Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Furkan Karabay

Furkan Karabay

Gazeteci Furkan Karabay’a, özellikle Gerçek Gündem haber sitesinin editörü olduğu dönemde yaptığı haberler ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek çok sayıda soruşturma ve dava açıldı. Karabay hakkında, özellikle yargıda yolsuzluk iddiaları ile ilgili yaptığı haberler ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, 2024 yılının Şubat ayı itibarıyla en az 14 ceza davası ve 11 tazminat davası açıldığı biliniyor.

Karabay, yaptığı bir haber nedeniyle “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” ve “iftira” şüphesiyle başlatılan soruşturma kapsamında 29 Aralık 2023 günü tutuklandı. Böylece Karabay, MA muhabiri Fırat Can Arslan’ın ardından TMK 6/1 suçlamasıyla tutuklanan ikinci gazeteci oldu. Karabay, tutukluluğuna yapılan itirazın kabul edilmesi üzerine 8 Ocak 2024 tarihinde Marmara (eski Silivri) Cezaevinden tahliye edildi.

TMK 6/1’den tutuklama ve 10 gün sonra tahliye

Karabay, 28 Aralık 2023 günü tebligat almak üzere gittiği karakolda gözaltına alındı. Gerçek Gündem’de 27 Aralık 2023 tarihinde yayımlanan ve daha sonra erişim engeli getirilen “Mafya davasında rüşvet kavgası tutanaklarda: Polis nereye bıraktıysa oradan aldı, konuşursam çarşı pazar karışır” başlıklı haberi nedeniyle ifadesi alınan Karabay, İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. “Sarallar” olarak bilinen suç örgütü üyelerinin yargılandığı dava tutanaklarına dayanarak yapılan haberde cumhuriyet savcısının isminin açık bir şekilde yazılması nedeniyle Karabay hakkında “terörle mücadelede görev almış kamu görevlisini hedef göstermek” ve “iftira” şüphesiyle işlem yapıldı. 29 Aralık 2023 günü Adliyeye getirilen Karabay, savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği tarafından “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla tutuklandı.

Karabay’ın avukatları 2 Ocak 2024’te tutukluğa itiraz etti. İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği itirazı 4 Ocak 2024’te reddetti. Tutukluğa itirazın değerlendirilmek üzere gönderildiği İstanbul 26. Asliye Ceza Mahkemesi, dosya kapsamına göre itiraz içeriğinin yerinde olduğu değerlendirmesiyle 8 Ocak 2024 tarihinde Karabay’ın haftada bir gün karakolda imza verme yükümlülüğü ve yurt dışına çıkış yasağı ile tahliyesine karar verdi.

İddianame ve yargılama

Karabay’ın tutuklandığı soruşturma neticesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 18 Ocak 2024 tarihinde Karabay hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçlamalarıyla iddianame düzenledi. İddianamede Hâkim Murat Bircan ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz ve daha önce İstanbul Adalet Komisyonu Başkanı olan Yargıtay Üyesi Okan Albayrak’ın isimlerine “mağdur” olarak yer verildi.

İddianame İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 16 Mayıs 2024 tarihinde İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. P24 tarafından takip edilen duruşmada Karabay ve avukatı hazır bulundu.

“Mafya davasında rüşvet kavgası tutanaklarda: Polis nereye bıraktıysa oradan aldı, konuşursam çarşı pazar karışır” başlıklı haber ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek açılan davanın ilk duruşmasında savunmasını yapan Karabay, “Bu adliyeye ve buradaki mahkemelere güvenmiyorum. İlk önce asılıyoruz sonra yargılanıyoruz. Haber yayınlandıktan bir gün sonra gözaltına alındım. İfademi alan savcı beni resmen tehdit etti, 'Buradan elini kolunu sallayarak çıkamayacaksın' dedi.  Öyle de oldu. Kaçma şüphesiyle tutuklandım ancak hali hazırda yurt dışı çıkış yasağım vardı. Savcıyla ilgili suç duyurusunda bulunmadım çünkü yargıya güvenmiyorum. Suç duyurusunda bulunsam bile takipsizlikle sonuçlanacağını biliyordum” dedi.

Mahkeme başkanı Karabay’a, “Hangi bölümden mezunsun?” diye sordu. Karabay, gazetecilik bölümünden mezun olduğunu söyleyince mahkeme başkanı bu kez basın kartı olup olmadığını sordu. Karabay basın kartı olmadığını ifade etti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, “Basın kartın yoksa nasıl gazetecilik yapıyorsun? Nasıl baro kartı olmadan avukatlık yapamazsa gazeteci de kartı olmadan gazeteci olmaz. Sen gazetecilik yaptığını iddia ediyorsun” dedi ve Karabay’a, dava konusu konusu haberde adı geçen insanlara cevap hakkı verip vermediğini sordu. Karabay, iddiaları sormak için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığını aradığını ancak yanıt alamadığını söyledi. Söz konusu haberi duruşma tutanağından yaptığını söyleyen Karabay, “Duruşma tutanağının haberini yapmak suç değildir. Haber değeri taşıyan bir olayı yazdım. Hedef göstermek ya da hakaret söz konusu değildir” diyerek beraat kararı verilmesini talep etti. 

