Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Gökhan Öner ilk duruşmasında tahliye edildi; BİA Medya Gözlem Raporuna göre Türkiye’de 315 gazeteci binlerce yıl hapis istemiyle yargılanıyor
Mayıs ayından bu yana tutuklu bulunan gazeteci Gökhan Öner, hakkında “örgüt üyeliği” iddiasıyla açılan davanın 26 Temmuz günü görülen ilk duruşmasında tahliye edildi.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Öner, 28 Nisan’da Denizli’de evine yapılan baskınla gözaltına alınmış, 5 Mayıs’ta çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada savunmasını yapan Öner, üç yıl boyunca DİHA’da gazetecilik yaptığını belirterek, şunları söyledi:
“Gazetecilik yaptığım süre zarfında halkın haber alma özgürlüğü kapsamında çeşitli haberler yaptım. Ancak bu haberler herhangi bir örgütü övmeye yönelik değildir. Halkın haber alma özgürlüğü ile alakalıdır. Ülkemizde basına yönelik çok ciddi sansür ve baskı uygulamaları mevcuttur. DİHA bu baskıya karşı durarak tarafsız bir yayın yapmak için direnmiştir. Sadece burada çalışan bir gazeteciyim. Bu ajans 2002 yılında kurulmuş ve kapatılana kadar da DİHA ile ilgili bir soruşturma açılmamıştır. DİHA antidemokratik bir uygulama olan KHK’ler ile kapatılmıştır. OHÂL şu an kaldırılmıştır. Bu sebeple DİHA’nın açılması konusunda bir engel yoktur. Hakkımda işlem yapılmasının sebebi ise asılsız bir ihbardır.”
Suçlamaları reddeden Öner tahliyesini ve beraatini talep etti.
Öner ile aynı davada tutuksuz olarak yargılanan diğer sanıklar Mehmet Diler, Erol Beler, Muhlis Kayar ve Eyyüp Hansu da suçlamaları reddederek beraatlerini talep etti.
Savunmaların ardından ara mütalaasını sunan savcı, Öner’in üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti gerekçesiyle tutukluluk hâlinin devamını talep etti.
Avukatların savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu kaldığı süreyi göz önüne alarak Öner’in adlî kontrolle tahliyesine karar verdi ve davayı 3 Mart 2019 tarihine erteledi.
Gazeteci Ergin Çağlar kısa süreli gözaltına alındı
Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Ergin Çağlar, 24 Temmuz günü Maraş’tan Adana’ya giderken yapılan yol kontrolü sırasında gözaltına alındı. Hakkında arama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Çağlar, Pazarcık İlçe Jandarma Komutanlığı’ndaki işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi. Çağlar, savcılık tarafından ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Tutuklu gazeteci Mehmet Dursun hakkında iddianame hazırlandı
İfade vermek için çağrıldığı Van Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltına alınan ve 6 Nisan tarihinde çıkarıldığı mahkemece “örgüt propagandası” iddiasıyla tutuklanan gazeteci Mehmet Dursun hakkında iddianame hazırlandı.
ANF Türkçe haber sitesinde yer alan 23 Temmuz tarihli habere göre, Dursun hakkındaki iddianamesinde yaptığı haberler, haber yazışmaları ve telefonla haber aktarımları suç sayıldı.
Van Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Dursun PKK/KCK lehine yoğun bir şekilde haber yapmakla suçlanırken, Dursun’un muhabir olarak çalıştığı Dicle Haber Ajansı ise “terör örgütünün ajansı” olarak ifade ediliyor.
İddianamede Dursun’un 15 yıla kadar hapsi isteniyor.
TRT Cumhurbaşkanlığı’na bağlandı
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT), 24 Temmuz günü Resmî Gazete’de yayımlanan bir genelge ile Cumhurbaşkanlığı’na bağlandı.
Bakanlıklara Bağlı, İlgili ve İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile İlgili 2018/2 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ne göre TRT Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’yla ilgilendirilirken, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ise Kültür ve Turizm Bakanlığıyla ilgilendirildi.
Tutuklu gazeteci Seda Taşkın: Cezaevinde suya kota getirildi
Ocak ayından bu yana Sincan Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mezopotamya Ajansı muhabiri Seda Taşkın, cezaevi koşullarını ve uygulamalarını, kaleme aldığı mektup aracılığıyla aktardı.
Taşkın, son iki aydır günlük kullanım için koğuşlara verilen sıcak ve soğuk suya kota getirildiğini, verilen su miktarının temizlik gibi zaruri ihtiyaçlarına bile yetmediğini yazdı.
Yapılan kısıtlamanın sağlığı olumsuz yönde etkilediğini belirten Taşkın, ayrıca çamaşır, battaniye gibi eşyaların cezaevi tarafından yıkanmaya alınmadığını, bu nedenle bu eşyaları da verilen kısıtlı su ile kendileri yıkamak durumunda kaldıklarını dile getirdi.
