Expression Interrupted

Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler ve akademisyenler. Yüzlerce gazeteci ve akademisyen hakkında soruşturma açıldı, birçoğu tutuklandı. Bu site ifade özgürlüğünü kullandığı için soruşturma ve kovuşturmaya uğrayanlar hakkındaki yasal süreci takip etmektedir.

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü - 174

Türkiye’de Basın ve İfade Özgürlüğü - 174

Avusturyalı gazeteci Zirngast tutuklandı; Altanlar ve Ilıcak davasının istinaf duruşmasında savcı müebbet hapis istedi; Hayatın Sesi TV yöneticileri hapis cezasına çarptırıldı

 

Avusturyalı gazeteci Max Zirngast ile Toplumsal Özgürlük Partisi kurucu meclis üyeleri Mithatcan Türetken ve Hatice Göz, 10 günlük gözaltından sonra çıkarıldıkları mahkemece 21 Eylül günü tutuklandı.

Zirngast, Türetken ve Göz, 11 Eylül sabah saatlerinde “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla Ankara'da gözaltına alınmıştı. Gözaltı süresi iki kez dörder gün uzatılmıştı.

Üç isim, 20 Eylül günü savcılık sorgusunda ifade verdi. Suçlamaları reddeden Zirngast, Toplumsal Özgürlük gazetesinde gündeme dair yazılar yazdığını belirterek, herhangi bir terör örgütüyle bağlantısı olmadığını ve illegal bir faaliyette bulunmadığını ifade etti.

Hatice Göz de, Kampüs Cadıları, Serüven Kültür, Her Yer Çocuk, Toplumsal Özgürlük isimli sosyal medya hesaplarında editörlük yaptığını anlattı. Örgüt üyeliği suçlamalarını reddetti.

Mithatcan Türetken, üniversiteli gençlerden oluşan Özgürlükçü Gençlik’in dernekler müdürlüğüne kayıtlı olduğunu anlattı. Örgüt üyeliği ve örgüt propagandası suçlamalarını kabul etmediğini söyledi.

Zirngast, Türetken ve Göz, savcılık sorgularının ardından çıkarıldıkları Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği’nde de haklarındaki iddiaları reddettiler.

Zirngast, üç senedir Türkiye’de yaşadığını, gizli bir faaliyette bulunmadığını, ODTÜ’de yüksek lisans yaptığını, Almanca, İngilizce ve Türkçe dilleri arasında çeviriler yaptığını ve yazılar yazdığını anlattı. Avukatı Murat Yılmaz, Adana Ağır Ceza Mahkemesi’nin ve Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “TKP Kıvılcım diye bir örgüt olmadığı” kararlarını hatırlattı. Türetken ve Göz de örgütle bağlantı iddialarını reddetti. 

İfadelerin ardından üç isim de, “Atılı suçun işlendiğine dair kuvvetli suç şüphesinin olduğunu gösteren somut deliller olduğu, atılı suçun katalog suçlardan olduğu, soruşturmanın tamamlanmadığı, delillerin tamamının toplanmadığı, kaçma ihtimali olduğu” gerekçeleriyle tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Altanlar-Ilıcak istinaf duruşmasında ağırlaştırılmış müebbet talebi

Aralarında Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın da bulunduğu altı kişinin Şubat ayında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldığı davanın istinaf duruşmasının görülmesine 21 Eylül günü başlandı.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi’nce görülen duruşmada savunmaların ardından esas hakkında mütalaasını sunan savcı, tüm sanıklar için TCK 309/1’deki “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.

Mahkeme ara kararında esas hakkında mütalaaya karşı savunmaların hazırlanması için davayı 2 Ekim 2018 tarihine erteledi.

P24 tarafından izlenen duruşma ile ilgili ayrıntılı habere bu bağlantıdan ulaşılabilir.

Hayatın Sesi TV yöneticilerine hapis cezası

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Hayatın Sesi televizyonu yöneticilerinin “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla yargılandıkları davanın karar duruşması, 19 Eylül günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Mahkeme, Hayatın Sesi televizyonunun sahipleri Mustafa Kara ve İsmail Gökhan Bayram ile Genel ve Sorumlu Müdürü Gökhan Çetin’i “zincirleme şekilde terör örgütü propagandası yapmak” suçundan ayrı ayrı 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.

P24 tarafından izlenen duruşma ile ilgili habere bu bağlantıdan ulaşılabilir.

