Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Gezi Parkı iddianamesinde Osman Kavala, Memet Ali Alabora, Can Dündar dahil 16 kişi için ağırlaştırılmış müebbet talep edildi; Barış bildirisini imzalayan 28 akademisyene daha hapis cezası verildi
Barış bildirisini imzaladıkları için “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin bu hafta İstanbul Adliyesi’nde görülen duruşmalarında 28 akademisyene hapis cezası verildi.
İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyaları birleştirilen 27 akademisyenin 21 Şubat günü görülen duruşmasında açıkladığı kararında, yargılanan akademisyenlerden 13’üne ayrı ayrı 1 yıl 10 ay 15 gün, 14’üne ise ayrı ayrı 2 yıl 3 ay hapis cezası verilmesine hükmetti.
Seçkin Sertdemir Özdemir, F.A.A., Gözde Aytemur Nüfusçu, Y.Y., Elif Akçalı, T.D., Yüksel Taşkın, Meltem Ahıska, Ayşe Nilüfer Durakbaşa, Cihan Yapıştıran, İrfan Keşoğlu, Doğan Çetinkaya ve N.M. 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası alırken İlkay Yılmaz, Hülya Kirmanoğlu, Eda Aslı Şeran, İsmet Akça, Ahmet Bekmen, Özgür Müftüoğlu, Nihan Aksakallı, Haydar Durak, Aysuda Kölemen, İlkay Özkuralpli, Esra Kaliber, Zeynep Tül Süalp, Öznur Yaşar Diner ve Remzi Orkun Güner ise “pişmanlık göstermedikleri” gerekçesiyle 2 yıl 3 ay hapis cezası aldılar.
İki yılın altındaki mahkumiyet kararlarında hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Aynı gün İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşması görülen akademisyenlerden Pınar Yolum Birbil'e de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi.
Nurcan Baysal hakkında beraat kararı
Gazeteci yazar Nurcan Baysal, sosyal medya paylaşımları nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçlamasıyla yargılandığı davada hakkındaki suçlamadan beraat etti.
Diyarbakır 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 21 Şubat günü görülen duruşmada verilen kararı Baysal Twitter hesabından duyurdu.
Gözaltına alınan gazeteci Derya Okatan serbest bırakıldı
Artı Gerçek Ankara muhabiri Derya Okatan, 21 Şubat günü sabah saatlerinde evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Evde yapılan aramanın ardından Terörle Mücadele Şubesi’ne götürülen Okatan’ın gözaltına alınmasına gerekçe olarak sosyal medya paylaşımları gösterildi.
Okatan, Emniyet’teki ifade işlemlerinin ardından aynı gün içinde serbest bırakıldı. Okatan’ın sosyal medya hesabındaki paylaşımları gerekçe gösterilerek “PKK propagandası” ve “MLKP üyeliği” iddiasıyla gözaltına alındığı öğrenildi.
Pelin Ünker’e açılan davada Ahmet Çalık’ın katılma talebi kabul edildi
Gazeteci Pelin Ünker’e, 2017 yılının Kasım ayında Cumhuriyet gazetesinde yayımlanmış olan “Paradise Papers” konulu haberleri nedeniyle Bakan Berat Albayrak ve kardeşi Serhat Albayrak tarafından açılan davanın üçüncü duruşması 21 Şubat günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
P24 tarafından izlenen duruşmada Ünker ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada savunmasını yapan Ünker, “Paradise Papers” olarak bilinen belgelerin dünyada çok sayıda ülkede yayımlandığını, belgelerde 126 politikacının adının geçtiğini ifade etti. Konuyla ilgili yapılan haberlere yalnızca iki politikacı tarafından dava açıldığını ve her iki politikacının da Türkiye’den olduğunu ifade eden Ünker, yapılan haberlerde yanıtlara da yer verildiğinin ve tekzip yayımlandığının altını çizdi. Ünker, haberlerde hakaret ya da iftira bulunmadığını belirtti.