Karabay’ın yurt dışına çıkış yasağının devamına karar veren mahkeme, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar verdi. Dava 2 Temmuz 2024 tarihine ertelendi.

“Cumhurbaşkanına hakaret” davası

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu, 24 Ocak 2024 tarihinde Karabay hakkında “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla iddianame düzenledi. 6 Haziran 2023 tarihinde yapılan suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma neticesinde hazırlanan iddianamede, Karabay’ın 8 Şubat 2023, 19 Mayıs 2023 ve 28 Mayıs 2023 tarihli üç sosyal medya paylaşımının “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik zincirleme şekilde alenen hakaret” suçunu teşkil ettiği öne sürülerek cezalandırılması talep edildi. İddianame İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 3 Ekim 2024 tarihinde görülecek.

Davanın görüleceği mahkeme, Eylül ayında İstanbul 74. Asliye Ceza Mahkemesi olarak değiştirildi.

“Yargıda Antalya Operasyonu” haberi nedeniyle açılan davalar ve “hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla iki ayrı hapis cezası

Gerçek Gündem haber sitesinde 22 Haziran 2022 tarihinde yayımlanan “Yargıda ‘Antalya’ operasyonunda ‘İstanbul’ ayrıntısı: Atanan savcılar neyin göstergesi?” başlıklı haber gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 24 Haziran 2022 tarihinde Karabay ve Gerçek Gündem Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Faruk Eren hakkında “kamu görevlisine hakaret” şüphesiyle soruşturma başlattı. Soruşturma sonunda hazırlanan iddianame İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu, Furkan Karabay imzasıyla 30 Haziran 2022 tarihinde Gerçek Gündem’de yayımlanan “Haklarında ‘FETÖ Borsası’ ve ‘rüşvet’ iddiaları vardı: Erdoğan’ın avukatı Erdoğan’ın avukatları için mahkemeye başvurdu, aynı hakim AYM’yi tanımayan kararlara imza attı” başlıklı haber hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yakup Ali Kahveci’nin şikayeti üzerine Karabay ve Eren hakkında “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” şüphesiyle başka bir soruşturma başlattı. Soruşturma neticesinde 27 Eylül 2022 tarihinde hazırlanan iddianamenin kabul edilmesi halinde İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesinde devam etmekte olan dava ile birleştirilmesi talep edildi. İddianame savcısı, haberde ve paylaşımlarda geçen “geçmişlerindeki şaibeler, rüşvet iddiaları ve siyasi davalarda yer almaları”, “'Kararname ile atanan isimler, kritik davalarda iktidarın politikaları doğrultusunda kararlar almıştı”', “Siyasi operasyonların merkezinde yer alan Kahveci hakkında rüşvet iddiaları da vardı”, “Antalya Adliyesi'ndeki üst düzey değişimde yeni gelen isimler ‘Şaibelerle dolu’ kişilerdi”, “Geçmişlerinde rüşvet, FETÖ Borsası iddiaları vardı”, “AKP'nin siyasi davalarında yer alan yargı mensuplarıydı”gibi ifadelerin “hakaret” suçunu oluşturduğunu iddia ederek Karabay ve Eren’in cezalandırılmalarını talep etti. Savcılık birleştirme talebinde İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesindeki davaya konu olan haberin yayınlanma tarihi olan 22 Haziran 2022 yerine haberin erişime engellendiği tarih olan 23 Haziran 2022 tarihini verdi.

Davanın ilk duruşması İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesinde 4 Ekim 2022 tarihinde görüldü. Esas hakkındaki mütalaasını sunan duruşma savcısı, Karabay ve Eren’in atılı suçu işlediklerini iddia etti. Mütalaaya karşı savunmaların hazırlanması için dokuz gün süre veren hâkim, davayı erteledi. Davanın 13 Ekim 2022 tarihinde görülen ikinci duruşmasının sonunda kararını açıklayan İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi, Karabay ve Eren’i “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla ayrı ayrı 2 yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırdı. Cezalar ertelenmedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski avukatları Mustafa Doğan İnal ve Ahmet Özel, 22 Haziran 2022 tarihli “Yargıda ‘Antalya’ operasyonunda ‘İstanbul’ ayrıntısı” başlıklı haber gerekçesiyle Karabay ve Eren hakkında ayrı ayrı suç duyurusunda bulundu. Haberde savcılar Zafer Koç, Yakup Ali Kahveci, Gürkan Kütük ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatları Ahmet Özel, Mustafa Doğan İnal ve Kürşad Köhle’nin Antalya Adliyesinde bir araya gelmesinin detayları kamuoyuyla paylaşılmıştı. İnal ve Özel, haberin “tamamen hayal ürünü olduğunu” ve “itibar suikastı gerçekleştirme amacıyla” yapıldığını iddia etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, suç duyuruları üzerine Karabay ve Eren hakkında soruşturma başlattı. Soruşturmayı 14 Kasım 2022 tarihinde sonlandıran savcılık, Karabay hakkında “hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla iddianame hazırladı. Eser sahibinin belirli olması nedeniyle Eren hakkında takipsizlik kararı verildi. İddianame savcısı, haberde geçen “ifadelerin müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte olduğu böylelikle şüphelinin zincirleme biçiminde alenen hakaret suçunu işlediği, ayrıca aynı yazı içeriğinde müştekilere yönelik basın ve yayın yoluyla hukuka aykırı isnatta bulunması nedeniyle zincirleme biçiminde iftira suçunu işlediğini” iddia etti. İddianamede hangi ifadelerin “hakaret” ve “iftira” suçlarının unsurlarını oluşturduğu belirtilmedi. İddianame İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 28 Mart 2023 tarihinde görüldü. Karabay’ın savunmasının ardından avukatı, Özel’in avukatlarının dosyaya vekâletname sunmadığını belirterek davanın Ahmet Özel yönünden düşürülmesini talep etti. İddianamede suç unsuru olarak görülen ifadelerin açıkça belirtilmediğini ifade eden Karabay’ın avukatı, Yargıtay’ın kıstaslarına göre olgusal temeli olan iddiaların haberleştirilmesinin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Özel’in avukatlarına vekâlet sunmaları için süre verilmesine karar veren hâkim, Karabay’ın avukatının taleplerini reddetti ve davayı erteledi.

