Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü - 186

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü - 186

Barış bildirisini imzalayan 16 akademisyene daha hapis cezası verildi; Ece Sevim Öztürk “örgüte yardım” suçlamasıyla 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı; tutuklu gazeteci İshak Yasul’a “propaganda” suçlamasıyla 22 ay ceza

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin tutuklu bulunan Yazı İşleri Müdürü İshak Yasul hakkında “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla açılan davada karar çıktı.

İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi 14 Aralık günü görülen karar duruşmasında Yasul’u 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Yasul’un SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşmada heyet Yasul’a önce örgüt propagandası suçundan 1 yıl hapis cezası verdi. Suçun basın yayın yolu ile işlendiği gerekçesiyle ceza yarı oranda artırılarak 1 yıl 6 aya çıkarıldı. Mahkeme suçun birden fazla kez işlendiği gerekçesiyle cezayı 1 yıl 10 ay 15 güne yükseltti.

Davada Yasul, kendi üzerine kayıtlı olmayan, demokrasi44.com isimli web sitesinde yer alan haberler gerekçesiyle suçlanıyordu.

Cansu Pişkin hakkında “hedef gösterme” suçlamasıyla dava açıldı

Evrensel muhabiri Cansu Pişkin hakkında Boğaziçili öğrencilerin tutuklanmasıyla ilgili haberi gerekçesiyle “terörle mücadelede görev alan kişileri hedef gösterme” suçlamasıyla dava açıldı.

Pişkin’in 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, 5 Nisan 2018 tarihinde yayımlanan “Boğaziçililere Özel Savcı” başlıklı haberde soruşturmayı yürüten savcının isminin yazılması nedeniyle terör örgütlerine hedef olduğu öne sürüldü.

Davanın ilk duruşması 6 Mart 2019 tarihinde İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek.

16 Barış Akademisyenine “propaganda” suçlamasıyla hapis cezası 

Barış İçin Akademisyenler’in “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildirisini imzaladıkları için haklarında “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla dava açılan akademisyenlerin yargılanmasına bu hafta da devam edildi. Bu hafta görülen duruşmalarda toplam 16 akademisyene “propaganda” suçlamasıyla hapis cezası verildi.

13 Aralık günü İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi akademisyenler Sami Cankat Tanrıverdi, Ceren Sözeri, Buket Türkmen, Melis Behlil ve Mahmut Çınar’ın ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Kararların tamamında hükmün açıklanması geri bırakıldı. Akademisyen Lütfiye Bozdağ’a ise 1 yıl 6 ay ceza verildi. Heyet, “sanığın pişmanlık göstermediği” gerekçesiyle cezada indirime gitmedi ve yine aynı gerekçeyle “tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından” cezayı ertelemedi.

12 Aralık günü görülen duruşmalarda ise İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, akademisyenler Zeynep Verda İrtiş, Zeynep Savaşçın ve Nuray Mert’in ayrı ayrı 1 yıl 3 ay, 32. Ağır Ceza Mahkemesi ise akademisyenler Aslı Aydemir, Ayşe Rezan Tuncay, Şahika Yüksel’in yine ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmalarına karar verdi. Bu kararlarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Aynı gün yine İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen diğer duruşmalarda ise akademisyenler Ayşe Erzan, Nesrin Sungur Çakmak ve Özdemir Aktan da 15’er ay hapis cezasına çarptırıldı ancak akademisyenler hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmedi. Mahkeme üç akademisyene ilişkin kararında da “sanıkların pişmanlık göstermeyen kişilikleri gözetildiğinde suç işlemekten çekineceklerine dair kanaat oluşmadığı” gerekçesiyle cezaların ertelenmesine yer olmadığına hükmetti.

11 Aralık günü ise İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde üçüncü duruşması görülen Profesör Gençay Gürsoy’a yine “örgüt propagandası” suçlamasıyla 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Gürsoy’un duruşmada esas hakkında mütalaaya karşı savunmasını yapması bekleniyordu ancak Gürsoy raporlu olduğu için duruşmaya katılamadı.

Mahkeme, celse arasında Gürsoy’un kişisel Twitter hesabından yapmış olduğu paylaşımları ve T24 haber sitesinde yapmış olduğu söyleşinin çıktılarının dosyaya eklediğini açıkladı. Duruşmanın sonunda kararını açıklayan mahkeme, Gürsoy’a 2 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, “Sanığın duruşmadaki olumsuz tutum ve davranışları, pişmanlık duymamış olması” gerekçeleriyle cezada indirime gitmedi.

Hanifi Barış’ın davası Şubat ayına ertelendi

Barış Akademisyeni ve avukat Hanifi Barış’ın sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanmakta olduğu davanın ikinci duruşması 13 Aralık günü görüldü. İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi, davayı 12 Şubat 2019 tarihine erteledi.

Taraf “MGK manşeti” davası Mart ayına ertelendi

Kapatılan Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu ve gazetenin eski Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Murat Şevki Çoban’ın gazetede 28 Kasım 2013 tarihinde yayımlanan “Gülen’i bitirme kararı 2004’te MGK’da alındı” başlıklı haber nedeniyle yargılandıkları davanın görülmesine İstanbul Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.

Davada Baransu ve Çoban “Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme,” “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri basın ve yayın yoluyla ifşa etme” ve “MİT’in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgiyi basın yoluyla ifşa etme” suçlamalarıyla 26 ila 52’şer yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

P24 tarafından izlenen duruşmaya daha önce savunmasını yapan Çoban ve sağlık sorunları nedeniyle mahkemeye mazeret dilekçesi sunan Baransu katılmadı.