Ünker’in avukatı Tora Pekin de esas hakkında savunma yapmayacaklarını belirtti. Basın Kanunu kapsamında davanın 4 ay içerisinde açılması gerektiğini ifade eden Pekin, CMK 229/8 uyarınca davanın düşmesi gerektiğini belirtti.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme, müşteki Ahmet Çalık’ın katılma talebinin kabulüne, Ünker ve avukatlarının davanın davanın düşmesi yönündeki taleplerinin ise önümüzdeki celse değerlendirilmesine karar vererek davayı 28 Mart’a erteledi.
“Bakur davası” Nisan ayına ertelendi
Bakur (Kuzey) adlı filmde “örgüt propagandası yapıldığı” suçlamasıyla haklarında dava açılan yönetmen Çayan Demirel ve gazeteci Ertuğrul Mavioğlu’nun yargılanmasına 21 Şubat günü Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
P24 tarafından izlenen üçüncü duruşmaya katılmayan Demirel ve Mavioğlu avukatlarınca temsil edilirken, Demirel'in eşi belgesel yapımcısı Ayşe Çetinbaş duruşmayı gözlemci olarak izledi.
Duruşmada mütalaasını sunan savcı, Demirel ve Mavioğlu’nun “propaganda” suçlamasıyla cezalandırılmalarını talep etti. Savcı ayrıca fiilin basın yoluyla işlenmesi nedeniyle cezada artırıma gidilmesi talebinde bulundu.
Avukatların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma için ek süre talebinde bulunması üzerine mahkeme davayı 3 Nisan 2019 tarihine erteledi.
Mağden ve Ketenciler’in “Cumhurbaşkanına hakaret” davası ertelendi
Yazar Perihan Mağden ve gazeteci İnan Ketenciler’in “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandıkları davanın görülmesine 21 Şubat günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.
P24 tarafından izlenen duruşmaya Ketenciler ve Mağden katılmazken, avukatları mahkemede hazır bulundu.
Mağden, Nisan 2016’da yayımlanan bir yazısında Survivor adlı televizyon programının yarışmacılarından birini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a benzeterek eleştirmesi nedeniyle yargılanıyor. Ketenciler ise yazının T24 sitesinde kullanılması nedeniyle yargılanıyor.
Ketenciler’in avukatının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma için süre talep etmesi üzerine mahkeme davayı 21 Mart 2019 tarihine erteledi.
Özgürlükçü Demokrasi davasında tahliye çıkmadı
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin imtiyaz sahibi ve editörlerinin de aralarında bulunduğu beşi tutuklu 14 çalışanının “örgüt üyeliği,” “örgüt propagandası” ve “terör örgütlerinin yayınlarını basmak veya yayınlamak” suçlamaları ile yargılandığı davanın üçüncü duruşması 21 Şubat günü görüldü.
Gazetenin imtiyaz sahibi İhsan Yaşar ve sorumlu yazı işleri müdürü İshak Yasul “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası yapmak” iddialarıyla 6 Nisan 2018 günü tutuklanmış, 10 Nisan’da ise editörler Mehmet Ali Çelebi, Reyhan Hacıoğlu, Hicran Ürün ve gazete çalışanı Pınar Tarlak tutuklanmıştı. Tarlak davanın ilk duruşmasının sonunda tahliye edilmişti.
P24 tarafından izlenen üçüncü duruşmada tutuklu ve tutuksuz yargılanan gazete çalışanları ile avukatları hazır bulundu.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmada önce tutuklu yargılanan gazeteciler söz aldı. Haklarındaki suçlamaları reddeden gazeteciler tahliyelerini talep etti.
Tutuksuz yargılanan sanıklar Pınar Tarlak ve Ramazan Sola da sırayla söz alarak, haklarındaki adlî kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.
Duruşma savcısı, hakkında yakalama kararı bulunan 6 kişinin dosyalarının ayrılmasını ve dava dosyasının esas hakkında mütalaanın hazırlanması için savcılığa verilmesini istedi. Savcı ayrıca, “kuvvetli suç şüphesi” gerekçesiyle tüm tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamını talep etti.