Davanın ikinci duruşması 19 Eylül 2023 tarihinde görüldü. İnal ve Özel’in avukatları davaya katılmayı talep etti. Karabay’ın avukatı, bir önceki celsede dile getirdiği talebini yineleyerek Özel’in Alper Cömertoğlu’na açtığı tazminat davasının reddedilmesine beyanları gerekçe gösterilen Ufuk Cömertoğlu ve İbrahim Önügören’in tanık olarak dinlenmesini talep etti. Mahkeme, tanık dinlenmesinin yargılamaya katkı sağlamayacağını belirterek talebi reddetti. Ara karardan sonra esas hakkındaki mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, “iftira” suçunun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek bu suçlama yönünden Karabay’ın beraatını talep etti. Haberde geçen ifadelerin müştekilerin “onur, şeref ve saygınlığa yönelik rencide edebilecek nitelikte olduğunu” iddia eden duruşma savcısı, Karabay’ın “hakaret” suçundan cezalandırılmasını talep etti.

Davanın 18 Ocak 2024 tarihinde görülen karar duruşmasında İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Karabay’ın “hakaret” suçlaması yönünden beraatına, “iftira” suçlamasından ise 1 yıl 15 gün hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Mahkeme cezayı erteledi.

“Yargıda Antalya Operasyonu” haberine İnal ve Özel tarafından açılan tazminat davaları

İnal, aynı haberi gerekçe göstererek 27 Haziran 2022 tarihinde Karabay hakkında 100 bin TL manevi tazminat talebiyle dava açtı. Söz konusu haber ve haberi içeren sosyal medya paylaşımı ile “kişilik haklarına ağır saldırı” yapıldığını iddia eden İnal, haberde “hedef gösterildiğini” ve kendisi hakkında “itibar suikastı gerçekleştirme amacıyla asılsız iddia ve ithamlarda bulunulduğunu” öne sürdü.

Dosyaya bakan İstanbul 33. Asliye Hukuk Mahkemesi, tarafların uzlaşma ihtimali olmadığı gerekçesiyle tahkikat aşamasına geçilmesine karar verdi. Davanın 14 Aralık 2023 tarihinde görülen üçüncü duruşmasında mahkeme, İnal ve Özel’in şikâyetleri üzerine açılan ve Karabay’ın “hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla yargılandığı İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada Karabay’a verilen cezanın kesinleşmesinin beklenmesine karar vererek davayı 13 Haziran 2024 tarihine erteledi.

Ahmet Özel de aynı haberi gerekçe göstererek 27 Haziran 2022 tarihinde Karabay hakkında 100 bin TL manevi tazminat talebiyle dava açtı. Özel, söz konusu haber ve haberi içeren sosyal medya paylaşımı ile “kişilik haklarına ağır saldırı” yapıldığını iddia etti. Dosyaya bakan İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, tarafların uzlaşma ihtimali olmadığı gerekçesiyle tahkikat aşamasına geçilmesine karar verdi. Davada İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada Karabay’a verilen cezanın kesinleşmesi bekleniyor.

Hakimler ve Savcılar Kurulunun (HSK) 19 Haziran 2022 tarihli kararnamesi ile Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili olarak atanan Yakup Ali Kahveci de aynı haberi gerekçe göstererek Karabay hakkında “kişilik haklarına haksız saldırı” iddiasıyla dava açtı. 29 Temmuz 2022 tarihli dava dilekçesinde, haberde “gerçek olmayan, mesnetsiz ve suç unsurları taşıyan ifadelere” yer verildiği iddia edilerek 150.000 TL tazminat talep edildi. Tazminat davasına bakan İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi, 14 Aralık 2023 tarihli üçüncü duruşmada, İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından aynı haber gerekçesiyle Karabay’a verilen hapis cezasının kesinleşmesinin beklenmesine karar verdi ve davayı 24 Nisan 2024'e erteledi. Bu tarihte görülen dördüncü duruşmada mahkeme, İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesinin Karabay hakkında verdiği kararın kesinleşmesinin beklenmesine karar vererek davayı 20 Kasım 2024 tarihine erteledi.