Duruşmada söz alan Çoban’ın avukatı Ergin Cinmen, mütalaadan sonra geçen süre nedeniyle esas hakkındaki savunmalarına ek yapmak istediklerini belirtti.

Davaya müdahil kurumların avukatı Serhat Karğın, dosyanın tamamlandığını belirterek “sanıkların cezalandırılmasını” talep etti. Daha sonra söz alan duruşma savcısı ise eski mütalaasını tekrarladığını belirtti.

Mahkeme, Baransu’nun mazeretini kabul ederek bir sonraki duruşmaya hazır edilmesini kararlaştırdı ve davayı 6 Mart 2019 tarihine erteledi.

Gazeteci Ece Sevim Öztürk’e 3 yıl hapis cezası verildi

Gazeteci Ece Sevim Öztürk, “örgüt içerisindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçlamasıyla tutuklu olarak yargılandığı davanın 11 Aralık günü görülen ikinci duruşmasının sonunda 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, Öztürk’ün yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmesine karar verdi.

Duruşma ile ilgili habere bu bağlantıdan ulaşılabilir.

Çiğdem Toker’e açılan tazminat davası ertelendi 

Gazeteci Çiğdem Toker’e bir yazısı nedeniyle açılan tazminat davasının 11 Aralık günü Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi planlanan duruşması, hâkimin izinli olması nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi.

Şenbay Madencilik adlı şirket tarafından 1 buçuk milyon TL manevi tazminat talebiyle açılan davanın gerekçesi Toker’in 22 Ekim 2017 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde yayımlanmış olan “Tasarruf arıyorsanız metro ihalelerine bakın” başlıklı yazısı.

Jin News haber müdürü Safiye Alağaş hâkim karşısına çıktı 

Jin News haber müdürü Safiye Alağaş, hakkında ajansın yayınladığı haberler gerekçesiyle “örgüt propagandası” suçlamasıyla açılan davanın 11 Aralık günü görülen ilk duruşmasında hâkim karşısına çıktı.

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Alağaş ve avukatı hazır bulundu. İddianamenin okunmasının ardından savunma yapan Alağaş, ajansın haberlerinin gazeteciliki faaliyeti kapsamında bulunduğunu, haberlerde suç unsuru bulunmadığını ifade ederek beraatini talep etti.

Duruşmada daha sonra mütalaasını sunan savcı, haber sitesinde “propaganda” suçunun işlendiği iddiasıyla Alağaş hakkında ceza talep etti.

Mütalaanın ardından savunma için söz alan Alağaş’ın avukatı Pirozhan Karali, mütalaaya katılmadıklarını belirterek, Alağaş’ın suçlamalara dayanak teşkil eden haberleri yapmadığı ve haber müdürü olarak çoğu haberi kontrol bile edemediğini ifade ederek, müvekkilinin beraatini talep etti.

Duruşmanın sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, Alağaş’ın daha önce yargılandığı Van 4. ve Diyarbakır 8. ağır ceza mahkemelerinde görülen dosyaların iddianame ve gerekçeli kararlarını isteyerek davayı Şubat ayına erteledi.

Adnan Bilen’e 1 yıl 10 ay hapis cezası verildi

Gazeteci Adnan Bilen’e “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandığı davada 1 yıl 10 ay hapis cezası verildi.

Bilen, Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanması sonrası belediyedeki basın yayın müdürlüğü görevinden ihraç edilmiş, sonrasında belediyenin ihbarı ile hakkında “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla dava açılmıştı.

Van 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 11 Aralık günü görülen duruşmada Bilen ve avukatı hazır bulundu. Duruşmada savcının mütalaasına karşı savunma yapan Bilen, suçlama konusu paylaşımların düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Duruşma sonunda hükmünü açıklayan mahkeme heyeti, Bilen’e “örgüt propagandası” suçlamasıyla 1 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Hüküm 5 yıl ertelendi.

Sözcü yazarlarına “örgüte yardım” suçlamasıyla dava açıldı 

Sözcü gazetesinin köşe yazarları Emin Çölaşan ve Necati Doğru’nun da aralarında bulunduğu beş çalışanı hakkında “FETÖ silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek yardım etme” suçlamasıyla 7 buçuk yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosunca yazarlar Çölaşan ve Doğru ile gazetenin genel yayın yönetmeni Metin Yılmaz, internet haber koordinatörü Yücel Arı ve internet genel yayın yönetmeni Mustafa Çetin hakkında yürütülen soruşturmanın sonucunda hazırlanan 61 sayfalık iddianame İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 18 Ocak 2019 günü görülecek. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca gazeteciler Uğur Dündar ve Saygı Öztürk’ün de aralarında bulunduğu beş kişi hakkında yürütülen soruşturma sonucunda ise takipsizlik kararı verildiği öğrenildi.

Gazeteci Kenan Kırkaya hakkında gözaltı kararı 

Ankara’da 10 Aralık günü çok sayıda eve baskın düzenlendi. Baskınların düzenlendiği operasyon kapsamında aralarında gazeteci Kenan Kırkaya’nın da bulunduğu 12 kişi hakkında gözaltı kararı olduğu öğrenildi. Kırkaya’nın evinde uzun süre arama yapıldığı belirtildi.

Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi 

14 Aralık 2018 tarihi itibariyle Türkiye’de en az 169 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan ulaşılabilir.

 
Yukarı