Duruşmaya verilen kısa aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hâllerinin devamına hükmederek davayı 10 Nisan 2019 tarihine erteledi. Mahkeme ayrıca 6 kişi hakkındaki yakalama kararının infazının beklenilmesine ve dosyanın mütalaa için savcılığa tebliğ edilmesine karar verdi.
Özgür Gündem davasında Hatip Dicle hakkında yakalama kararı çıkarıldı
Kapatılan Özgür Gündem gazetesinin Genel Yayın Yönetmenleri Hüseyin Aykol, Zana Kaya ve gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya ile Kürt siyasetçi Hatip Dicle’nin “hükümeti, yargı organlarını veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama” ve “Türk milletini, cumhuriyetini ve Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılama” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 11. duruşması 21 Şubat günü görüldü.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya Aykol, Kaya, Kızılkaya ve Dicle katılmazken, duruşmada hazır bulunan avukat Özcan Kılıç, sanıkların daha önceki duruşmalarda yaptıkları savunmaları tekrar ettiğini söyledi.
Duruşma sonunda mahkeme, Hatip Dicle hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar vererek davayı 28 Mart’a erteledi.
Aydınlık gazetesine açılan MİT TIR’ları davası düştü
Aydınlık gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel ve istihbarat şefi Orhan Ceyhun Bozkurt’un MİT TIR’larının durdurulması ile ilgili haberlerin gazetede yayımlanması nedeniyle “Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçlamasıyla yargılandıkları davada karar çıktı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, basın kanunundaki 4 aylık yasal süreden sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar verdi. Ancak mahkeme sanıklar hakkında “Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etmek” suçlamasıyla suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Sanıklara uygulanan yurtdışına çıkış yasağının hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verildi.
Gezi iddianamesinde 16 kişiye ağırlaştırılmış müebbet talebi
Gezi Parkı protestolarına ilişkin aralarında Osman Kavala, Memet Ali Alabora, Can Dündar ve Çiğdem Mater’in de bulunduğu 16 şüpheliyle ilgili yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame, 20 Şubat günü İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
İddianamede tüm şüphelilerin “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları isteniyor.
Osman Kavala, Can Dündar, Memet Ali Alabora, Ali Hakan Altınay, Ayşe Mücella Yapıcı, Ayşe Pınar Alabora, Çiğdem Mater Utku, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, İnanç Ekmekçi, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Aksakoğlu ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin şüpheli olarak yer aldığı 657 sayfalık iddianamede, bu isimlerin 2013 yılındaki Gezi Parkı olaylarını 2011 yılından itibaren yönlendirmeye ve başlatmaya çalıştıkları, protestoların bu isimler tarafından “finanse edildiği” ve bu isimlerin organizasyonun “tepe yönetiminde” oldukları iddia ediliyor.
Yiğit Aksakoğlu ve Osman Kavala’nın halen tutuklu bulunduğu soruşturma kapsamında Can Dündar, Memet Ali Alabora, Ayşe Pınar Alabora, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan ve Hanzade Hikmet Germiyanoğlu hakkında da yakalama kararı bulunduğu vurgulanıyor.
Ali Sönmez Kayar’ın yargılandığı dava Mayıs ayına ertelendi
Etkin Haber Ajansı (ETHA) muhabiri Ali Sönmez Kayar ile birlikte 9 kişinin “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandıkları davanın üçüncü duruşması 19 Şubat günü İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Dört tutuklu sanığın hazır edildiği duruşmaya tutuksuz yargılanan Kayar ile diğer tutuksuz sanıklar, avukatları ile birlikte katıldı.
Duruşma sonunda açıkladığı ara kararında mahkeme tutuksuz sanıkların yurtdışına çıkış yasaklarının devamına karar vererek, davayı 28 Mayıs tarihine erteledi.
Gazeteci Murat Güreş’in yargılandığı dava ertelendi
Gazeteciler Murat Güreş, Furkan Gökşen ve Metin Aybey’in yapılan bir haberde “soruşturmanın gizliliğini ihlâl ettikleri” suçlamasıyla yargılanmalarına 19 Şubat günü devam edildi.
Gaziantep 9. Asliye Ceza Mahkemesi davayı 20 Haziran 2019 tarihine erteledi.