“Yargıda rüşvet” iddiaları üzerine görevden uzaklaştırılan hâkim hakkındaki haber ve paylaşımlar nedeniyle açılan davalar

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar, HSK’ya dilekçe yazarak Anadolu Adliyesinde para karşılığında çeşitli kararlar verildiğini ifade etmişti. Bu dilekçeye istinaden Karabay 2 Kasım 2023 tarihinde bir dizi sosyal medya paylaşımı yapmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Bürosu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın şikâyeti üzerine Karabay’ın paylaşımları hakkında soruşturma başlattı. Soruşturma sonucunda hazırlanan 18 Aralık 2023 tarihli iddianamede, Karabay’ın “sesli, yazılı ve görüntülü bir ileti ile hakaret” ve “sesli, yazılı ve görüntülü bir ileti ile iftira” suçlarından cezalandırılması talep edildi. İddianameyi kabul eden İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesi ilk duruşmanın 26 Mart 2024 tarihinde görülmesini kararlaştırdı.

İddianamede Karabay’ın “İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar, görev yaptığı adliyede, para karşılığında erişim engelleme ve tahliye kararları verildiğinden bahsetti. O adliyenin müdavimleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlığını da yapmış olan Mustafa Doğan İnal, Bilal Erdoğan ve Metin Güneş’ti. Para karşılığı ‘adaleti’ sattığı söylenen Hakim Sidar Demiroğlu, İnal ve Güneş’in adının geçtiği kanlı olayın üstünü kapatmıştı. Yargıdaki çürümeyi anlatan gazeteciler Tolga Şardan’a, Dinçer Gökçe’ye operasyon yapanlar ‘FETÖ’cü hakim ve savcılara rahmet okutur duruma geldi’ denilenler bu isimler için de harekete geçecek mi? Hakim Sidar Demiroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’ın avukatlığını yapan Mustafa Doğan İnal ile Metin Güneş’in de bir dediğini iki etmeyen biriydi. İnal, Güneş ve Erdoğan Anadolu Adliyesi’nde 3,4 ve 5’inci sulh ceza hakimlikleriyle içli dışlıydı, aynı gün içerisinde haklarındaki haberlere erişim engeli aldırıyorlardı” ifadelerini içeren paylaşımı suçlamalara delil olarak gösterildi.

Bilal Erdoğan, aynı paylaşımları gerekçe göstererek “kişilik haklarına haksız saldırı yapıldığı” iddiasıyla Karabay’a bir de tazminat davası açtı. Bilal Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, söz konusu haberin Bilal Erdoğan’ı “karalamaya yönelik kasıtlı ve gerçek dışı ifadeler” içerdiğini, “eleştiri ve yorum yapma sınırlarını aştığını” ve “kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini” iddia ederek Karabay’ın 250.000 TL tazminat ödemesini talep etti. 3 Kasım 2023 tarihli dilekçe aynı gün İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 23 Mayıs 2024 günü İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü. P24 tarafından takip edilen duruşmada Karabay’ın avukatı Özge Naz Akkaya, davacı tarafın İstanbul’da zarar gördüğünü ispat edemediğini hatırlatarak mahkemeden yetkisizlik kararı verilmesini talep etti. Akkaya, davaya konu paylaşımla ilgili İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinde sürmekte olan ceza davasının bekletici unsur yapılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istedi. Mahkeme, İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesindeki dosyanın istenilmesine karar verdi. Dava 14 Kasım 2024 tarihine ertelendi.

Mustafa Doğan İnal da Karabay’ın 2 Kasım 2023 tarihli paylaşımlarını gerekçe göstererek “kişilik haklarına haksız saldırı yapıldığı” iddiasıyla tazminat davası açtı. İnal’a “itibar suikastı” yapıldığını iddia eden avukatları, Karabay’ın 250.000 TL ödemesini talep etti. 3 Kasım 2023 tarihinde verilen dilekçe aynı gün İstanbul 32. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi. Bu davanın 28 Mayıs 2024 günü görülen ikinci duruşmasında İstanbul 32. Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle dosyada yetkisizlik kararı verdi.

Bekir Altun’un şikâyeti ile açılan ceza ve tazminat davaları, soruşturma kapsamında gözaltı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabay’ın 1 Aralık 2023 tarihli “Başsavcı İsmail Uçar tarafından HSK’ya, rüşvet, iş takibi, usulsüzlük yaptığı iddiasıyla şikâyet edilen Adalet Komisyonu Başkanı Bekir Altun’a dokunulmazken, hâkim Sidar Demiroğlu görevden uzaklaştırıldı. Ses kayıtları ortaya çıkmasına rağmen dokunulmayan Altun’u ise İstanbul Grubu’nun koruduğu iddia edildi” ifadelerinin de yer aldığı sosyal medya paylaşımları nedeniyle Karabay hakkında soruşturma başlattı. İstanbul Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Bekir Altun’un şikâyeti üzerine başlatılan soruşturmada Karabay’a “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” ve “iftira” suçlamaları yöneltildi.