Kota ile verilen suyun kirli aktığını kaydeden Taşkın, paslı ve kirli suyun yol açtığı sağlık problemlerini de aktardığı mektubunda konuya ilişkin Sağlık Müdürlüğü’ne yazdıkları dilekçeye ise yanıt alamadıklarını ifade etti. Taşkın ayrıca hasta tutukluların hastaneye sevki sırasında da hak ihlâllerinin yaşandığını belirtti.
Son BİA Medya Gözlem Raporuna göre 315 gazeteci yargılanıyor
BİA Medya Gözlem 2018 Nisan-Mayıs-Haziran raporu yayınlandı.
Temmuz ayı ortasında açıklanan rapora göre, Türkiye’de toplam 315 gazeteci, köşe yazarı, yayın sorumlusu ve çizer, tüm ceza ve tazminat davaları kapsamında 47 ağırlaştırılmış müebbet, bir müebbet hapis, 3 bin 34 yıl 6 ay hapis, ve 4 milyon 40 bin TL maddî veya manevî tazminat istemiyle yargılanıyor.
Tutuklu gazeteciler
Raporda, meslekî faaliyetleri veya siyasî dosyalardan yargılanan 127 gazetecinin 1 Temmuz 2018 gününe cezaevinde girdiği, bu kişiler arasından 33’ünün yargılanmasına devam edildiği, 40’ı hakkında ise soruşturmanın sürdüğü belirtildi. Raporda ayrıca 24 gazetecinin hükümlü olduğu, 30 gazetecinin dosyasının ise üst mahkemede olduğu belirtildi. Tutuklu gazetecilerin 73’ünün Gülen cemaatine yakın medya kuruluşlarında çalıştığı, 39’unun Kürt medyasından olduğuna dikkat çekildi.
Cezalar
Rapora göre 33’ü son üç ayda görülen davalar çerçevesinde gazeteciler “darbecilik,” “örgüt propagandası,” “örgüt üyeliği,” “devlet kurumlarını aşağılamak,” “hakaret” veya “cumhurbaşkanına hakaret” gibi iddialarla toplam 2 ağırlaştırılmış müebbet, 137 yıl 2 ay 19 gün hapse mahkûm edildi.
Rapor döneminde 24 gazeteci veya medya temsilcisi “darbeye iştirak” suçlamasıyla toplam 47 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyordu. Bu davaların birinde iki gazeteci ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı.
Rapor döneminde 69 gazeteci veya medya çalışanı “örgüt propagandası” veya “örgüt açıklamalarına yer vermek” gerekçeleriyle toplam 508 yıl hapis istemiyle yargılandı; bu kişilerden 7’si toplam 28 yıl 8 ay 14 gün hapisle cezalandırılırken 5’i beraat etti; 8’i hakkındaki davalar yeni açıldı.
Ayrıca 9 gazetecinin “casusluk” veya “devlete ait gizli bilgileri yaymak” iddialarıyla toplamda bir müebbet ve 402 yıl hapis istemiyle yargılandığı ifade edildi.
“Hakaret” davaları
Rapor döneminde 32 gazetecinin “hakaret” suçlamasıyla açılan ceza davaları kapsamında toplam 77 yıl 4 ay hapis cezası talebiyle yargılandığı belirtildi. Aralarından 4’ünün toplam 1 yıl 10 ay 5 gün hapse (11 ay 20 günü ertelemeli) mahkûm edildiği, 7 gazetecinin toplam 4 milyon 40 bin TL maddî veya manevî tazminat istemiyle yargılandığı, bu kişilerden 3’üne açılan 1 milyon 540 bin TL’lik davaların yeni olduğu, ikisine açılan toplam 500 bin TL’lik tazminat davalarının ise mahkemelerce reddedildiği belirtildi.
Raporda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki görüş ve eleştirileri nedeniyle 16 gazetecinin toplam 74 yıl 8 ay hapis istemiyle yargılandığı aktarıldı. Bu davalarda iki gazeteci (Ahmet Altan ve Faruk Arhan) beraat etti. Rapora göre altı haberci hakkında ise (Selma Erdal, Alican Uludağ, Ahmet Şık, Fatih Polat, Kutlu Esendemir ve Levent Gültekin) TCK’nın 299. Maddesi temelinde soruşturma yürütülüyor.
Geride kalan haftanın diğer ifade özgürlüğü davaları
Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi
Mayıs ayından bu yana tutuklu bulunan DİHA muhabiri Gökhan Öner’in ilk duruşmasının ardından tahliyesiyle, cezaevinde tutuklu veya hükümlü olarak bulunan gazeteci ve medya çalışanı sayısı en az 177 oldu.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan erişilebilir.