Çağrı Sarı’nın Paradise Papers haberi nedeniyle yargılandığı dava ertelendi
Evrensel gazetesi eski Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Çağrı Sarı’nın “Paradise Papers” belgelerini haberleştirdiği için “hakaret ve iftira” suçlamasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması 19 Şubat günü görüldü.
Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Sarı ve avukatı Devrim Avcı ile müşteki Berat ve Serhat Albayrak kardeşlerin avukatı Ferah Yıldız hazır bulundu.
Sarı’nın avukatı Avcı, dava konusu haberlerin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirterek beraat talebinde bulundu.
Albayrak kardeşlerin avukatı ise, “Haberde geçen şirkette Serhat Albayrak’ın bir imza yetkisi olmadığını dosyaya sunduk. Haberin içeriğinde algı operasyonu ve müvekkil hakkında kara propaganda var” diyerek Sarı’nın cezalandırılmasını istedi.
Duruşma sonunda ara kararını açıklayan mahkeme Avcı’nın sunduğu savunma dilekçesinin incelenmesi için duruşmayı 19 Mart gününe erteledi.
Evrensel eski sorumlu yazı işleri müdürü Şimşek beraat etti
Aynı gün, Evrensel’in eski Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İsmail Cem Şimşek’in Tarsus Cezaevinde yaşanan hak ihlâllerine ilişkin haberler nedeniyle “iftira” suçlamasıyla yargılandığı davanın ise ilk duruşması görüldü.
Evrensel’de Ağustos 2018’de yayımlanan iki haber ve bir yazı gerekçe gösterilerek Tarsus 2 No’lu Ceza İnfaz Kurumunun talebiyle hazırlanan iddianamede, Şimşek’in 1 yıldan 4 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyordu.
Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Şimşek ve avukatı Devrim Avcı hazır bulundu. Savunmaların ardından hükmünü açıklayan mahkeme, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle Şimşek’in beraatine karar verdi.
Berna Laçin “dinî değerleri aşağılama” suçlamasından beraat etti
Oyuncu Berna Laçin hakkında bir sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “halkın bir kesiminin benimsediği dinî değerleri alenen aşağılama” suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması 19 Şubat günü görüldü.
İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi, Laçin’in hakkındaki suçlamadan beraatine karar verdi.
İstinaf mahkemesi Cumhuriyet davasında verilen cezaları onadı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi Cumhuriyet davasında verilen mahkûmiyetleri onadı. İstinaf mahkemesi, 18 Şubat 2019 tarihli kararında ilk derece mahkemesinin kararında “usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı” gerekçeleriyle istinaf başvurularının reddine karar verdi.
Karar, beş yılın altında hapis cezasına çarptırılan sanıkların cezalarının kesinleştiği anlamına geliyor. Beş yılın üzerinde hapis cezalarına çarptırılan Murat Sabuncu, Ahmet Şık, Akın Atalay, Aydın Engin, Hikmet Çetinkaya ve Orhan Erinç yönünden ise kararın Yargıtay’da temyiz yolu açık bulunuyor.
Konuyla ilgili ayrıntılı habere bu bağlantıdan ulaşılabilir.
Gazeteci Özgür Paksoy’a hapis cezası
Gazeteci Özgür Paksoy, sosyal medya paylaşımlarından dolayı yargılandığı davada 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 15 Şubat günü görülen karar duruşmasına Paksoy SEGBİS üzerinden katılarak savunmasını yaptı. Suçlamaları reddeden Paksoy, beraatini talep etti. Paksoy’un avukatı da müvekkiline isnat edilen suçların düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, beraatini istedi.
Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Paksoy’un “örgüt propagandası yapmak” suçundan cezalandırılmasını talep etti.
Paksoy’un avukatının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma için ek süre talebini reddeden mahkeme, Paksoy’a sosyal medya paylaşımlarında birden çok “örgüt propagandası yaptığı” gerekçesiyle 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verilmesine karar verdi ve cezanın ertelenmesi talebini reddetti.
Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi
22 Şubat 2019 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 155 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde.
Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan ulaşılabilir.