Karabay, 7 Aralık 2023 tarihinde evine gelen polis memurları tarafından gözaltına alınarak soruşturma kapsamında ifadesinin alınması için İstanbul Adliyesine götürüldü. Savcı tarafından ifadesi alınan Karabay, adli kontrol talebiyle İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Hâkim, savcılığın talebi doğrultusunda Karabay’ın adli kontrolle serbest bırakılmasına karar verdi.

Soruşturma neticesinde 19 Aralık 2023 tarihinde Karabay hakkında “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla iddianame düzenlendi. Suçlamalara Karabay’ın 1 Aralık 2023 tarihinde yaptığı sosyal medya paylaşımlarını dayanak olarak gösteren iddianame savcısı, söz konusu paylaşımlara iddianamede yer vermedi. İddianameyi kabul eden İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi, 15 Ocak 2024 tarihinde düzenlendiği tensip zaptıyla davanın “basit yargılama usulü” ile görülmesine karar verdi ve taraflara yazılı beyanlarını sunmaları için 15 gün verilmesine karar verdi. Karabay hakkındaki imza verme yükümlülüğü şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar veren mahkeme, yurt dışına çıkış yasağının ise devamına karar verdi.

İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi, 18 Mart 2024 tarihinde basit yargılama usulü ile davayı dosya üzerinden karara bağladı ve Karabay’ın beraatına karar verdi. Altun’un avukatlarının itirazı üzerine dosya duruşmalı görülmek üzere yeniden açıldı.

9 Mayıs 2024 günü görülen ilk duruşmada İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi, basit yargılama usulüyle daha önce vermiş olduğu beraat kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek Karabay’ın yeniden beraatına karar verdi.

Altun, aynı paylaşımları gerekçe göstererek Karabay hakkında 50.000 TL’lik bir de tazminat davası açtı. 14 Aralık 2023 tarihinde dava dilekçesini sunan Altun’un avukatları, paylaşımların “gerçeği yansıtmadığını” ve Karabay’ın “bilgi aktarır gibi yaparak kelime oyunları ile müvekkile yukarıda her biri tek tek ifade edilen zincirleme şeklinde isnatlarla müvekkilin şeref, onur ve haysiyetini hedef aldığını” iddia etti. İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesi, 15 Aralık 2023 tarihinde tensip zaptı düzenleyerek dosya üzerinde ön inceleme yapılmasına ve tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının tespit edilmesine karar verdi.

Altun, Karabay’ın 21 Aralık 2023 tarihinde yaptığı sosyal medya paylaşımlarını gerekçe göstererek bir tazminat davası daha açtı. Karabay’ın 21 Aralık 2023 tarihli Adli ve İdari Yargı Kararnamesi’ne atıf yapan paylaşımında şu ifadeler yer alıyordu: “Başsavcı İsmail Uçar tarafından HSK’ya, rüşvet, iş takibi, usulsüzlük yaptığı iddiasıyla şikayet edilen Adalet Komisyonu Başkanı Bekir Altun’a yine dokunulmadı! Uçar’ın, ‘FETÖ’cü hakim ve savcılara rahmet okutur duruma geldi’ dediği Altun’a, HSK Güz Kararnamesi’nde yer verilmedi. Altun, Çağlayan’daki görevine hiçbir şey olmamış gibi devam edecek!”

Karabay’ın paylaşımlarının gerçeği yansıtmadığını iddia eden Altun’un avukatları, 20.000 TL tazminat talebiyle 2 Şubat 2024 tarihinde İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine dava dilekçesi sundu. Altun’un avukatları, 50.000 TL tazminat talebiyle 14 Aralık 2023 tarihinde açtıkları davaya konu olan paylaşımların İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 14 Aralık 2023 tarihli kararıyla erişime engellendiğini, buna rağmen Karabay’ın 21 Aralık’taki paylaşımlarında erişime engelleme kararı verilen paylaşımlara atıfta bulunduğunu belirtti. Altun’un avukatları ayrıca Karabay’ın “siyasetçi” olduğunu iddia ederek “ifade özgürlüğü ile kişilerin şöhret ve itibarının korunması arasındaki dengenin” yargı mensubu olduğu için Altun aleyhine bozulduğunu iddia etti.

“Pelikan Grubu”, “FETÖ Borsası” ve “yargıya müdahale” iddiaları hakkındaki haber ve paylaşımlar nedeniyle açılan davalar

Karabay, 22 Şubat 2023 tarihinde sosyal medya hesabından “Yargıda bir grup var, ‘Pelikan’ diye bilinir. Kamuoyunun sahiplendiği fedakar gazetecilere kumpas kuran savcı Yakup Ali Kahveci, Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal ve MİT TIR’larının savcısı AYM Üyesi İrfan Fidan yüzbinlerce lira tazminat ile yıllarca hapsimizi istiyor” ifadelerini kullandığı bir paylaşım yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı İnal, Karabay’ın paylaşımını gerekçe göstererek aynı gün Karabay hakkında “kişilik haklarına haksız saldırı” iddiasıyla 100 bin TL manevi tazminat talebiyle dava açtı. İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın 19 Ekim 2023 tarihinde görülen ilk duruşmasının sonunda davanın reddine karar verdi.