Fahrettin Kılıç tahliye edildi 

Özgür Toplum dergisi çalışanı Fahrettin Kılıç, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklu yargılandığı davanın 18 Eylül günü görülen üçüncü duruşmasında tahliye edildi.

Kılıç, Adana’da 28 Mart 2017 tarihinde gözaltına alındıktan sonra tutuklanmıştı. 

Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada hazır bulunan Kılıç, tercüman aracılığıyla Kürtçe savunma yaptı. Üzerine atılı suçlamaları reddeden Kılıç, tahliyesini talep etti.

Savcı, Kılıç’ın tutukluluk hâlinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti ise Kılıç hakkında tahliye kararı vererek davayı ileri bir tarihe erteledi.

İshak Karakaş’a uygulanan adlî kontrol kaldırıldı

Halkın Nabzı gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Artı Gerçek yazarı İshak Karakaş’ın, Türkiye’nin Afrin’e yönelik harekâtını eleştiren sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle yargılandığı davanın ikinci duruşması 18 Eylül günü görüldü.

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi, toplam 10 sanığın “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşmasında Karakaş’ın da aralarında bulunduğu dokuz tutuklu sanığın adlî kontrol şartıyla tahliye edilmelerine karar vermişti.

Salı günkü duruşmada Karakaş ile birlikte sanıklardan Yaşar Yılmaz Altunbilek ve Cevdet Taş ile avukatları hazır bulundu. Avukatlar müvekkilleri hakkında uygulanan adlî kontrol tedbirinin kaldırılmasını ve duruşmalardan vareste tutulmalarını talep etti. Karakaş da, sık sık yurtdışına seyahat ettiğini belirterek yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.

Mahkeme ara kararında, adlî kontrol kapsamında uygulanan imza şartını kaldırarak sanıkların duruşmalardan vareste tutulma taleplerini kabul etti. Yurtdışı yasağının devamına hükmeden mahkeme, davayı 20 Kasım 2018 tarihine erteledi.

Ahmet Şık’ın TCK 301’den yargılandığı dava durduruldu 

Haziran ayında Halkların Demokratik Partisi’nden (HDP) milletvekili seçilen gazeteci Ahmet Şık’ın Twitter paylaşımları gerekçesiyle Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesindeki “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçundan yargılandığı dava durduruldu.

Davanın 18 Eylül tarihinde görülen duruşmasında Şık’ın avukatı Can Atalay, müvekkilinin 24 Haziran 2018 seçimlerinde milletvekili seçilmesi sonrası celse arasında yapılan yargılamanın durdurulması talebini yineledi. Talebi kabul eden İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi, dosyanın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne verilmek üzere Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verdi.

Gün Matbaacılık davasının ilk duruşmasında 8 tahliye

Mart ayında kayyum atanan Gün Matbaacılık’ın sahibi Kasım Zengin’in de aralarında bulunduğu, 20’si tutuklu 21 matbaa çalışanı hakkındaki davanın ilk duruşması 18 Eylül günü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Silivri Cezaevi’nin karşısında bulunan mahkeme salonunda görülen duruşmada, savcı tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hâllerinin devamını talep ederken avukatlar savunmalarında sanıkların beraatini talep etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sekiz matbaa çalışanı için tahliye kararı verirken, 12 kişinin tutukluluk hâllerinin devamına hükmetti. Matbaa çalışanları Necat Hizarcı, Sadettin Demirtaş, Muhammet Özkan, Mehmet Kadir Özkara, Cumali Öz, Süleyman Güneş, Kemal Dağdöğen ve Özgür Bozkurt tahliye edildi. Mahkeme, tahliye kararı verdiği sekiz kişi için yurtdışı yasağı koydu.

Mahkeme ayrıca İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Özgürlükçü Demokrasi davası ile benzer mahiyette olduğunu belirterek, birleştirilme yönünde muvafakat sorulmasını istedi.

Tutuklu matbaa çalışanları Cemal Tunç, Erdoğan Zamur, İhsan Sinmiş, İrfan Karaca, Kazım Göçer, Mahmut Abay, Mehmet Emin Sümeli, Musa Kaya, Mürsel Demir, Polat Arslan ve Uğur Selman Kelekçiler ile matbaanın sahibi Kasım Zengin’in tutukluluk hallerinin devamına karar veren heyet, tutuksuz yargılanan Derviş Avras hakkında çıkarılan yakalama kararının beklenilmesine de karar vererek davayı 12 Kasım tarihine erteledi.

