Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.
Zaman davasında Yargıtay’ın Ahmet Turan Alkan hakkındaki bozma ilamına uyan mahkeme, mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar verdi. Dava 7 Nisan’a ertelendi
CANSU PİŞKİN, İSTANBUL
Haklarında verilen hükümler Yargıtay tarafından bozulan Zaman gazetesi eski köşe yazarları Şahin Alpay, Ali Bulaç, Ahmet Turan Alkan ve Mümtazer Türköne ile editör Mehmet Özdemir’in yeniden yargılamasının üçüncü duruşması 11 Ocak 2022 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
P24 tarafından takip edilen duruşmada Türköne, Alpay, Bulaç ve Alkan ile avukatları hazır bulundu.
Mahkeme, Yargıtay’ın Alkan hakkındaki bozma kararına uydu
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine Alkan dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 18 Mart 2021 tarihli kararıyla “örgüt üyeliği” suçundan verdiği onamayı bozmuştu. Daire, “örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın yardım” suçundan yeniden yargılanması için, Alkan’ın dosyasını İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. Mahkeme, Alkan’ın dosyasını Türköne, Alpay, Bulaç ve Özdemir’in yeniden yargılandığı dosya ile birleştirmişti.
Duruşmada savunmasını yapan Ahmet Turan Alkan, “Yargıtay’ın bozma gerekçesinin geniş kapsamlı olarak değerlendirilmesini istiyorum. Hayatımda hiçbir terör örgütüne üye olmadım, bilerek veya bilmeyerek yardım etmedim. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
Alkan’ın avukatı da Yargıtay’ın bozma kararına uyulmasını ve müvekkilinin beraatini istedi. Mahkeme Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasına karar verdi.
Gülerce: FETÖ ile iltisaklı olduklarının dedikodusunu bile duymadım
Alkan’ın savunmasının ardından Zaman gazetesi eski köşe yazarı Hüseyin Gülerce’nin tanık olarak dinlendi. Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan Hüseyin Gülerce, “Şahin Alpay’ı yakından tanırım. FETÖ terör örgütü ile bağlantısının olduğunu hiç düşünmüyorum. Gazetede yazı yazıyordu. Gazeteye sık gelen birisi de değildi” dedi.
“Şahin beyin yazılarıyla hükümetle cemaat arasında bir tercih yaptığını düşünüyorum ama FETÖ ile iltisaklı olduğunu ve talimat aldığını düşünmüyorum” diyen Gülerce şöyle devam etti: “Şahin bey için söylediklerim diğer 4 arkadaş için de geçerli. Bu arkadaşları kalemin namusunu terk etmeyen arkadaşlar olarak tanıdım. Talimatla yazı yazdıklarını düşünmem. Çünkü onlar telkine kapalı insanlar. Böyle bir şeyin dedikodusunu bile duymadım. Bizim bu yargılanan arkadaşlarla ortak bir yanımız var. Bizim bu yapıyla doku uyuşmazlığımız var.”
Bahçeşehir Üniversitesinde akademisyen olarak görev yapan Ümit Eroğlu da tanık olarak dinlendi. Eroğlu, “Bahçeşehir Üniversitesinde Şahin beyle odalarımız karşılıklıydı. Sık sık sohbet ederdik. Kendisi demokratik ve laik bir kişidir. Şahin beyin askeri darbelere ve vesayete karşı olduğunu biliyorum. 70 muhtırasında ciddi sıkıntılar yaşadığını söylemişti. Terörle bir bağlantısı olduğunu düşünmüyorum” dedi.
Türköne’nin avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, “Gülerce’nin tanıklığıyla müvekkilimin savunması doğrulandı. Beraat talep ediyorum” dedi. Diğer sanık avukatları da tanık beyanlarının dikkate alınmasını istedi ve beraat talebinde bulundu.
Şahin Alpay’ın avukatı Aynur Tuncel Yazgan, müvekkili hakkındaki adli kontrol hükümlerinin gözden geçirilmesini ve kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme, adli kontrol tedbirlerinin devamına, Mehmet Özdemir hakkındaki yakalama infazının beklenmesine ve mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar vererek davayı 7 Nisan 2022 tarihine erteledi.
Ne olmuştu?
KHK ile 2016 yılında kapatılan gazetenin eski köşe yazarları Şahin Alpay, Ali Bulaç ve Mümtazer Türköne’ye 2018 yılında “terör örgütü üyeliği” (TCK 314/2) suçlamasıyla verilen hükümler ve gazetenin eski editörlerinden Mehmet Özdemir hakkında verilen beraat kararı, Zaman davasının temyiz incelemesini 24 Eylül 2020’de tamamlayan Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştu.
Daire, Alpay, Bulaç ve Türköne’nin “hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” (TCK 220/7) suçundan, Özdemir’in ise “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) suçundan yargılanmaları gerektiğine hükmederek dosyayı yeniden İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. Yeniden yargılamanın ilk duruşması 13 Nisan 2021 tarihinde görülmüştü.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 24 Eylül 2020 tarihli kararında Ahmet Turan Alkan hakkında verilen “örgüt üyeliği” cezasını ise onamıştı. Alkan’ın avukatının itirazı üzerine onama kararını değerlendiren Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Şubat 2021 tarihinde karar düzeltme talebiyle dosyayı Daire’ye göndermişti. 18 Mart 2021 tarihinde dosyayı yeniden inceleyen Daire, delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucunda suç vasfında yanılgıya düşüldüğü gerekçesiyle, Alkan hakkında “örgüt üyeliği” suçundan verilen hükmün bozulmasına oybirliğiyle karar vermişti. Alkan’ın eylemlerinin “örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın yardım” suçunu oluşturduğuna hükmederek bozan Daire, dosyayı yeniden yargılama için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.