Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Almanya vatandaşı gazeteci Meşale Tolu’nun yurtdışı yasağı kaldırılmadı

Almanya vatandaşı gazeteci Meşale Tolu’nun yurtdışı yasağı kaldırılmadı

Aralarında ETHA çalışanı Meşale Tolu’nun bulunduğu 27 kişinin yargılamasına İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi

Sekiz ay tutuklu kaldıktan sonra Aralık ayında tahliye edilen Etkin Haber Ajansı (ETHA) çalışanı Meşale Tolu’nun yargılandığı davaya 26 Nisan 2018 günü İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. 

Mahkeme bir önceki duruşmada verdiği ara kararında aralarında Tolu’nun yer aldığı 18 kişi ile Tolu’nun eşi Suat Çorlu’nun da içinde bulunduğu dokuz kişinin yargılandığı dava dosyalarının birleştirilmesine hükmetmişti. Birleştirme kararının ardından görülen bu ilk duruşmada, 3’ü başka davalardan tutuklu olmak üzere 27 sanık ve avukatları hazır bulundu.

Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi’nde görülen duruşmayı P24’ün yanı sıra Almanya Büyükelçisi Martin Erdmann, Almanya Sol Parti Milletvekili Ali Kenan Sel ve Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) temsilcileri de takip etti.

“Terör örgütü üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamalarıyla hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istenen Tolu, adlî kontrolün ve yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti. 

Aynı zamanda Almanya vatandaşı olan Tolu, 8 ay boyunca 3 yaşındaki oğluyla tutuklu kaldığını söyleyerek “Yaşam merkezim Almanya olduğu için çocuğumun okul kaydı orada. Çocuğumun vatandaşı olduğum ülkede okuluna devam etmesini istiyorum. Bu nedenle adlî kontrolün kaldırılmasını istiyorum. İmzaları düzenli olarak attım. Ayrıca beraatimi talep ediyorum” dedi. Tolu sözünü bitirdikten sonra oğlunun Almanya’daki okul kaydını mahkemeye sundu.

Avukatı Kader Tonç da Tolu’nun ailesinin büyük kısmının Almanya’da yaşadığına vurgu yaptı. Mahkemenin bir önceki duruşmada suç vasfının değişme ihtimalini dile getirdiğini hatırlatan Tonç, “Buna binaen tutukluluk sebebi bulunmadığını düşünüyorum. Böyle bir durumda adlî kontrole yer yoktur. Daha fazla mağduriyete sebebiyet vermemek için adlî kontrolün kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi. 

Mahkeme ara kararında Tolu dâhil tüm sanıkların imza şartının kaldırılmasına hükmederken, yurtdışına çıkış yasağının ise devamına karar verildi. Ayrıca tüm sanıkların vareste tutulmasına hükmeden mahkeme, duruşmayı 16 Ekim 2018 saat 11:00’a erteledi.

Tolu: Aylardır hiçbir ilerleme kaydedilmedi

Kararın ardından Çağlayan Adliyesi önünde basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Meşale Tolu, aylardır avukatların talep ettiği belgelerin mahkeme heyetine sunulmamış olması nedeniyle davada hiçbir ilerleme kaydedilmediğini söyledi. Bir sonraki duruşmanın da aylar sonrasına verildiğine dikkat çeken Tolu, yurtdışına çıkış yasağının devamına ilişkin ise “Hayatımı çok etkiliyor. Küçük bir çocuğum var. Almanya’da kreşe gitmesi, dil öğrenmesi gerekiyor. Öte yandan basın çalışanı olarak tekrar çalışırsam yine risk altında olacağım” ifadelerini kullandı. 

Tolu, 30 Nisan 2017’de 2,5 yaşındaki çocuğu ile birlikte yaşadığı evine yapılan baskınla gözaltına alınmıştı. 5 Mayıs’ta adliyeye sevk edilen Tolu, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimliğince tutuklanarak Bakırköy Kadın Hapishanesi’ne gönderildi. İddianamede 18 sanık için “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamaları yöneltildi, her biri için 15 yıla kadar hapis cezası istendi. Tolu, 18 kişi hakkında açılan davanın 18 Aralık 2017’de görülen ikinci duruşmasında tahliye edildi. 

Tolu’nun eşi Suat Çorlu da aynı dönemde tutuklu yargılanıyordu. Çiftin üç yaşında olan çocuğu, dönüşümlü olarak kendileriyle cezaevinde kalıyordu. Suat Çorlu, 28 Kasım 2017’de tahliye edildi. İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Aralık 2017’deki ara kararında Çorlu’nun da aralarında bulunduğu dokuz kişinin davası dosyasının, Tolu’nun yargılandığı davanın dosyasıyla birleştirilmesine hükmetmişti. Bu karar sonucu Tolu ve Çorlu’nun yargılamalarına aynı davada devam ediliyor.
Yukarı