Aynı paylaşım nedeniyle Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yakup Ali Kahveci’nin 24 Şubat 2023 tarihli suç duyurusu üzerine Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabay hakkında soruşturma başlattı. Soruşturma neticesinde Karabay hakkında “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret” suçlamasıyla 5 Haziran 2023 tarihinde yarım sayfalık iddianame hazırlandı. Karabay’ın paylaşımında “eleştiri sınırlarının aşıldığı” öne sürülen iddianame, Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 28 Eylül 2023 tarihinde görüldü. Karabay ve avukatının mazeret bildirerek katılmadığı duruşma ileri bir tarihe ertelendi.

Muhammed Yakut haberi nedeniyle açılan davalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı İnal, 19 Nisan 2023 tarihinde Gerçek Gündem’de yayımlanan bir haberi gerekçe göstererek 20 Nisan’da Karabay hakkında suç duyurusunda bulundu. İnal, “Muhammed Yakut, Erdoğan’ın avukatı Mustafa Doğan İnal’ı neden tehdit etti? FETÖ Borsası iddialarının olduğu silahlı saldırıda iddianame çıktı” başlıklı haber ile kendisine hakaret edildiğini ve iftira atıldığını öne sürdü. Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabay hakkında “zincirleme şekilde alenen hakaret” ve “zincirleme şekilde, basın ve yayın yoluyla iftira” suçlamaları ile 14 Haziran 2023 tarihinde iddianame hazırladı. İddianame İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 16 Kasım 2023 tarihinde görüldü. Karabay ve avukatının savunmaları ardından kararını açıklayan hâkim, İnal’ın katılma talebinin “suçtan zarar görmesi ihtimaline binaen” kabul edilmesine karar verdi. Taraflara yazılı beyanlarını sunmaları için süre veren hâkim, davayı 29 Şubat 2024 tarihine erteledi.

Davanın üçüncü duruşması 6 Haziran 2024 günü İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. P24 tarafından takip edilen duruşmada Karabay ve taraf avukatları hazır bulundu. Önceki celse sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, Karabay’ın üzerine atılı her iki suçtan da cezalandırılmasını istedi. Esas hakkındaki mütalaaya karşı söz alan Karabay, önceki savunmalarını tekrar ederek beraatını istedi. Mahkeme, “iftira” suçundan Karabay’ı 1 yıl 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanığın eylemine uyan en ağır ceza gerektiren “iftira” suçundan hüküm kurulması nedeniyle “hakaret” suçu bakımından hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verdi. 

Aynı haber gerekçesiyle İnal, Karabay hakkında 100.000 TL tazminat talebiyle dava açtı. Dosyada tahkikat aşamasına geçilmesine karar veren İstanbul 21. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın ilk duruşmasını 14 Aralık 2023 tarihinde gördü. Gerçek Gündem web sitesinin içerik sağlayıcısının araştırılarak bildirilmesine karar veren mahkeme, davayı 7 Mart 2024 tarihine erteledi.

“Yılmaz, Gürlek ve Fidan’a hakaret” davası

Karabay, 22 Haziran 2023 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan ve bakan yardımcılıklarına atamaların yapıldığı kararnamenin ardından sosyal medya hesabından paylaşımlar yapmıştı. Gerçek Gündem’de yayımlanan bir haberin de yer aldığı ve 27 paylaşımdan oluşan seride Karabay, Adalet Bakan Yardımcıları Hasan Yılmaz ve Akın Gürlek ile AYM Üyesi İrfan Fidan hakkındaki iddiaları hatırlatmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabay hakkında “sesli veya görüntülü bir ileti ile kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” suçlamasıyla 7 Ağustos 2023 tarihinde iddianame hazırladı. Karabay’ın 22 Haziran 2023 tarihli 27 paylaşımının suçlamaya delil olarak gösterildiği iddianamede Yılmaz, Gürlek ve Fidan “mağdur” olarak yer aldı. İddianame savcısı, Karabay’ın üzerine atılı suçu “zincirleme” işlediğini iddia ederek verilecek cezanın artırılmasını istedi. İddianame Ankara 16. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Davanın ilk duruşması 17 Ocak 2024 tarihinde görüldü. Yılmaz, Gürlek ve Fidan’ın “suçtan zarar görme ihtimallerine binaen” davaya katılma taleplerini kabul eden mahkeme, Karabay’ın avukatının talebi doğrultusunda, suçlama konusu paylaşımlarda isimleri geçen Sezgin Baran Korkmaz ve Mübarez Mansimov Gurbanoğlu hakkında yürütülen soruşturmaların evrakının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından istenmesine karar verdi.

Bu davanın bir sonraki duruşması 18 Eylül 2024 tarihinde görülecek. 

