçi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Bürosuna “suçu ve suçluyu övme” (TCK 215) iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Suç duyurusuyla ilgili takipsizlik kararı verilse de Çiftçi avukatları aracılığıyla bu kez "hakaret” (TCK 125) iddiasıyla ikinci bir suç duyurusunda bulunmuştu. Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan dava sonunda haberde yer alan "hırsız" ifadesi “hakaret” suçlamasına gerekçe gösterilerek, 6 bin TL adli para cezasına hükmedilmişti. Yılmaz, davayı Yargıtay’a taşımış, Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 25 Aralık 2023 tarihli kararında, “kendilerine belirli idari yetkiler verilmiş görevlilerin, sözlerine ve eylemlerine getirilen eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiği AİHM içtihatlarında kabul edilmektedir” diyerek, kararın beraat yönünde bozulmasına karar vermişti.
Gazeteciler Eylem Sonbahar, Sema Karakurt ve Metin Cihan’ın davası Temmuz ayına ertelendi
Gazeteciler Eylem Sonbahar, Sema Karakurt ve Metin Cihan’ın “görevi yaptırmamak için direnme” (TCK 265) suçlamasıyla yargılandıkları davanın 20. duruşması 14 Mayıs 2024 günü Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşmaya katılan olmadı.
Dava 16 Temmuz 2024 gününe ertelendi.
Ferhat Çelik ve Osman Akın’ın yargılandığı dava ertelendi
Sedat Peker’in Serhat Albayrak iddialarını haberleştiren Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ferhat Çelik ile Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Osman Akın’ın "hakaret" (TCK 125) ve "iftira" (TCK 267) suçlamalarıyla yargılandıkları davanın dördüncü duruşması 14 Mayıs 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin izinli olması nedeniyle dosya üzerinden görülen duruşma 24 Ekim 2024 tarihine ertelendi.
Sanatçı İlyas Salman’ın “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandığı dava ertelendi
Sanatçı İlyas Salman’a, 1 Ağustos 2022 tarihinde BirGün Gazetesi’ne verdiği bir röportajda “Erdoğan’ı o koltuğa layık görmüyorum” ifadesi gerekçe gösterilerek “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299) suçlamasıyla açılan davanın dördüncü duruşması 14 Mayıs 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakiminin izinli olması nedeniyle dosya üzerinden görülen duruşma 5 Kasım 2024 tarihine ertelendi.
Sibel Tekin’in yeniden görülen “örgüt propagandası” davasında yeni bilirkişi raporu hazırlanacak
Belgesel yönetmeni Sibel Tekin hakkında “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamasıyla yeniden görülen davanın üçüncü duruşması 14 Mayıs 2024 günü Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Tekin, Devrimci Parti üyelerinin Kasım 2015’te NTV Ankara Temsilciliği’nde yaptıkları G20 protestosunu takip ettiği için 10 kişiyle birlikte, “örgüt propagandası” ve “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” iddialarıyla dava açılmıştı. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılama sonunda Tekin’e, “örgüt propagandası” iddiasıyla 10 ay hapis cezası verilmiş ve hükmün açıklanması geri bırakılmıştı. Ancak, istinaf mahkemesine taşınan cezayla ilgili Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesi, Tekin’in NTV binasına girip girmediğinin tespitinin yapılmadığını belirtmiş ve “eksik inceleme” gerekçesiyle bozma kararı vermişti. Yeniden görülen davanın ilk duruşması 14 Kasım 2023 günü görülmüştü. 16 Ocak 2024 günü görülen ikinci duruşmadan önce dava dosyasına giren bilirkişi raporunda, bir Tekin’in söz konusu protesto sırasında bina içerisine girerken görüntülendiği öne sürülmüştü. İkinci duruşmada savunma yapan Tekin, bilirkişi raporuna itiraz ederek, fotoğraftaki kişinin kendisi olmadığını söylemiş ve protesto sırasında binaya girmediğini belirtmişti.
Mahkeme, 14 Mayıs günü görülen duruşmada dosya kapsamındaki fotoğraflarla ilgili yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına ve fotoğrafta Tekin olduğu iddia edilen kişinin tanık olarak dinlenmesine hükmederek, davayı 19 Eylül 2024 gününe erteledi.
Televizyon kanalı basan yedi Ülkü Ocağı yöneticisine hapis cezası
Kayseri’de 9 Nisan 2022 günü Deniz Postası televizyon kanalını basıp gazeteci ve meclis üyesine sopalarla saldıran yedi Ülkü Ocakları yöneticisinin yargılandığı dava 14 Mayıs 2024 günü sonuçlandı.
Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, iki yıl bir ay süren yargılamanın ardından yedi sanığın her birine “basit yaralama,” “cebir veya tehdit kullanmak suretiyle iş yeri dokunulmazlığını ihlal,” “mala zarar verme,” “cebir, tehdit veya hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma,” “zincirleme şekilde inanç düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” suçlamalarından 11 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy’un partisinden ihraç edilmesine tepki gösterip MHP’den istifa eden meclis üyesi ve iş insanı Sedat Kılınç, 8 Nisan 2022’de davet edildiği programına katılmak için Deniz Postası Televizyonu’na gitmişti. Canlı yayına beş dakika kala yaklaşık 50 kişilik Ülkü Ocakları üyesi bir grup kanalı basmış, hem Genel Yayın Yönetmeni Azim Deniz’i hem de Sedat Kılınç’ı darp etmişti.
En az 32 gazeteci ve medya çalışanı cezaevinde
17 Mayıs 2024 itibarıyla, Türkiye’de en az 32 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.