Matbaa hakkında hazırlanan iddianamede kayyum atanmasının gerekçeleri arasında matbaanın bastığı 110 kadar yayın için toplatma kararı verilmesi ve gazete, kitap ve dergilerin yazar, genel yayın yönetmenleri ve eser sahipleri hakkında devam eden davalar gösteriliyor. Kapatılan Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin Afrin operasyonunu eleştirel bir şekilde manşetine taşıdığı nüshaların Gün Matbaacılık tarafından basılmış olması da gerekçeler arasında bulunuyor.

Hanifi Barış ilk duruşmada tahliye edildi 

Barış Akademisyeni ve avukat Hanifi Barış’ın sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklu yargılandığı davanın ilk duruşması 18 Eylül’de İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Mahkeme ilk duruşmanın sonunda, Temmuz ayında tutuklanarak cezaevine gönderilen Barış’ın yurt dışına çıkış yasağı ve adlî kontrol şartıyla tahliyesine karar vererek davayı Aralık ayına erteledi.

P24 tarafından izlenen duruşma ile ilgili habere bu bağlantıdan ulaşılabilir.

Dört akademisyene 1 yıl 3’er ay hapis cezası

Aynı gün, Barış için Akademisyenlerin bildirisini imzaladıkları için “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandıkları davalarda dört akademisyen ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi, Boğaziçi Üniversitesi’nden akademisyenler Yrd. Doç. Bülent Küçük, Doç. Dr. Çiğdem Kafesçioğlu, Prof. Dr. N.N. ve Dr. Gaye Yılmaz’ı ayrı ayrı 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

Hasta gazeteci Metin Duran tahliye edildi 

Yüzde 93 engeli bulunduğu hâlde tutuklanarak cezaevine konulan gazeteci Metin Duran, Adlî Tıp Kurumu’nun hakkındaki “Cezaevinde kalamaz” raporunu vermesinin ardından 17 Eylül günü cezaevinden tahliye edildi.

2015 yılında geçirdiği kalp krizi ve felç sonrası yürüyemez ve konuşamaz hale gelen Duran, hakkında “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçlamasıyla verilen 3 yıl, 3 ay, 15 günlük hapis cezası nedeniyle Mart ayında tutuklanarak  Sincan Kapalı Cezaevi’ne gönderilmişti.

Adlî Tıp Kurumu tarafından “Cezaevinde kalamaz” raporu verilmesi üzerine Duran’ın cezasının infazının bir yıl ertelenmesine karar verildi.

Levent Üzümcü “cumhurbaşkanına hakaret” soruşturmasında ifade verdi

Tiyatro oyuncusu Levent Üzümcü, sosyal medya paylaşımında “Cumhurbaşkanına hakaret ettiği” gerekçesi ile hakkında başlatılan bir soruşturma kapsamında 19 Eylül günü ifade verdi. Hakkında bir ihbar üzerine başlatılan soruşturma kapsamında Üzümcü hakkında zorla getirilme kararı çıkarılması üzerine polis eşliğinde İstanbul Anadolu Adliyesine gelen Üzümcü, soruşturmayı yürüten Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Tuncay Karcıoğlu'na ifade verdi.

Mabel Matiz hakkında açılan soruşturmada takipsizlik kararı

Şarkıcı Mabel Matiz’in bir video klibinde 1 dolar görsellerinin kullanılması gerekçesiyle açılan “FETÖ” soruşturmasında savcılık takipsizlik kararı verdi. Matiz, bir ihbar sonucu başlatılan soruşturma kapsamında savcılığa ifade vermişti.

Cezaevindeki gazeteciler ve medya çalışanları listesi 

“Gün Matbaacılık davası” kapsamında tutuklu yargılanan sekiz matbaa çalışanının ilk duruşmada tahliye edilmeleri, Adana’da tutuklu yargılanan Fahrettin Kılıç’ın tahliye edilmesi ve 11 Eylül’de gözaltına alınan Avusturyalı gazeteci Max Zirngast’ın tutuklanarak cezaevine gönderilmesi sonrası 21 Eylül 2018 itibariyle Türkiye’de en az 175 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.

Ayrıntılı listeye bu bağlantıdan ulaşılabilir.

 
Yukarı