İrfan Fidan tarafından açılan tazminat davası

AYM Üyesi İrfan Fidan, Karabay’ın 20 Aralık 2022 tarihinde Gerçek Gündem’de yayımlanan “İŞİD’e silah göndermekten yargılanan gizli tanığın iddiası: ‘İrfan Fidan’ın talimatlarıyla hareket ettim’” başlıklı haberini gerekçe göstererek Karabay’a 100.000 TL manevi tazminat talebiyle dava açtı. 31 Ocak 2023 tarihli dava dilekçesinde söz konusu haberin Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 11 Ocak 2023 tarihli kararıyla erişime engellendiği vurgulandı. İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tahkikat aşamasına geçilmesine karar verdi ve davanın ilk duruşması 14 Aralık 2023 tarihinde görüldü. Davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna kanaat getiren hâkim, davayı usulden reddetti.

İrfan Fidan’ın şikayetiyle açılan ceza davaları

AYM Üyesi İrfan Fidan, 31 Ocak 2023 tarihinde Gerçek Gündem’de yayımlanan “AYM’ye günler önce şikayet edildi: Başkan adayı İrfan Fidan’ın ‘adalet’ sicili” başlıklı haberi gerekçe göstererek Furkan Karabay ve Faruk Eren hakkında “iftira”, “kamu görevlisine hakaret” ve “terörle mücadele görev almış kişileri hedef göstermek” iddialarıyla suç duyurusunda bulundu. Fidan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili olarak görev yaptığı dönemde, Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı zanlısı Nuri Gökhan Bozkır’la yaptığı iddia edilen görüşmeler hakkındaki haber ile başsavcı vekiliyken hakkında soruşturmalar yürüttüğü terör örgütlerine hedef gösterildiğini iddia etti.

Başlatılan soruşturma neticesinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Karabay ve Eren hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla 8 Ağustos 2023 tarihinde iddianame hazırladı. İddianamede Karabay’ın 31 Ocak 2023 tarihli haberi ve habere dair paylaşımları suç unsuru olarak sunuldu. İddianameyi kabul eden Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, tensip zaptıyla Faruk Eren hakkında yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verdi.

Davanın ilk duruşması 7 Kasım 2023 tarihinde görüldü. Faruk Eren mahkeme salonunda hazır bulunurken Furkan Karabay duruşmaya SEGBİS aracılığıyla İstanbul’dan katıldı.

Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, mevcut davanın İrfan Fidan’ın şikâyeti üzerine aynı haber ve paylaşımlar gerekçe gösterilerek 30 Temmuz 2023 tarihinde Karabay hakkında düzenlenen başka bir iddianame ile Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava ile birleştirilmesi hususunun celse arasında değerlendirilmesine karar verdi. Gerçek Gündem’e yazı yazılarak Eren ve Karabay’ın hangi tarihten itibaren hangi görevi ifa ettiklerinin sorulmasına karar veren mahkeme, davayı 5 Mart 2024 tarihine erteledi.

İrfan Fidan’ın şikâyeti üzerine Karabay ve Eren hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçlamasıyla açılan dava 23 Ocak 2024 tarihinde Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Karabay’ın savunmasına “itibar edilemeyeceği” ve paylaşımlarının “haberleşme hürriyeti özgürlüğünü aştığı” gerekçesiyle atılı suçtan cezalandırılmasını istedi. Eren’in de atılı suçtan cezalandırılmasını talep eden savcı, Eren’in internet sitesinde yönetici olması nedeniyle paylaşımlardan haberdar olmamasının mümkün olamayacağını belirtti. Mahkeme, Karabay ve Eren hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek davayı 5 Mart 2024 tarihine erteledi.

Davanın 5 Mart 2024 tarihinde görülen duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden savcı, Karabay ve Eren’in üzerlerine atılı suçtan cezalandırılmalarını istedi. P24 tarafından takip edilen duruşmaya Karabay SEGBİS bağlantısıyla katılırken Eren ise duruşmaya katılamadı.

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, Eren ve Karabay hakkında beraat kararı verdi.

Sosyal medya paylaşımı nedeniyle tazminat davası

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı İnal, Karabay’ın 11 Ağustos 2022 tarihinde sosyal medyada yaptığı paylaşımları gerekçe göstererek 12 Ağustos 2022 tarihinde “kişilik haklarına saldırıldığı” iddiasıyla 100 bin TL manevi tazminat talebiyle dava açtı. İnal’ın isminin geçmediği paylaşımda Karabay, üzerinde “M.D.İ.” yazan bir dosyanın fotoğrafını paylaşmış ve şu ifadeleri kullanmıştı: “Mahkeme kararlarında hakim, ‘Türk milleti adına’ diye başlar sözlerine. Çünkü burası bir ‘hukuk’ devletidir’. Cübbeyi giyen avukat, savcı, hakimler de bunu bilir. Aralarında öyleleri vardır ki çamuru çamurla kapatmaya çalışırlar çünkü elleri çamurdur. Ne yapsa o da çamurdur. O çamurlardan biri Çağlayan’ın müdavimlerindendir. Çaya, kahveye gelir. Savcılardan kül tablası ister. Açtığı her dava hızlıca biter. Devletlilerin ismiyle hareket eder. Her şikayeti aynı gün işleme konur. Her erişim engeli aynı gün uygulanır. Adımını attığı an akan sular durur. El pençe olurlar. Öyle biridir ki artık dokunduğu her yer çamura bulanır. Parmak izi çamurdan tespit edilmez. Öyle ki artık ismi dahi çamurla yıkanmıştır(!) İsmini dahi kullanamaz hale gelmiştir. Ama akan sular durur dosyalara ismi kodlanır. ‘Dokunmayın’ derler. Yanmazsın da çamurdur, kodla ki bulanma.”

İstanbul 44. Asliye Hukuk Mahkemesi, 16 Şubat 2023 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında tarafların uzlaşma imkânı olmadığı için tahkikat aşamasına geçilmesine karar verdi. Hâkim, İnal’ın avukatları aracılığıyla Karabay hakkında yaptığı suç duyurusu üzerine açılan soruşturmanın dosyasının istenmesine karar vererek ilk duruşma için 4 Mayıs 2023 tarihine gün verdi. Davanın ilk duruşması, 4 Mayıs 2023 tarihinde görüldü. Hâkim, Karabay’ın avukatının yetki itirazını reddetti. Davanın ikinci duruşması, 25 Mayıs 2023 tarihinde görüldü. Davanın kısmen kabul edilmesine karar veren hâkim, Karabay’ı İnal’a 20.000 TL tazminat ödemeye mahkûm etti.

İnal’ın şikayetiyle açılan “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” ve “iftira” davası

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal’ın şikâyeti üzerine başlattığı bir soruşturma neticesinde Karabay hakkında “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla dava açtı. İddianame savcısı, Karabay’ın 11 Ağustos 2022, 27 Nisan 2023 ve 2 Kasım 2023 tarihlerinde yaptığı sosyal medya paylaşımlarını suçlamalara dayanak olarak gösterdi. İddianamenin giriş bölümünde “suç tarihi” olarak 3 Kasım 2023 tarihi belirtildiği halde bu tarihe ait herhangi bir haber ya da sosyal medya paylaşımına iddianamede yer verilmedi. İddianamede Karabay’ın İnal’ı “kastederek twitler attığı,” “müşteki hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak amacıyla hukuka aykırı fiil isnadında bulunmak suretiyle zincirleme şekilde iftira suçunu işlediği” iddia edildi. İddianame savcısı, 2 Kasım tarihli paylaşımlar hakkında davaya da dönüşen iki ceza soruşturması ile bir hukuk davası, 27 Nisan tarihli paylaşımlar hakkında davaya da dönüşen bir ceza soruşturması ile bir hukuk davası, ve 11 Ağustos paylaşımı hakkında bir hukuk davası olduğuna ise iddianamede yer vermedi.

İddianame İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 26 Aralık 2023 tarihinde tensip zaptı düzenleyen mahkeme, davanın görülmesine 18 Nisan 2024 tarihinde başlanmasını kararlaştırdı.

18 Nisan 2024 günü İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada Karabay ve taraf avukatları hazır bulundu. Savunmasını yapan Karabay, “Suçlama konusu paylaşımlarımda müşteki hakkında FETÖ borsası iddiasında bulunmuyorum, herhangi bir isimden bahsetmiyorum. Kendisi üzerine alınmış. Paylaşımlarımda hakaret ve iftira yoktur. Savcılık hakkımdaki şikâyet dilekçelerini kopyalayıp yapıştırarak bu iddianameyi hazırlamış. Beraatımı talep ediyorum” dedi.

Savunması alındığı için Karabay hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar veren mahkeme, İnal’ın davaya katılma talebini kabul etti. Dava 5 Kasım 2024 tarihine ertelendi.

Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan haber nedeniyle açılan “hakaret” davası ve beraat

27. Dönem Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Van Milletvekili Abdulahat Arvas, Cumhuriyet gazetesinde 13 Kasım 2021 tarihinde İlayda Kaya imzasıyla yayımlanan “Van’da ‘Arvas saltanatı’” başlıklı haberi gerekçe göstererek o dönem gazetenin internet sitesinin Sorumlu Müdürü olan Furkan Karabay, Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya ve muhabir İlayda Kaya hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, gazetenin kayıtlı adresi İstanbul Şişli’de olduğu için dosyayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Araştırma Bürosu, 16 Mayıs 2022 tarihinde Karabay, Küçükkaya ve Kaya hakkında “hakaret” ve “iftira” suçlamaları yönünden kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Savcılık aynı tarihte Karabay ve Kaya hakkında “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret” suçlamasıyla iddianame hazırladı.

Arvas’ın akrabalarının başta eğitim alanında olmak üzere birçok kamu kurumunda yönetici pozisyonunda görev yaptığı iddialarına yer verilen haberi suçlamaya delil olarak gösteren iddianame savcısı, “haberin gerçeklikten uzak ve doğrudan müştekinin toplum içindeki saygınlığını zedelemeye yönelik olduğunu” iddia ederek Karabay ve Kaya’nın cezalandırılmasını talep etti. İddianame İstanbul 53. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 15 Aralık 2022 tarihinde görüldü. Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını açıklayan iddia makamı, Karabay ve Kara’nın üzerlerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek ayrı ayrı beraatlarını talep etti. Kararını açıklayan mahkeme, Karabay ve Kara’nın üzerlerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığına kanaat getirerek her iki gazetecinin de beraatına karar verdi.

Yukarı